❦ 11 ❦

9K 521 117
                                    

Yoongi italik yazı , ikizlerden biri italik ve altı çizili , diğeri sadece altı çizili. Jimin de zaten direk düz.

Jimin

Gülümseyerek biraz daha Yoongi'nin boynuna sokuldum. Nerde olduğumu elbette ki biliyordum. Salak değildim sonuçta. Ve inkar da etmeyeceğim , hoşuma gitti burda uyumak.

Yoongi ona sokuluşuma karşılık olarak beni biraz daha kendine çekip sarmalamıştı. Dışarıda hava buz gibiydi ve şu an içim sıcacıktı. Neden Nam'a karşı hissetmediklerimi Yoongi'ye hissediyordum ki ?

"Bebeğim , uyu. Saat daha sabahın sekizi."

İrkilmiştim. O nerden biliyor ki uyanık olduğumu-bana bebeğim dedi !

"N-ne ?"

"Uyu diyorum. Saat sekiz. Bizi zor bir gün bekliyor."

Kafamı yukarı kaldırdım ve çenemi göğsüne yasladım.

"Neden ki~?"

Sıkıntıyla soludu ve saçlarımdan öptü.

"İkiz kardeşlerim gelecek. İkiside baş belası."

Kocaman gülümsedim. Ailesinden birileriyle tanışacaktım. O da anlamış olacak ki gülümsedi.

"En kısa sürede seni ve oğlumuzu tüm ailemle tanıştıracağım Jimin. Eğer mutlu olacaksan."

"Evet !-yani evet. Sonuçta...oğlumuzun ailesinin bir parçası dimi !"

Güzel çevirdin Mochi. Tam gaz devam.

"Hmhm...kesinlikle."

~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Hızla Woozi'nin ağzından kumandayı kurtardım ve kenara koydum. Neden her şeyi dişliyor bu canavar kkk

"Bay Woozi. Lütfen ev eşyalarını kemirmeyi bırakın. Çünkü senin kemirebilmen için o zımbırıklara para saydık biz kkk"

Woozi kıkırdayıp tepişerek bana sokuldu. Benim minnak sevgi pıtırcığım.

"Sence babanın ikizleri nasıl ? Hm ?"

Minnak gözleriyle bana dikkatle bakarken ilgisinin başka olduğunu anladım. Hafifçe güldüm.

"Jiminie ! İkizler birazdan burda olacaklarmış. Şimdiden söylüyorum , onlar çapkın. Bu yüzden arkadaşların varsa buraya gelmelerini engelle."

Gülerek onu onayladım. Hadi ama. En fazla ne kadar çapkın olabilirler ki ? Onlarda küçük sonuçta. Peh.

"Pekala pekala. Endişelenme Yoonie."

"Benim endişem senin için. O iki veletten birinin gözü bile sana kayarsa kardeş katili olabilirim."

Ah~ ne kadarda açık sözlü bir prens.

"Minik oğlumun psikolojisini bozma ve öte git Yoon. Gelecekte kardeşi olursa seni örnek alır falan."

Yoongi sırıtarak bana yaklaştı ve Woozi'yi yavaşça oyun alanına koydu. Ben anlamsızca bakarken dibime kadar girdi ve belimden kavradı. Ben ne dedim ki-oh...

"Demek kardeşi ha ? İkinciyi istediğini bilmiyordum Jimin."

"Şe-şey...hani evlenirsem biriyle. Ondan ötürü..."

Hafifçe güldü.

"Evleneceğin tek kişi benim. Anladın mı ?"

"Bu bir teklif mi Yoongi-ah ?"

"Ne anlarsan o güzelim."

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Velet ? Bunlar velet değil ki ! Bunlar eşşek kadar adam yah !

"Yoongi yah...bunlar çok büyük ki."

Yoongi sırıttı ve beni kolunun altına aldı.

"Büyük olduklarına bakma. Tek sözümle "süt dökmüş kedi" gibi olurlar."

"Bilmiyorum ki...bu akşam burda kalacaklar. Ben gidip yerlerini açayım-"

"Hayır otur. Eşşek kadar adamlar. Kendileri açabilir yerlerini. Dimi ?"

"Ta-tabikide ! Sen bize çarşafları göster yeter."

"Aslında ben Jimin abim ile kalabilirim."

MinSan sırıtarak teklifte bulununca aldığı karşılık sert bir tekmeydi.

"Geri bas MinSan. Jimin benimle kalıyor."

"Aman yah...ben yer tasarrufu olsun dedim."

"Ha ha. Kesinlikle amacın yer tasarrufudur."

İkizler atışmaya başlayınca Yoongi sessizce beni kaldırdı ve odaya ilerletti.

"Hemen odamıza gidelim. Bu iki canavarla uğraşmak istemiyorum."

"A-ama kabaca olaca-"

Bu an , Min Yoongi'nin beni aklı yerindeyken ikinci öpüşüydü. Lanet herifin bunu yapması hoşuma gidiyordu.

"Evet bebeğim. Bencede gecenin kalanını odamızda geçirelim."

~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Ne olsun diğer bölümde döalflwlöf fikir sıfır.

Our BabyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin