Ne yaptığını sanıyosun!" Dün beni neredeyse adamlara bırakan adam diyordu bunu yakasını tuttum ve "Peki sen ne yapıyorsun sen kimsin?"
Alaycı bir şekilde güldü ve"Kaşınma!"
"Sen kimsin Ya hem ne sıkıntısı çekecekmişim ben Ha daha Ne çekebilirim!!"sanki ne dediğimi anlamış sanki geçmişte neler yaşadığımı çok iyi biliyormuş gibi yere baktı ve "Dün olanlar hiçbir şey sen sen daha hayatının nasıl b*ka saracağını biliyor musun Ha?!"
Şu an Ne dediğini anlamıyordum bana yardım mı etmeye çalışıyordu beni tehtid mi ediyordu...
"Sen beni tehdit mi esiyorsun yoksa yardım mı ediyorsun!"
Sertçe kafasını kaşıdı ve"Beni gerçekten hatırlamıyor musun?"
Ne demekti bu ben onu nerden tanıyacaktım ki.Yoksa o olaydan önceki birimiydi.Gözlerine baktım dolmuşlardı."N-ne—"sözümü bitirmeden Jae ve Suga kazan dairesinin iki ayrı kapısından aynı anda girmiş ve bir bize bir de birbirlerine şaşkınca bakıyorlardı.(Suga biraz korkmuştu da sonuçta benim ruh hastası Jae!)
"Yavrumm nerdesin iki saattir seni arıyorum!"Jae'nin sesi endişeli gelmişti sanırım yine bayıldığımdan korkmuştu.
Ona "İyiyim bak!"dedim
Suga ordan"Tae napıyorsunuz orda ya oğlum gelsene!"Tae hızlıca yanımda ayrıldı ve Suganın yanına giderken Jae Suganın kapşonunu çekti ve bana "Siz gidin bizim işimiz var!"Dedi.Biz Tae ile şaşkınca Jae'ye bakıyorduk.Ne diyordu bu deli fişek.Ama Tae de Jae'nin ne bok olduğunu anlamış olmalı ki bir şey demeden gitti.Ben de Onu takip ettim.
Jae biz gidince Suganın kapşonunu bıraktı ve"Kabız oldun mu?"
Suga ona anlamamış bakışlar atarken Jae devam etti"Ya çok meraklı olduğumdan değil de bedduam tutmuştur diye yoksa,yani— üzülürüm de olma kabız!"Suga kısa bir sırıtmanın ardından yine ruhsuz suratına büründü ve"Sen harbi Manyaksın ya sen benden ne istiyorsun?"
"Evlenm— yok yani ehmmm bilmem ki...... çikolata!"
"Ne!?!?"
"Çikolata istiyorum!"
"Sonra beni bırakacak mısın?"
"Evet!"
Suga kızı kolundan tuttuğu gibi kantine götürdü ve ona çikolata aldı.Jae çikolatayı yedikten sonra Suga "Bitti mi?"
"Ne bitti mi?"
"Yani beni rahatsız edecek misin artık?!"
"Evetttt"
"AA ama-"
"Ben sana çikolata sayısını söylemedim ki"Dedi ve sonra Suga'nın sırtına vurup yanıma geldi.Jae sınıfa girince biz Tae ile birbirimize hem ölümsüz hem de bir sürü soru barındıran bakışlar atıyorduk.Jae ile benim ne yaşadığımı nerden biliyordu ki. Yaşadıklarımızı kim nerden biliyordu!
Okul bitikten sonra Jae ile bir kafeye oturduk ve milkshakelerimizi içmeye başladık.
"Jae sen bizim hafızamızı kaybettikten önce tanıdığımız insanlardan bazılarını hatırlıyor musun?"
Jae olumsuzsa kafasını salladı ve "Neden ki?"
"Tae bu gün bana garip şeyler Dedi ve sanki geçmişimi biliyormuş gibiydi."
