Katil Mafya'nın Bebeği (düzenlemede )

Mezuniyet Günü

Ayperi Eraslan
Bugün itibari ile mezun oluyordum. Hayatımın en güzel günüydü bugün bir çocuk gibi zıplamak istiyordum. Her tarafa bağırmak istiyordum. Sonunda 4 yıl boyunca süren zorlu süreç bitiyordu. Yoğun geçen dersler, vizeler, finaller hepsi bitmişti. Ailemin tek çocuğum olduğum için iyi bir eğitim almıştım. Odanın kapısı çalınmıştı kendime gelerek
"girebilirsin anne"
Çünkü gelen kessin annemdi. Bana yine nasihat verecekti. Nitekim kapı açıldığı zaman tahminim doğru çıkmıştı gelen annemdi. Yanıma gelip saçımdan öptü hiç bir şey demeden bana sarıldı.
"oy benim güzel kızım bugün mezun oluyorsun ha. Rabbime şükür bu günü bana nasip etti. İnşallah artık mürivetini de görürüm Amin rabbim"
Anlamıştım annemin derdini, beni evlendirmek istiyordu. Fakat ben evlenmek istemiyordum henüz kalbime göre birini bulamamıştım ve mantık evliliği yapmak istemiyordum.
"Anne önce bir işe başlasaydım. Hem daha erken evlilik için"
"Annem güzel kızım sen 24 yaşına geldin. Ben senin evlenmeni anne olmanı istiyorum"
"Anne bende anne olmak istiyorum. Lakin henüz erken ben aşık olmak istiyorum hiç tanımadığım biriyle evlenmek istemiyorum"
"Kızım....tamam sen nasıl istersen öyle olsun"
Canım annem, ona sarıldım. Annem de bana sarıldı.
"En yakın zamanda damat birde torun istiyorum ayperi hanım"
Güldüm annemin söylediği şeye. Saate baktığım zaman ise geç kalıcak olduğumu farktettim. Hemen hazırlanmaya başladım. Kuaföre gidip saçımı yaptıracaktım. En yakın arkadaşım beni orda bekliyordu.
"Anne ben gidiyorum."
"Tamam kızım kendine dikkat et"
"Tamam anne baybay"
Hemen evden çıktım. Taksiye binip kuaföre gitmek için arkama yaslandım yolunu izlemeye başladım. Geldiğim zaman adama parayı uzatıp indim taksiden. En yakın arkadaşım sudem beni kapının önünde bekliyordu.
"Hadi kızım ya ağaç oldum kök saldım"
"Tamam geldim."
İçeri girip koltuklara oturduk. Bir yandan saçımız ve makyajlarımız yapılırken bizde bir yandan sohbet ediyorduk.
"Sonunda şu okuldan kurtulduk."
"Aman sudem 4 yıl boyunca söylendin bitti"
"Ay valla bana bugün karışma söyleneyim"
"Aman iyi söylen ama lütfen son olsun"
Canım arkadaşım kendi kendine söylenirken. Bende onu incelemeye başladım. Annesi ve babası küçük yaşta boşanmıştı. Onun derdi büyüktü. Babası ise başka kadın ile evlenmişti. Ve sudemi hiç aramıyordu.
"Ayperi bara gelicek misin? Bak bana söz verdin. Sözünden dönersen kötü olur"
"Sudem illa beni beni de götüreceksin dimi?"
