❀➋❀

47 13 1
                                    

Medya: I need you (Original version)

❀ ❀ ❀ ❀ ❀ ❀

Beklediğim hapishane odasında bir ileri bir geri ordan oraya volta atıyordum. Bu işin iyi sonuçlanması gerekiyordu. Yani ben öyle umuyorum.

"He Ran ziyaretçin var." Kapıyı çoktan açmış bana bakan görevliye yaklaştım. Birden ellerimi demirden iki kelepçe ile kelepçeleyip sertçe dışarı çıkardı. Tamam anladım çok büyük bir suçtan suclaniyordum ama bir kıza bu kadar kaba davranmamalıydı.

Yine aynı kabalıkla içeri itildigim konuşma alanındaki sandalyeye umutla oturdum. Gözlerimi karşımdaki yeşil gözlere sabitledim. Konuşmamda ki merak duygusunu bastıramamıştım.

"Çıkacağım dimi? Neler söylediler? Sen ne dedin?" Tutuklandigimdan bu yana yüzü buzdan daha soğuk olan Joo ri mümkünmüş gibi suratını daha çok astı.

"Çıkaracağım ama..."

"Ama ne?" Bu halleri beni korkutuyordu. Onu hiç bu kadar soğuk görmemiştim. Normalde yüzünde ya güllerin açması ya da bu durumumdan dolayı üzülmesi gerekirdi. Şimdi ise gözlerinde küçücük bir duygu arıyordum ama yoktu... bomboş...

"Yeni evin Seul Deli Hastanesi olacak."

"A-anlamadım?" Sandalyesine yaslanip gözlerini başka bir tarafa çevirdi.

"Milletvekilini öldürmekle suclaniyorsun He ran normalde müebbet yatman gerekir ama benim sayemde deli hastanesinde daha rahat olacaksın." Ne diyordu bu?!

"Ne diyorsun sen?!!! Ben deli değilim!!!" Camın arkasından sırıttı. Önünde birleştirdiği kollarını çözerek ayağa kalktı. Üzerinde giymesini hiç sevmedigim kısacık şortu ve t-shirt' ü vardı.

"Demek istediğim hoşçakalma Hee ran" ani şokla kelepçeli ellerime aldırmadan sertçe yerimden kalkıp aramızdaki cama vurmaya çalıştım.

"Noldu lan sana böyle ha?! Senin hayatını kurtarmak için yaptığım şey karşısında yaptığın şey ne?! Ne yaptım ben sana?!!!" Bana bakmadan sırıtarak kapıya döndüğünde sinirim tavan yapmıştı .

"Seni adi pislik! Hele bi kurtulayım inan ki seni diğer tarafa yollayacağım!"
(Kızın beklediği şey cinayeti üstüne alacak birinin bulunmasıydı. Para için suçları üstlerine alan ve hapis yatan adamlar... Joo ri ile bunu plânlamışlardı ama Joo ri sözünden döndü.)

Arkamdan beni sıkıca tutmuş iki görevliye rağmen hala direniyordum. Bir kolumu tutuklularında öteki tarafa dönüp kurtulmaya çalışıyordum. Diğerini tuttukları zaman da öne eğilerek sıyrılmaya çalıştım ama en sonunda küçük sivri bir cismin derime saplanmasiyla yere düştüm. Sinirden kaynaklanan gözyaşlarım uzun zamandır silinmemiş kirli zemine düşerken bu sefer gerçekten özgürlüğüm elimden alınıyordu. Kulağıma yankı yapan kapı kapanma sesi ile hayatımın bir kısmının yalan ve boş olduğunu anladım.

Bir devir bitmişti...şimdi sonunu hiç bilmediğim yepyeni bir devir başlıyordu ve ben yapayalnızdım...

❀ ❀ ❀ ❀ ❀ ❀ ❀ ❀ ❀

1 hafta sonra...

"57...58...59...119...275..."

Saydığım 275. Ağaçtan sonra nefes almak için durdum. Yanımda bana eşlik eden görevli bu sefer gerçekten deli olduğumu düşünüyor olmalıydı ama ben umursamaz tavrımı takınıp omuz silktim ve 2 saattir dışarıyı izlediğim pencereye,ağaç saymaya geri döndüm.

Sanki duygularım ikiye ayrılmıştı. Bir tarafım bunların gerçek olmadığına inanırken diğer yanım sinirden kapıyı açıp atlamamı söylüyordu. Doğrusu bu iki duygu arasında kalmıştım... sanki bu iki şeyden başka hiçbir şeye sahip değilmişim gibi...

Epiphany KSJHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin