Zihnim yavaş yavaş kendine gelirken burnuma gelen kokuyla nerede olduğumu anlayamadım. En son hatırladığım bahçenin kuytusun da ağladığım ve onun adımı fısıldamasıydı.
Gözlerimi açtığımda bakış açımın bulanık olması bir kaç kere kırpmam sonucunda netlik kazanmıştı. Beyaz tavan ve muhtemelen yanmayan lamba nerede olduğum hakkında ipucu vermiyordu.
Oldukça sade olan odada bulunan küçük tekerlekli masa ve ikili koltukla nerede olduğumu anlamış oldum. Hastane odasında tek başımaydım. Sanıldığı gibi başımda bekleyen sevenlerim yoktu.
Ailem o yoğun işlerine ara vermişler midir bilmiyorum ama haberleri olduğunu dahi düşünmüyordum. Kapının açılması ve içeriye giren bir adet gözleri kızarmış Dilara'yı beklemiyordum.
"Kemal, çok şükür uyanmışsın. Nasılsın?"
"Uyandım, merak etme iyiyim." diyerek neşelendirmek için gülümsemeye çabaladım.
"Görüyorum iyisin. Daha da iyi olacaksın." Derken elimi avuçlarının içine alıp sıktı.
"O gözlerin hali ne Dilara?"
"Okula ambulans gelince kim olduğunu söylemediler. Seni öyle görünce kötü oldum. Sonrası malum." diyerek kızarmış gözlerini kırptı.
"Üzülme bu kadar bak iyiyim." Derken bende elini tutup sıktım.
"Tamam be anladım iyisin. Arkadaşımız için de üzülmeyelim ağlamayalım."
Bir yandan saçlarını toplarken bir yandan da çemkirmesine gülerken odaya girenleri görmemle uyanmış olmaktan pişmanlık duydum.
Hakan'ın önderliğinde içeriye girenlere bakarken o'nu görmek gülümseyen suratımın düşmesine sebep oldu. Dilara'ya kayan gözü bende durunca konuşmaya başladı.
"İyi misin? Kantinden çıkarken iyi değildin, sonra bu olay." derken hepsinin yüzünden okunan korkuya onun gözlerindeki acı eşlik ediyordu.
"İyi olmaya çalışıyorum, ama beceremiyorum."
"O nasıl söz brocuğum ya, biz neciyiz burada. Senin bir derdin var ama hayırlısı."
"Erkut haklı Kemal. Bir sıkıntın var bize de anlatmıyorsun. Kim canını yakıyor kardeşim." Burak'ın merakla sorduğu sorunun cevabı baş ucumdaydı.
"Beyler bunun yeri değil. Kemal'im çıksın şu yataktan konuşuruz bu konuyu."
Hakan en mantıklı açıklamayı yaparken ne kadar ötelersem o kadar iyiydi. Zira açıklama yapacak takatim yoktu.
Dilara yanına gelen kuzeni ile konuşurken o'nun gözleri de beni buldu. Uzun süre bakamadığım gözlerine daha fazla bakmamak için hemşireyi çağırmalarını istedim. Erkut hemşireyi çağırmaya giderken diğerleri de odanın farklı köşelerine dağıldılar.
Gözlerimi kapatıp derin nefesler alırken saçımda hissettiğim dokunuşla araladım. Eş zamanlı olarak duran elin sahibine gülümsedim. İçeriye giren orta yaşlı hemşirenin imalı bakışlarına tebessüm ettim.
"Geçmiş olsun delikanlı. Sevgilin geldiğinden beri göz yaşı döktü. Ne çok seviyormuş seni."
Konuşurken bir yandan da kolumdaki serumu çıkartıyordu. Yakıştırmasına bizimkiler bıyık altından sırıtırken, Dilara ve ben kahkalarla gülüyorduk. Çıkarttığı yere bant yapıştırıp çıkış yapabileceğimi söyleyip odadan ayrıldı.
O'nun söylediği sözler ise ortama bomba gibi düşmüştü.
"Yazık sizi sevgili sandı. Bilmiyor ki tercihin farklı."
Söylediğini fark ettiğinde gözleri büyümüştü. Eşcinsel olamamdan utanmıyor yada çekinmiyordum. Ama bunu kız arkadaşının yanında yapmasının mantığını çözememiştim.
"Ne yani, Kemal eşcinsel mi?" Abartarak söylediği sözle gözlerimi Buket'e çevirdim.
"Evet, eşcinsel. Bunu sevgilin de biliyordu ve bile bile bana ayarlamakla uğraştı."
Dilara dan bu sözleri beklemiyordum. Gökmen'e bakan gözlerindeki kızgınlık açıkça belliydi.
"İnanmıyorum sana Gökmen. Beni bu adamla aynı mekanda bulundurduğuna inanamıyorum."
Buket'in nefret dolu söylemlerini daha fazla duymak istemiyordum. Derin bir nefes alıp, kapıyı gösterdim.
"Beğenmiyorsan kapı orada defol git! Kimse kafana silah dayamadı." dedim.
"Buket, çık git buradan bir daha da yanımıza bile gelme." diyen Erkut ilk defa bu kadar sinirliydi.
"Hadi ağabey al şu kızı götür buradan. Bir daha da bizim yanımıza uğramasın." Gökmen kapıyı açıp çıkmasını beklerken hışımla odayı terk eden kızla beraber çıkıp gitti.
***
Heyyo! Ben geldim.
520 küsür kelime oldu. Ve olaylar hızlandı. Çabuk hızlanıyor xmdmndmx
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seviyorum (bxb) ✓
Teen Fiction*TAMAMLANDI* seviyorum ama buna boyun eğmem.. texting 02.12.18 02.01.21