Birkaç dakika olmuştu. Kız trans halindeydi. Dudaklarından istemsiz mırıltılar dökülüyor, anlamlı kelimeler şeklini alamadan havada kayboluyorlardı. Göz kapaklarını durmadan kapatıp açıyor, kaşlarını çatarak kendini kontrol etmeye çalışıyordu. Seraf en azından kızın içinde bir yerlerde bu durumun saçmalığını farkettiğini ve bir şekilde bundan kurtulmaya çalıştığını hissediyordu.
Kız sanki yeniden doğuyordu.Bu durum tuhaftı. Serafın belki de uygun adımlarla oradan uzaklaşması, bir saniye bile ardına bakmadan kızı orada bırakması gerekiyordu. Yapmadı. Kızın söylediği tüm sözler Seraf'ın aklına kazınmıştı. Fakat son söyledikleri, aklına kazınmaktan fazlasını yapıyordu. Seraf'ın zihnini kurcalıyordu. "ey insanlar, neredesiniz, neredesiniz?"
Bu kız, bir şeylerin farkında olabilir miydi?Kafasını onun kucağına yaslamıştı kız, göğsü durmadan inip kalkıyordu. Nefes alıyor muydu? Seraf emin değildi. Ama ölmüyordu, ölmek onun için bir seçenek değildi. Şu an, bu kız; kucağında ölse, Seraf elini bile kıpırdatmazdı, yadırgamazdı. Normal bir şekilde ölse, bu kız muhtemelen umurunda olmazdı.
Fakat kız ölmüyordu.
Aksine küllerinden doğuyor gibiydi. Tek bir gerçek insanın olmadığı bu acınası baloda, insan olmayan bir kız ölmeden, hayati fonksiyonlarından hiçbirini kaybetmemiş olmasına rağmen yeniden doğuyordu.Ve bu Seraf için bile tuhaftı.
Yazarın aynaların içine turuncu gül yapraklarıyla yazdığı notu;
Saçmaladım mı?
Hileon_1919
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASİT YAĞMURU
DiversosHer insan birşeyleri önemser, çoğunlukla; birden çok şeyi. Ve onları herşeyden korumak isterler, genelikle; kendilerinden. Ayrıca önemsediklerini belli etmek istemezler, böylece onları gelebilecek en küçük hasardan korumak isterken; en büyük zararı...