"Evet bebek başka kaçışın yok"
"Sudem o barın sahibi ama mafya ya adam bize bir şey yaparsa"
"İyice delirdin aypi sende adam iş adamı mafya yok"
"He he çok mafya yok adamın mafya olduğu hatta katil bile olduğu herksin dilinde"
"Aypi adama bakmaz sadece eğleniriz. Hem adam bize bir şey yapmaz. Belki yani"
"Belki mi yani mi sudem"
"Tamam kızma şaka yapıyorum sadece"
"Sen şaka yapma mümkünse çünkü sen her şaka dediğinde başımıza bir şey geliyor"
"Amma abarttın en fazla ölürüz çiçeğim"
Bu kız beni deli edecekti. Bar ortamlarını sevmiyorum. Bir türlü anlam veremiyorum insalar kendilerini nasıl küçük bir kutuya kapatır. Üstelik sigara ve alkol kokusu bana iğrenç gelirdi. Sonunda işimiz bitmiş ve giyinmiştik. Ben fuşya rengi omuz kısmından bağlamalı bir elbise giyindim. Saçım ve makyajım elbiseme göre yapılmıştı. Aynaya baktığım zaman gördüğüm görüntüden memnun kalmıştım. Sudeme baktığımda ise ağzım açık kalmıştı. kız ortalığı yakıp yıktı. Siyah kısa bir elbise giymişti. Makyajı saçı ile 'üfff' dedirten cinstendi.
"Aypi ben anneme gidiyorum. Kadın kuaförden sonra gel bir bakayım dedi."
"Tamam su böceğim"
Vedalaşıp ordan ayrıldım. Önce benim de eve uğramam gerekiyordu. Annem ve babam beni bekliyordu. Taksi evin önünde durunca indim. Eve girdim annem ve babam koltukta oturuyordu.
"Ben geldim sevgili ailem"
Babam beni görünce ayağa kalktı bana sarıldı. O bu hayatta ki en büyük varlığımdı babam. Ailemle hasret giderip odama girdim. Yatağıma oturdum. Ben ve sudem kavalyesiz gidecektik mezuniyet balosuna kapım çalındı. İçimden bir ses annem derken benim bir şey dememe kalmadan annem içeri girdi.
"Annem müsait misin"
"evet anne gel"
Annem salına salına geldi. İçimdeki tehlike çanları çalmaya başladı.
"Ayperi kızım......şey "
"Ney anne"
Annem kıvaranıyordu bir şey söylemek istiyor ama söyleyemiyordu.
"Anne söyle hadi ne söyleyeceksen"
Bana öyle bir döndü ki korkmadım değil
"kızım hazır okulun bitti ben diyorum ki bizim yan komşunun eltisinin oğlu varmış. Ben gördüm pek bir yakışıklı delikanlı adam yani siz bir görüşseniz"
"anneeeee hayır daha hayatımı yola bile koymadım. Ne evliliği hem ben daha gezmek istiyorum gençliğimi yaşamak istiyorum. Hem sana sabah da dedim ben aşık olmak istiyorum.
"tamam tamam sustum kızım"
Durduk yere sinirlendim. Çantamı alıp evde çıktım. Daha baloya saatler vardı. Sahile gidip banka oturdum. Denizi izledim en sonunda balonun yapılacağı alana geldim. Orda sudemin gelmesini bekledim. Kısa zaman sonra sudem de geldi. Herkes toplanmaya başladı. Hocalarımız da buradaydı. Konuşmalar yapıldı, gereken sözler söylendi, yemekler yendi ve ben önemli şey kepler atıldı. Sıra asıl eğlenme yerine geldi bar kısmı. Beni oldukça geren yer. Sevmiyordum korkuyordum hele buranın o adama ait olduğunu bilmek beni 2 kat daha fazla korkutuyordu. Bunu daha fazla düşünmemek için telefonumu elime alıp oyanamya başladım. Oraya gelince arabadan indik.
Bar'ın içine girince etrafıma bakındım aslında gayet düzgün yerdi. Ne sigara kokusu vardı. Ne de absürt bir şekilde sevişen insalar. Baskın olmasa da bir hareketli müzik çalıyordu. Masada okuldan arkadaşlarımız vardı. Sohbet ediyorduk. Sudem bir kaç kez dans etmeye kalkmış bana da gel demişti ama ben istememiştim. Bir çift gözün beni izlediğini hissediyordum. O tarafa baktığımda bir çift mavi göz beni izliyordu. O adamdı yani burak Kireççi'ydi. Hemen önüme döndüm. Sudem yanıma gelip
"Hadi aypi sende gel"
Dayanamayıp bende dans etmeye kalktım. Sudemle baya iyi dans ettik. En sonunda yorulup locaya geri döndük. Locada bizim okuldan olan bir kız bana
"Ayperi anlaşılan bu akşam Burak Kireççi'nin yatağını sen dolduracaksın"
Sinirle kızın üstüne kızın üstüne atladım.