"Ama o zaman neden tanımıyormuş gibi yapıyor ki"
-bu okula başlamadan bir sene önce Jae ile bir kaza geçirmiştik ve bunun sonucunda geçmişinize dair hiçbir şeyi hayırlamıyorduk doktor zamanla anıların geleceğini söylüyordu ama elde hiçbir şey yoktu!"
İçeceklerimizi içtikten sonra kalktık ve eve gittik...
Tae'den;
Bizi hatırlamıyorlardı buna zaten alışmıştık ama hala acı vericiydi.
Suga eve gelir gelmez odasına girmiş büyük ihtimal yine eskileri hatırlıyordu...
Bense Hye'yi düşünüyordum Ne güzeldik biz... ne mutluyduk....
Daha fazla bu düşüncelere maruz kalmamak için montumu aldım ve kendimi dışarı attım.Evlerimiz Hyelerinkinin 4 blok yanındaydı.-belkide görebilirdim hah-
Hye Su'dan;
Eve girmiştik ama evde garip bir şeyler vardı.Jae'nin her zaman yerde gezen terlikleri yerindeydi ve bunu ben yapmamıştım(Jae'nin kaldırmasına imkan yoktu zaten)
Korkarak salona girdiğimiz anda boğazıma dayanan bıçakla çığlığı bastım.
Arkamdaki adam "Sonunda karşılaştık ha seni sür***!"Ne olduğunu anlamamıştık sadece bağrıyorduk...
Tae den;
Hye'lerin evinin önüne geldiğimde bir süre orda bekliycektim ki evlerinden gelen çığlık sesiyle direk eve koştum.Bu kadar çabuk gelmemeliydiler.Eve girdiğimde Kihyun elindeki bıçağı Hye'nin boğazına dayamış Jae ise donakalmıştı...Tae;
Kendime gelmem bir kaç saniyemi almış olsa da sonunda adamı iyice benzettim ve"Bu durumdayken artık kimseye zarar vermezler bırakın peşlerini!"Hye Su'dan
Bi-bizim için mi demişti onları.Biz kimdik ki?
Tae adamı iyi benzetirken sonra beni kolundan tuttuğu gibi sürüklemeye başladı Jae ise el mahkum bizi takip ediyordu.Tae sanırım bizi kendi evlerine getirdi.-Burası garip bir şekilde tanıdıktı...-Jae de sanki tanımış gibi bakıyordu eve.Tae sertçe kapıyı çaldı ve bir kaç saniye sonra Suga elinde üzerinde Naruto olan bir tişörtle açtı. Suga bizi gördüğünde önce şaşırdı sonra elindeki tişörtle bakışıp tişörtü arkasına aldı ve"N-n'oluyo yaa..!"
Tae beni içeri çekti yazık benim Jae'm dışarda kalmıştı ve Suga kapıyı kapattı.Daha sonra içeri geçtik ve oturduk ama bir eksik vardı(Jae)Suga koşarak kapıya gitti ve kapıyı açtı.Jae üşümüş bir şekilde bekliyordu.Onu kolundan tuttuğu gibi içeri çekti ve "Özür dilerim..."Jae şaşkınlıktan diyecek laf bulamamıştı ve şimdi hepimiz koltukta oturup birbirimize bakıyorduk.
Ben dayanamayıp
"Yaa n'oluyo ben,biz kimseye bir şey yapmadık bi biz....kimdi onlar?"
Tae yere bakıyordu sonra kafasını hızlıca bana doğru çevirdi tam bir şey diyecekti ki sonra lafını yuttu ve dalgın dalgın bana bakmaya başladı.Her şeyin başında ondan hoşlanıyordum ve bu olaylar beni korkutsa da şu an sevdiğim çocuğun evindeydim ve beni kurtarmıştı.Ama geçen gece yaptıkları....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UNUTULMUŞ(tamamlandı)
FanfictionBirini hiç dört yıl yanında bekledin mi,en yakınına yabancı olmaya zorladı mı seni kaderin?