Gömleğini ütüleyerek koydum dün akşam ahşap dolaba.
Orası fazla dağınıktı , toparladım.
Zihnime girişinle dağılan düşüncelerimi de sildim etraftan.
Toz zerresi görsen sinirlenirdin sen. Sakin ol Aidan , tek bir toz yok odanda.
Akşam eve gelince yemekleri çoktan sofraya koymuş ve odama çekilmiş olacağım.
Sıcak olacak yemeklerin, sen yorgun olacaksın yine.
Ben defalarca kez yorulmadan aynı soruyu soracağım sana.
'Beni sever misin Aidan?'
Bağıracaksın.
Tartışacağız, odana çekileceksin.
Yemek yemeyi dahi unutacaksın bir süre sonra, odana getireceğim.
Gözlerimden öpeceksin, 'git' diyeceksin.
Yıllar önce masana yanlışlıkla oturan o kadını hafızanda karalayacaksın.
Evliliğimizin düğümü çözülecek ve yalnızlığa iteceğiz ruhlarımızı.
Aidan hayır, seveceğim seni.
Şimdi odamdayım, sen yemek yiyorsun.
Uyuya kalıyorum ben.
Üzerime yorganı örtmeden , çıkıp gidiyorsun kendi odana.