Hızlı adımlarla çıktığım merdivenlerin son adımını atarken çalan zil ile ders de olmayacağımız kesinleşti. İkimizin aynı anda ortadan kaybolması dikkat çekmezdi, kaldı ki dikkat çekse de umrumda değildi.
Son senenin vermiş olduğu rahatlıkla kullanım dışı olan kattaki inşaat halindeki tuvaletin kapısını açtım. Elindeki sigaradan tahmini son nefesini çeken Gökmen bana göz kırptı. duvarda söndürdü sigarasını atarken hızla ona ilerledim.
"Burayı nasıl hatırladın?" Okulun boş olan katını genelde kimse kullanmazdı. burası önceden buket ve gökmen den kaçtığım yerdi. Tabii bir de ona itiraf ettiğim yerdi.
"Burayı nasıl unutabilirim. Burada hem mutlu oldum, hem en büyük korkuları yaşadığım yer." Sigarasından son nefesi alıp bitmemiş dalı söndürdü.
Ellerimi tutup parmaklarımızı birbirine kenetledi. Baş parmağımı elinin üzerinde gezdirdim. Yüzünü yüzüme yaklaştırıp, alınlarımızı birleştirdi. Kokusunu yakından solumak her şeye bedeldi.
Aylar önceki yüzleşmeden sonra şu an bulunduğumuz konuma inanamıyordum. o'nu temelli kaybettiğimi düşünüyordum.
Nefes nefese açtığı kapıdan girdiğinde sırtını gördüğü bedene doğru ilerledi Gökmen. Aldığı mesajla direkt üst kattaki kullanılmayan tuvalete gelmişti, Kemal konuşacakları olduğunu acilen gelmesini söylemişti.
İçini kaplayan endişeyle sesli öksürdü. "Ne konuşacaksın benimle?" Ağır ağır dönen Kemal'in ilk gözleri dikkatini çekmişti Gökmen'in sevdiği gözleri kızarmıştı. Ne olmuştu da sevmeye korktuğunun gözleri kızarmıştı. Göz pınarlarının ucundaki ıslaklıkta neyin nesiydi?
"Bak bunu söylemek benim için çok zor. her şeyimi biliyorsunuz zaten, ama senden sakladığım bir şey var bunu söylemezsem ileride pişman olurum." Kalbi kasılırken derin nefes aldı Kemal.
"Eşcinselim biliyorsun, bilmediğin ise... seni sevdiğim." Duyduklarına inanamıyordu Gökmen. Uzaktan sevdiği arkadaşı(!) onu mu seviyordu?
Bir yanda ilişkiden korkan tarafı avaz avaz kaçmasını söylerken, diğer tarafı sevdiğin de seni seviyor daha ne bekliyorsun derken ağzından çıkanlara engel olamadı. Basiret bağlanması derler ya işte onu yaşıyordu. basireti bağlanmıştı ve dilinden dökülenler zorlu günlerin başladığının habercisiydi.
"Kemal... ben de seni seviyorum. Ama olmaz anladın mı? Yapamam, yani ben bir ilişki yürütemem ne seninle ne de başkasıyla."
Geçmişi düşünmeyi bırakıp karşımdaki dudakların tadına baktım. Sigaradan kaynaklı kuruluğu dilimle ıslattım.
Diline temas etmek isterken dilime dolanan et parçası ile inledim. Belime dolanan kollara karşılık kollarımı boynuna doladım.
Geriye doğru ilerlerken son durak olan duvara çarpmamızla dudaklarımız ayrıldı. Yüzünü geri çekti, elleri yavaş yavaş kalçamı sıkarken derin bir nefes aldım. Boynundaki elimi saçlarına daldırdım, kısa saçları parmaklarım arasından kayarken gözlerini kapattı.
Dudaklarım göz kapaklarını bulduğunda ufak öpücükler bıraktım. Yutkunduğunda hareket eden adem elması ile yeni rotam belli olmuştu.
***
Kucağımdaki beden boynumda soluklanırken yerdeki pantolonlarımız hiçte iyi gözükmüyordu. Dudaklarımdan kaçan kıkırtı ile sokulduğu kuytudan başını kaldırdı Gökmen. Yerde olan bakışlarıma eş bakışları ile yere baktı. Anlamayan bakışlarla baktığında,
"Pantolonlar battı." Omuz silkip boynuma tekrar sokulduğunda daha fazla sarıldım ona.
"Bırakma beni tamam mı?" Omuzunu öpüp, kulağına fısıldadım.
"Ya benimsin ya kara toprağın. Başka çaren yok." Kahkahaları ile boş alan yankılanırken bir ses daha duyuldu, o da telefondan çıkan fotoğraf çektikten sonra ki mekanik ses.
***
Smut olmadı ama oldu sayın dndnsmms
Daha fazla bekletmeyim dedim.
Final minal yok, bam bam!
Ve kaos...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seviyorum (bxb) ✓
Teen Fiction*TAMAMLANDI* seviyorum ama buna boyun eğmem.. texting 02.12.18 02.01.21