"Hastamız birazdan kendine gelir henüz niçin bayıldığını çözmüş değiliz ilginç bir durum ama yüksek bir ihtimalle ani duygu değişikliğinden dolayıdır."
-teşekkürler doktor hanım.
Kulağıma gelen uğultulu seslerin susmasını istiyordum başımın içinde fil ordusu tepiniyormuş gibi hissediyorum, gözlerimi yavaşça aralamaya çalıştım gözlerimin odağına ilk giren yetimhane müdiremiz Suzan hanım oldu merakla başımın üstünde, bende oluşan kıpırdanmaları izliyordu.
Ağzımı zorla açıp su diye inledim, anlaşılan o ki başımın içinde tepinen filler vücudum içinde geçerli.Bana uzatılan suyu zorlukla içtim şimdi kendimi daha iyi hissediyordum.
İlk soru müdiremiz Suzan hanımdan geldi.- Eya ne oldu sana seni arka bahçede bekçi hasan efendi baygın bir şekilde bulmuş.
Gerçekten bana ne oldu.. bir kaç saniye sonra zihnime gelen görüntüler ile dehşet ile gözlerimi açıp ellerime baktım. Lanet olsun, lanet olsun bu nasıl olur ellerimdeki eldivenleri neyin nesi böyle.-eya kendine gel eyaa tanrı aşkına ne oluyor sana böyle kendine gel yüzün bembeyaz oldu neler oluyor böyle.
Omuzlarımın sarsılmasıyla kendime bir nevi gelebildim.
Korkuyla Suzan müdireye baktım ve "hiç hiçç bişey olmadı sadece başım döndü birden bayıldım o kadar."-pekala ben çıkış işlemlerini yapıp geliyorum usluca otur burada bir sürü işim aksadı sayende zaten.
Yutkunarak başımı salladım.
Aklıma tekrar o görüntüler doldu.6 saat önce 》
Yatağımda gerinerek uyandım, etrafıma baktığımda daha kimse uyanmamıştı fırsat bu iken gidip minişi mutfaktan aşırdığım şeyler ile besliyebilirdim. Üstüme hırkamı giyinip arka bahçeye çıktım miniş genelde buralarda geziyor bu arada miniş bir kedi 2 yıl önce yavruyken bulmuştum.-Pisi pisi miniş neredesin
Hah işte buradasın hadi gel mamanı ye kimse görmeden miniş yavaş yavaş bana yaklaşırken bende telaşla etrafıma bakıyordum eğer biri görür ise Suzan müdireye yetiştireceklerinden eminim oda bana çok güzel cezalar verir kesinlikle.-"Hadi miniş bu ne yavaşlık." diyerek kıkırdadım.
Miniş önüme gelince elimi sevmek için kafasına koyduğum sırada minişten garip bir ses çıktı önce gözleri korkunç bir şekilde açıldı ardından kararıp küle dönüp yok oldu, bunların hepsi bir kaç saniye içinde gerçekleşmişti dehşetle geri çekilip ellerime baktım kalbim korkudan yerinden çıkacak gibi atıyordu.
Ayağa kalkıp deli gibi etrafımda minişi arıyordum sonrası ise koskocaman bir karanlık bayılmışım.
***
Hatırladığım şeyler ile birlikte hıçkırarak ağlıyordum miniş aklıma geldikçe delirmiş gibi saçlarımı çekiştirip bir ileri bir geri gidip geliyordum.
Ne olmuştu bana böyle nasıl öyle birşeyi yapabilmiştim ben ellerimdeki eldivenleri kim taktı anlayamıyorum neler oluyor böyle.Kapı açılıp içeri Suzan müdire girince bana göz devirerek baktı.
- Ne oldu yine Eya ayaklanmışsın hemen ben sana uslu dur demedim mi?
Suzan müdiremiz dinlemeden hemen merak ettiğim şeyi sordum.
-Bana bu eldivenleri kim taktı sizmi?
Suzan Müdire kaşlarını çatıp,
-Ne eldiveninden bahsediyorsun eya?-elimdeki eldivenler işte bunlardan bahsediyorum.
Suzan müdiremiz gözleri bir ellerime birde yüzüm arasında gidip geldi.
-Eya iyi değilsin sen ne eldiveninden bahsediyorsun düşerken kafanı bir yeremi çarptın elinde eldiven falan yok.! Bir bu eksikti ben doktoru çağırıyorum kafanı fena çarpmışsın herhalde.
-Nasıl yok var işte bana oyun oynamayın benle lütfen mavi renkli eldivenleri nasıl görmezsiniz.
Çıldırmış gibi ellerimi sallayarak bağırıyordum nasıl olurda görmez.
- Kes artık Eya bu saygısızlığını kendinde olmamana veriyorum şimdi hemen gir yatağa ve doktoru bekle hemen.!
Gözyaşlarım yanaklarımdan süzülüyordu ne oluyordu bana deliriyor muydum, paranoyaklaşıyormuydum.
İçeri giren doktor ve Suzan müdire bana doğru yaklaştılar.
-Eya kendini nasıl hissediyorsun.
Bir yandan elindeki ışıkla gözlerime bakıp bir yandan bana bunları söyleyen doktorun sorusunu cevapsız bıraktım.
-elimdeki eldiveni görmüyormusunuz ?
-malesef eya'cım bir tür travma geçiriyor olmalısın bayılırken kafanı yere sert çarpmış olmalısın verdiğim ilaçları düzenli bir şekilde kullanırsan sağlığına kavuşacaksın. İyi günler.
Ağzım açık bir şekilde doktorun konuşup gitmesini izledim.
Nasıl görmezlerdi kesinlikle kafayı sıyırdım..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölümcül eller: RUHSUZ #wattys2019
FantasyBir sabah uyandığınızda dokunduğunuz her şey yok olsaydı ne yapardınız? Açılmaması gereken bir kitabı açarsanız ne olur? Peki ya o kitap lanetliyse... Kitabı açan eller lanetlendi.! *** Eya'nın dokunduğu her şey kararıp , solup , yok oluyordu, 18.ya...