"Ne diyorsun sen be"
"Yalan mı sabahtan beri adam sana bakıyor."
Kızı saçını tutup çekmeye başladım. Sudem ve diğerleri kızı elimden almaya çalıştılar. Fakat bir kez sinirlenmiştim. Sonunda kızdan beni ayırınca daha da sinirlendim. Tekrar yapışacağım zaman sudem beni tuttu.
"Aypi kendine gel artık tamam yeter sakin ol"
Susup yerime oturdum. Haklıydı ama bu dediği asla olmayacaktı. Ben ayperi Eraslan'ım. Sakinleşmek için önümdeki içkiyi alıp kafama diktim. İğrenç bir tadı vardı insanlar bunu nasıl içiyorlardı. Hemen diğer bardağı da alıp da içtim. 2 bardakla bile dengem bozuldu. İçimden gülme isteği geliyordu. Bir bardak daha içeceğim zaman sudem elimden aldı.
"Aypi yeter çok içtin bünyen içkiye alışık değil"
"Ya sudem ya hem bugün bizim günümüz bırak içelim"
"Olmaz canım hadi gidiyoruz"
Beni ayağa kaldırmaya çalıştı. Midem bulanmaya başlıyordu. Hemen sudem'den kurtulup lavaboya gitmeye başladım. Lavaboya girip kusmaya başladım. Bir daha asla içki içmeyecektim. Ama fena kafa yapıyordu ve tekrar gülme isteği geliyordu. Elimi yüzümü yıkadım. Lavabodan çıktım bir adam kapıya yaslanmıştı.
"Buyrun beyefendi"
Bir şey demeden dudaklarıma yapıştı. Beni çok sert öpüyordu. Onu itmeye çalışıyordum ama hayvan gibi bedeni vardı.
"Ayperiiiiii"
Diye bağıran sudemi duydum. Adam benden uzaklaştı. Kolumu tuttu.
"Bu gece benimsin"
Ne demek bu gece benimsin asla olmaz!!
Ondan kurtulmaya çalıştım fakat çok sıkı kolumu tutuyordu.
"Bırakın beni beyefendi"
"Şşşt sesini çıkarma yoksa sana öyle şeyler yaparım ki parçalarını bile bulamazlar"
Susmak zorunda kaldım. İlk fırsatta kaçmam lazımdı. Daha ayakta zor duruyordum. Adam arkasını dönünce hızlı bir şekilde kolumu çektim ve koşmaya başladım. Sudemin elinden tutup locaya geldim.
"Aypi o adam kim olduğunu biliyorsun dimi"
"Sudem sakin ol bir şey yok"
Bu geceyi bozamazdım. Önümdeki içkiyi alıp tekrar kafama diktim. Yine ve yine kafayı bulunca kalkıp dans etmek başladım. Hiç kimseyi umursamadan kolumdan tutulup çekildim. Bu o adamdı Burak bana donmuş bir ifade ile bakıyordu.
"burda ne yapıyorsun ufaklık seni yerler"
Gülmeye başladı. Gülünce bana daha korkunç geliyordu.
"sanane ayrıca ben ufaklık falan değilim"
"ispatla o zaman bana ufaklık olmadığını"
"nasıl ispatlayacağım"
Belimden tutup dudaklarıma kendi dudaklarını kapattı. Ne yapacağımı bilmiyordum. Kafam allak bullaktı...

Merhaba arkadaşlar. Bu hikayeyi düzenlemeye karar verdim. Bir çok yerde yazım hatası vardı. Ve az yazılmıştı elimden geldiğince daha fazla yazmaya çalışacağım. Tekrar görüşmek üzere iyi bakın kendinize...