Aslanların Efendisi

1.2K 121 46
                                    

Acı, bütün vücudunda acıyı hissetti Jimin. Heryeri ağrıyordu. Vücudunun her yerinde kesikler, morluklar düşündüğü her şey olmuştu. Poposu ağrıyordu, tecavüzde edilmişti. Şimdi ise yatakta kanlar içinde mışıl mışıl uyuyordu. Ölmemişti ama bu işkenceyi görmek yerine ölmeği yeğlerdi. Hareket edicek hali yoktu.

Bunun dışında kapının diğer ucunda Yoongi yatakta kanlar içinde yatan meleğini izliyordu. Çok eğlenmişti ama fazla ileriye gitmişti. Bunu kabul ediyordu. Şimdi meleği acılar içerisinde ara ara kan kusuyor ve Yoongi ona yardım edip etmemek konusunda kararsız kılıyordu. Sonunda dayanamayan Yoongi meleğini alıp güzel bir banyo yaptırmış, yaralarını sarmış, çarşafı değiştirmiş, meleğine yeni kıyafetler giydirmiş ve onu kendi yatağına yatırıp üstünü örtmüştü. Alnına tatlı bir öpücük kondurmuş ve onu iyice dinlenmesini sağlamıştı. Ne oluyordu ona böyle? Bu gri kafalı çocuk geldiğinden beri çok değiştiğini düşündü Yoongi. Bu çocuk onu iyi biri yapıyordu. Ama Yoongi bundan nedense şikayetçi değildi. Ne olursa olsun o kötü biriydi, kaderi böyleydi. Ve bu kader değiştirilemezdi. Yoksa değiştirebilir miydi? Jimin onu değiştirebilir miydi? Yoongi sanırım çok düşünecekti.

》》》》》》》》》》》》》》

Jungkook yorgunluktan bitmiş halde koşmaya devam etti. Sonunda bir kapının önünde durduğunda koşmaktan nefes nefese kalmış ve toparlanmaya çalışıyordu. Sonunda kendini toparladığında kapını üstündeki aslan sembolü onun ilgisini çekti. Hemen kapıyı açıp içeriye girdi. Meşaleler etrafı aydınlattığında Jungkook odada sadece aslan heykelleri olduğunu gördü. Sonra Jungkook " kimse yok mu? " diye seslenince sessiz odada bir tek onun sesi yankılandı. Ama bu aynı zamanda bazı şeyleri rahatsız etti. Jungkook etrafına tekrar bakındığında etrafının aslanlarla çevrildiğini gördü. Jungkook kapıya yaslandı ve tanrıya dua etti. Ordan hemen bir ses duyuldu " kimsin? " diye. Jungkook hemen sese doğru " ben seçilmiş kişilerden Jeon Jungkook buraya mühür almak için geldim " dedi. Gelen sese dikkatle baktığında tahta oturan adamı gördü. Adam elini kaldırdı ve aslanlar kenara çekildi. Sonra adam " yaklaş maceracı " dedi. Jungkook hemen tahta biraz mesafeli olarak yaklaşmış ve beklemişti.

Adam " ben aslanların efendisi Kim Namjoon. Genellikle buraya gelen insanlar nadirdir, hatta yok denilebilir. Sanırım sen bizi gerçekten serbest bırakabilirsin " diye başladı söze. Sonra devam etti soğukkanlılığını koruyarak. " Senden sadece tek bir şey isticem maceracı. Bana Seokjin'in ne durumda olduğunu söyle " dedi. Hemen gözleri dolmuştu. Jungkook ise neden böyle bir şey istediğini anlamamıştı. Ama tek yapması gereken buysa " Seokjin hyung iyi durumda efendi Namjoon. Biz ilk geldiğimizde bize çok iyi davrandı, bizimle abi gibi konuştu. Sanki onu yıllardır tanıyormuşuz gibi. Çok mutlu ve enerjik birisi. Bu yeterli mi? " diye sordu Jungkook. Namjoon ise gülümsemiş ve " evet, yeterli " demişti sadece. Ama Jungkook merakına yenik düşmüş ve " mazür görün neden böyle bir şey istediniz efendi Namjoon? " diye sordu.

Namjoon " ben Seokjin hyungdan hoşlanıyorum. Oda benden hoşlanıyor ama kendini çok küçük düşürüyor. Bana layık olmadığını düşünüyor. Sürekli kendi açınsından olumsuz düşünüyor. Bu yüzden bu birbirimizden ayrılığımız ise ikimizi mahfetti. Bu yüzden uzun zamandır onun için endişeliyim " diye açıkladı Namjoon. Jungkook ise bunu sadece gülümsemekle yetindi.

Namjoon aklına gelen şeyle sordu maceracıya " peki sen bizli falan konuştun. Bu demektir ki yanında biri vardı. O nerde? " diye sordu. Jungkook ise hemen suratını astı. Acılı bir şekilde onu cevapladı " arkadaşımın adı Park Jimin kendisi mührü alabilmek ve beni kurtarmak için kendini kötülüklerin efendisine sundu " dedi. Namjoon korkuyla " o zaman bütün hanedanlıkta duyulan o çığlık arladaşına aitti " dedi. Jungkook kafa salladı, ama göz yaşlarını tutamamıştı. Sonunda kendini toparlayıp bütün olayları baştan sona anlattı Jungkook. Namjoon ise onu iyice dinlemiş ve dikkatlice tepkiler vermişti. Tahtından kalktı ve mührü kartona bastırdı. Sonra duvardan bir kapı açtı ve onu son efendiye uğurladı.

Namjoon bunca yıl boyunca ilk defa gülümsemişti...

İki Maceracı // Yoonmin & Taekook✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin