ÇARESİZLİK

209 16 42
                                    

Resim: Simay ve Emir

Eve geldiğim gibi üstümü değiştim. Tam evden çıkacaktım ki annem beni içeriye çekiştirip kapıyı kilitledi.
"Anne ne yapıyorsun ya?"

"Gidemezsin, otur oturduğun yerde."

"Anne ne diyosun sen ya? Çekil şu kapının önünden! "

"Kızım anlamıyor musun sen? O Burak it' i yüzünden üzülmeni istemiyorum unut onu. Anlamıyor musun kaçmış işte kavgadan! Korkmuş işte!"

"Ya ne diyosun anne sen? Ne diyosun ne iti?! Sen uykusuz falan mı kaldın? git yat uyu bak annem. Zaten iyi değilim bırak beni de çıkıyım."

(Annesi Simay'a tokat atar.)
"O p*ç için üzülmeyi kes SİMAY!

"A-anne, s-sen, ya inanamıyorum ya! Emir denen aptal'dan farkın yok şuan! Çekil şu kapının önünden kalbini kırmak istemiyorum."

"Kendine gel ben senin annenim! Emir' e alışsan iyi edersin. Görünüşe bakılırsa çocuk sana aşık seni Burak denen herife vereceğime Emir oğluma veririm hem."

(Simay annesini sert bir şekilde itip kapıdan çıkar.)

Of ya Burak! Nerdesin Burak?! Umarım iyisindir.
Tüm bu düşüncelerimde boğulurken birden telefonum çaldı.
Açtım.

"Alo, Simay Barlas siz misiniz?"
"Buyrun benim?"
"Hanfendi Burak Yörük neyiniz olur?"
"Erkek arkadaşım ama kayıptı yoksa bulundu mu?"
"Hanfendi maalesef yukarıdaki tepelerde bir ceset bulunmuş. Tespit için adli tıp 'a gelmelisiniz.
.....
"Hanfendi orda mısınız?"
"T-tamam."
Telefonu kapattım.

(Simay bağıra bağıra ağlamaya başlar. Dünyası yıkılmıştır.)

Burak ölmüş olamazsın.. Beni bırakmış olamazsın.. Sen beni hiç bırakmayacaktın, sözüm söz demiştin.. Sen şimdi öld-

"Şş sakın o kelimeyi kullanma o yaşıyordur."

"E-emir? Senin burda ne işin var lan şerefsiz!"

(Emir, Simay'ı yerden kaldırır.)

"Onu sen mi öldürdün Emir? Ne olursun bak bir kez adam ol da söyle!"

"Bak Simay, tamam Burak' tan nefret ediyor olabilirim. Ama ben karıncayı bile incitemem çok vicdanlı bir insanım ben."

"S*ktir lan ordan! Yemem ben bu masum ayaklarını!"

"Sen bilirsin karar senin bebeğim."

"Lan bak yavşak yavşak konuşma defol git!"

"Asla! Seni bu zor günde yalnız bırakır mıyım? Ne de olsa sen benim sevdiğim kızsın."

"Sana ihtiyacım yok benim. Daha fazla oyalama beni! Ayrıca hemen bu kadar mutlu olma Burak yaşıyordur."

"Ne mutlu olması kızım saçmalama umarım yaşıyordur."

"Hıhı çok üzüldün şuan ya, bi yürü git ya!"

Hızlı hızlı yürümeye başladım ağlaya ağlaya. Bu salak da (Emir) geldi bana sarıldı. Onu itip bağırdım.

"Bak gerçekten kötü günler yaşıyor olabilirim ama bu sana, bana yavşayabileceğin hakkını vermez duydun mu?!"

"Şey yanlış anladın ben destek olmak için-"

"Desteğine ihtiyacım yok. Daha fazla beni oyalarsan sokağın ortasında avazım çıktığı kadar bağırırım."

"Peki bebeğim istenmediğim yerde durmam ben zaten, ama unutma başını yaslayacak bir omuz ararsan tek bir aramana bakar."
Bunu diyip arkasini dönüp yürümeye başladı.

Arkasından bağırdım.
"Beni rahat bırak artık it herif!"

Annem de tüm olanları izlemiş olacak ki balkondan bağırdı:
"Simay saygılı konuş!"

"Ee yeter be!" diye bağırıp hızlıca koşmaya başladım.

ADLİ TIP
Adli tıp' a vardığımda kendimi çok kötü hissediyordum. İçeridekinin Burak olabileceğinin ihtimali bile beni korkuturken, içim içimi yiyordu.

Tespit için beni içeri aldılar. Görevli, " Hazır mısın?" dermişcesine gözlerime baktı. Onaylamak anlamında kafami salladım.
Görevli örtüyü açarken yapabildiğim tek şey yutkunmaktı. ÇARESİZLİK sarmıştı tüm bedenimi... O bembeyaz soluk tenli cesedi gördüğümde için burkuldu.. Acıyı iliklerime kadar hissettim..

Ayakta duramadan sağa sola çarpa çarpa âdeta sarhoşmuş gibi yalpalayarak dışarı çıktım. O sırada Ömer'i gördüm. Koşarak yanıma geldi.

"Burak değildi dimi? Ne olursun değildi de bana?"

"Ö-ömer, çok kötü hissediyorum.."

"O muydu, Burak mıydı?"

"...."

Simay'ın tespit için görmeye gittiği ceset sizce Burak mıydı?

AŞKIN ESİRİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin