Bölüm 3

13.2K 216 5
                                        

Gözlerimi açtığımda simsiyah bir odadaydım. Yanımda ki gece lambasını açıp ayağa kalkmaya çalıştım. Başıma ufak bir ağrı girerken kendime gelmeye çalıştım. Biraz daha hafiflediğinde üzerimde ki kıyafetlerin değiştirilmiş olduğunu fark ettim. Oturduğum yerden kalkıp odanın kapısına gittim. Kapıyı açtığımda Doğanın evinde olduğumu anladım. Aşağıdan sesler geliyordu. Aşağıya doğru yöneldiğimde ezginin de burda olduğunu fark ettim. O da beni hemen gelip bana sarıldı.
-" iyiyim ezgi de biraz daha böyle sarılırsan son nefesimi vericem."
+ "tamam tamam bıraktım."
Dedikten sonra doğanın yanına oturdum. Bir eli sarılıydı diğer elinde de bir kaç yat vardı. Bir anda sargılı olmayan elini tuttum. Parmaklarım yaraların üzerinde dolaşıyordu. Doğan ve ben de olmak üzere şaşkındık ezginin ağzının beş karış açık olduğuna eminim ama benim için kavga etmişti

-"Doğan bey ben çok özür dilerim. Bu şekilde olmasını istemezdim. Benim yüzümden işi de kaybettik. Çok özür dilerim."

+" Özür dilemesi gereken kişi sen değilsin Peri. İşte senden önemli değil."
Sözleri gittiğinde gözlerine bakıp kafamı salladım. Ellerini bıraktıktan sonra

-"Bu arada benim üzerimi kim değiştirdi?"
Baran hemen söze atlayıp
+ " Ah sevgili çalışanım ben değiştirdim demeyi çok isterdim ama Ezgi değiştirdi."
Dedikten sonra kahkaha attı. Doğan sözlerine sinir olmuş gibi de olsa sorularıma devam ettim

-"Ezginin nerden haberi oldu?"
Bu sefer canım arkadaşım

+ "İş çıkışına gelecektim zaten. Trafik sıkıştı bende seni aradım. Telefonu Baran bey açtı. Durumundan falan bahsetti. Ben aradığımda çoktan buraya gelmişsiniz. Bende konum istedim ve yanına geldim."

D+ "Ezgi geldiğinde de üzerini değiştirdi daha rahat uyu diye."
Hafif tebessüm ederken Doğana tekrar teşekkür ettim.

B+ "Evet beyler bayanlar acıktık mı?"

Dediğinde ezgi hemen neşeli bir sesle "evveettt" diye bağırmıştı. Buna gülerken hemen Baran "o zaman pizza" demiş pizzacıyı aramıştı. Doğanla aynı anda
"Şaşırmadık." demiştik. Utanarak kafamı eğmiştim. Ve bu sırada da üzerimde ki tişörtten gelen buram buram Doğanın kokusunu içime çektim. Su içmek için ayağa kalktığımda kapı çaldı. Baran pizzacının gelmiş olabileceğini kartının cebinde olduğunu söyledi onu onayladıktan sonra kapıya yöneldim. Kapıyı açtığımda pizzacı değildi. Doğanın nişanlısıydı. Beni baştan aşağı süzdü bende baktığımda üzerimde sadece tişört vardı çok hoş. Ve nişanlısı daha bir şey söylemeden doğan içerden gülerek "kim gelmiş peri" diyerek yanıma gelmişti. O da en az benim kadar şaşkındı. Ama Aslı Tuğrul her zaman yaptığı gibi hemen Doğanın dudaklarına yapıştı. Ve doğan belini sararak ona karşılık verdi. Ben fazlalık olarak oradan ayrılıp bizimkilerin yanına gittim. Ağlamamak için kendimi zor tutarken kimin geldiğini söylediğimde ikisi de beni anladı. El ele yanımıza geldiklerinde iyice moralim bozulmuştu. Yan yana oturdular demeye bin şahit de istese oturdular işte. Aslı Tuğrul Barana bir kaç laf attıktan sonra gözleri bana gelse de ağzını açıp tek bir şey söylemedi. Daha fazla o ortamda kalmak istemediğim için
-" Ezgi ben çıkıp üzerimi giyineyim sonra eve gidelim. Yorucu bir gün oldu zaten. Sizi de rahatsız etmeyelim."
Demiştim. Baran hemen

+ "Pizza yicektik daha eve gidip ne yiceksiniz.?" demişti masum bir şekilde

-"Sabah çıkmadan yemek yapmıştım zaten. Pizzaya gelirsek de afiyet olsun size." Diyip yukarı çıktım. Çıktığım odaya geri girip hemen üzerimi giyindim. Aynada kendime bakarken kapı açıldı birden. Doğan odaya girerken
+ "Bu şekilde gitmene gerek yok."
Demişti. Yerde duran çantamı ve ceketimi alıp
-" Gitmem en doğrusu doğan bey yarın şirkette görüşürüz."
Dedim. Kapıyı tam açacakken bir anda doğanla kapı arasında kaldım. Yüzlerimiz birbirine çok yakındı yine. Başını biraz daha eğip gözlerini kapatarak derin bir nefes çekti gözlerini açmadan
+ "kokun ve kokum birbirine ne kadar uyumlu"
Dedikten sonra boynumu öpmüştü. Bu hareketiyle titrerken Doğanı biraz ittirdim. O da kendine gelip geri çekildi. Bu fırsattan yararlanıp aşağı indim. Ezgi Baranla konuşurken Aslı'nın da suratı bir karış orda öylece oturuyordu.
-"hazırsan hadi ezgi gidelim."
Dediğimde kafasını sallayarak ceketini ve çantasını aldı. Ben barana sarılırken Doğan sadece bize bakıyordu. Aslı hemen yanına gidip Doğana  sarılırken Doğanın da elleri hemen Aslı'yı sarmıştı. Bunu daha fazla görmek istemediğim için hızlı adımlarla evden çıkıp arabaya bindim. Ezgi gelene kadar ve evden uzaklaşana kadar kendimi tuttum. O ev ve Doğan geri de kaldığında göz yaşlarım çoktan akmaya başlamıştı....

PATRONUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin