"Babana haber vermeliyiz. Bu bir tuzak olabilir.""Demek teyzem var."
Jungkook'un kafasına sertçe vurdum.
"Gerizekalı mısın Jungkook? Bunca yıl bugünü mü beklemiş? Tuzak olduğu çok belli. Babanı ara."
"Benim bir teyzem var. Kuzenlerim de var mıdır? Vardır elbette. Annemin fotoğrafı da vardır."
Aptal aptal aptal.
"Annenin fotoğrafı babanın evinde de var Jungkook."
"Olsun. Eminim teyzemde daha çok vardır. Teyze bu sonuçta, anne yarısı."
Derin bir nefes verip mutfaktan çıktım. Ne kadar konuşursam konuşayım aptal sevgilim transtan çıkmıyordu.
Tekrar Jeonların masasına oturdum tabağıma, biz mutfakta Jungkook ile beyin fırtınası yaparken konulmuş tatlıdan bir çatal aldım.
"Leziz olmuş Bayan Jeon. Ellerinize sağlık."
"Afiyet olsun güzelim benim. Sen ne düşünüyorsun bu konuda?"
"Hangi konuda?" Deyip gülümsedim bilmemezliğe yatarak.
"Jungkook'un teyzesi tabiki. Aslında biz Jungkook'un vereceği tepkiden korkmuştuk ama bizi kesinlikle şaşırttı."
Beni de şaşırttı Bayan Jeon. Oğlunuz tam bir mal.
"Elbette sevindim ancak içimden şüphelerim de var. Teyzesi olduğundan kesin emin misiniz? Yani bunu sormak ya da sorgulamak benim hakkım değil ancak bunca yıl durup da neden şimdi Jungkook ile görüşmek istiyor? Annesi ve babası ilk öldüğünde aklı neredeymiş?"
Ağzımdan Jungkook'un başının gerçekten tuzaklarla dertte olduğunu kaçırmamak için büyük bir çaba sarfetmiştim. Ama endişelenmekte haklıydım.
Ya da içtiği suyun bile zehirli olabileceğini düşünecek kadar paranoyaklaşmıştım.
"Bunu biz de düşündük ve zaten 2 gün önce teyzesiyle bizzat yüz yüze görüştük. Hepsi Jumgkook'un kazada öldüğünü düşünüyormuş."
Şu kaza yalanı tekrar gün yüzüne çıkmıştı nihayet.
"Doktorlar bir şey dememiş mi?"
"Jungkook doğduktan sonra çok uzun bir süre küvezde kalmış. Bu süreci acılarını katlamamak için aileye hiç söylememişler ve Jungkook gözlerini açtıktan sonra da bir daha aileye ulaşamamışlar.Zaten Jungkook'un biyolojik annesinin arası akrabalarla pek iyi değilmiş."
Ne güzel yalanlardı. Uğraşılmıştı ama kesinlikle açıkları vardı. Mesela bir kazanın olmaması gibi.
~
"Baban'a haber vermediğimize inanamıyorum." Dedim tekrar arabaya otururken. Jungkook ise ağzı kulaklarında arabaya binip anahtarı yerine soktu ve arabayı çalıştırdı.
"Bari yanımıza Yeon'u alsaydık."
"Neden sen varsın ya?" Dediğinde gülümsedim ve yanağından bir makas aldım.
"Sapasağlam gidip gelmek istiyorum."
"Gideceğiz ve geleceğiz söz veriyorum prenses. Sadece rahatına bak ve rahatla. Sanki şu anı 5 ay önce yaşıyormuşuz gibi düşün. Teyzem bana haber yollamış ve onlarla tanışmaya gidiyoruz. Ne kadar da mükemmel değil mi?"
Derin bir nefes verdim. "Yeon'u çağıralım."
"Prenses şu an aba-"
"Hatta Lee Cha ve Jimin'i de çağıralım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Friend | JJK
Fanfiction"Bu işe tamamen girmeden çıkamazdın ama bir kere girersen zaten çıkama ihtimalin yoktu." Dikkat! Smut, fluff, dark romantizm, güzel anlar, şiddet, küfür ve duygusallık içerir. Eğer 18 yaşından küçükseniz lütfen okumayınız. Kitabın telif hakkı geçerl...