Çikolatalı Dondurma |Texting| PJM

14 (M)

Bölüm Smut bölüm🔞! İstemeyenler lütfen okumasın.

Kızın ellerini yana getirerek sıkıca kavradı Jimin. İkisininde vücudu çıplaktı ve tenleri birbirine değiyordu. Kızın boynuna gömdüğü kafasını kaldırıp tekrar dudaklarını öpmeye başladı. Nefes seslerine bir de şapırtı halinde öpücük sesleri eklenmişti. Deli gibi atan kalplerinin sesi de vardı tabi...

"Jimin bende öpmek istiyorum." Kız zar zor dudaklarını Jimininkinden ayırıp gülerek. Karşısında duran loş ışıkta hafifçe terlemiş Jimine baktı.

"Öpüyorsun ya işte." Dedi Jiminde gülerek. Tekrar dudaklarına yöneleceği sırada kız onu tekrar durdurdu. Yerinden doğrulup oğlanın da doğrulamasını sağladı.

"Sen uzan ben seni öpeceğim bu sefer." Dedi omuzlarından ittirerek Jimin yatağa uzanmasını sağladı.

"Yoo Jin~ah ben altta olmak istemiyorum." Dedi dudaklarını büzerek Jimin. Yoo Jin ters bir gülüş atıp bacaklarını Jiminin belinin iki yanına yerleştirdi ve oturdu.

O an Jimin'in inlemesiyle kız yüzüne bir gülümseme yerleştirdi. Oturduğu yeri gayet iyi biliyor ve hissediyordu. Altındaki şişlik delirmesine sebep oluyordu. Ve ikisininde tamamen çıplak olması... Bu her ikisi içinde fazla mükemmeldi.

Yoo Jin, Jiminin üzerine eğilip boynuna öpücükler kondurmaya başladı. Öpücükleri yavaşça hızlanıp sertleşirken Jiminin elleri tüm vücudunda dolaşıyordu.

"Meleğim çok uzatmadık mı sence?"

Jiminin zar zor konuşmasıyla kız kafasını kaldırıp ona baktı. Bu 'ön sevişme' denilen olayı cidden fazlasıyla uzatmışlardı. Yoo Jin kafasıyla onaylayıp oğlanın gözlerinin içine baktı. Ne yapması gerektiğini bilmiyordu ve Jimini bekliyordu. Aslında Jiminde ne yapacağını, nasıl davranacağını bilmiyordu. En ufacık hareketinde meleğini incitmekten korkuyordu.

Ellerini Yoo Jin'in sırtına doladı ve yatağa uzanmasını sağladı. Bacaklarını aralayıp kendini de kızı da hazırladı ve gözlerinin içine baktı. İzin istiyordu...

Yoo Jin, Jiminin boynundan tutup kendine yaklaştırdı ve dudaklarını onunkine bastırdı. Bu da bir nevi izin vermekti.

Jimin yavaşça kendini Yoo Jin'in içine ittirmeye başladığında sırtına batan tırnaklardan ne kadar canının yandığını anlayabiliyordu.

Hızı yavaşça artmaya başlarken odayı çoktan ikisinin de inlemeleri doldurmuştu. Yoo Jin artık acı yerine zevk hissetmeye başlıyordu. Jiminde hızlandıkça sonlara yaklaştığını anlıyordu.

"Ahhhmm Jimin, daha hızlı."

Jimin gülümseyip daha da hızlandığında seslerde yükselmişti. Jimin, Yoo Jin'in tatlı noktasına vurmaya başlayınca kız daha çok sarıldı Jimine. Zevkten delirmek üzereydi.

Ne kadar başta utanıp çekinse de şu an asla utanmıyordu. Tam tersine Jimine yalvarabilirdi bile bunu ona tekrar tekrar yapması için.

Kızın vücuduna gelen titreme ile büyük bir inleme bıraktı ve boşaldı. Titreyen bacakları hala Jimin'in belinde sarılıydı. Ama Jimin hala devam ediyordu. Kafasını biraz aşağılara indirip kızın göğüslerinden birini ağzının içine aldı. Miniklerdi ama Jimin onları fazlasıyla sevmişti. Soyunduklarından beri neredeyse hep onlarla ilgileniyordu.

Artık sona geldiğini anladığında kafasını kaldırdı ve daha sert vurmaya başladı. Fazlasıyla sertti ve Yoo Jin'in de canı yanıyordu. Son kez içinde gel gitlerini yaptı ve bütün sıcaklığını kızın içine boşalttı.

İkiside nefes nefese idi. Bir kaç saniye boyunca gözlerinin içine baktılar ve daha sonra kahkahalara boğuldular. Jimin kendini kızın yanındaki boşluğa attı ve belinden çekip ona sıkıca sarıldı. Vücudunun her bir köşesini aklından geçirdi , özellikle de morarttığı yerleri.

O izleri kesinlikle çok sevmişti.Yoo Jin'in ona ait olduğunun bir imzası gibi geliyordu.

"Biz ne yaptık Jimin?" Dedi kız. Nedense içini bir korku kaplamıştı. Yıllardır arkadaşı, kardeşi hatta abisi olarak gördüğü çocuk ona aşıktı. Ve onlar sevişmişlerdi. Bu delilikti, bu aptallıktı. Şu an yaptıkları şey saçmalıktan ve sonrasında büyük bir pişmanlığa dönüşecek bir olaydan ibaretti.

"Seni bilmem ama hayatımda bundan daha doğru bir şey yapmadım." Dedi kızın burnuna burnunu sürterek.

"Bende pişman değilim, ama içimde garip bir his var." Dedi iyice Jimine dönerek kız.

"Nasıl bir his?" Gülümseyerek sordu Jimin.

"Biz seninle arkadaştık, kardeş gibiydik Jimin. Ve şu an bulunduğumuz hal. Bilemiyorum doğru değildi gibi." Dedi bakışlarını aşağı indirerek kız.

"Ben seni asla kardeşim olarak görmedim Yoo Jin. Sen benim aşkımdın hep, biricik aşkım." Dedi Jimin. Bu sefer gülmüyordu. Kızın biraz önce söylediği şeyler nedense onu üzmüştü.

"Beni seviyor musun gerçekten Jimin~ah?" Dedi kız utanarak bakışlarını oğlanın bakışlarına çıkarttı.

"Seni sevmiyorum aptal şey, sana aşığım ben." Dedi Jimin kızın anlına bir öpücük kondurarak.

"Peki sen?" Dedi kızın gözlerine bakarak. Merak ediyordu bu sorunun cevabını.

"Sanırın bende... Bende sana aşık oluyorum."

•••••••••••