Role Play

Premiere

A/N:Ea,başlamadan önce uzun suredir yazmiyorum ozur dileriiim

---

Audrey's POV

Harry'i 4 gün önce teknede konuştuğumuzdan beri görmedim.Ona yardım etmem fikrimden vazgeçtiğine korkuyordum.Bu akşam film galası ve parti var.Endişeli bir şekilde dudağımı ısırdım.Çocukların makyözü Lou makyajımı tamamliyordu.

Bitirdiğinde saçımı düzleştirip iki parçaya ayırdı ve yüzümle beraber muhteşem durmasını sağladı.Sonrada elbisemi seçmeme yardım etti.

"Hazır mısın?" dedi ve heyecanla ellerini çırptı.Başımı salladım ve beni döndürdü böylece aynada kendimi gördüm.

"Siktir" mırıldandım.Ünlüymüşüm gibi gözüküyordum.Göz makyajım siyah ve oldukça dramatikti,giydiğim siyah elbiseyle uyumluydu.Yanaklarım parlıyordu ve dudaklarım daha dolgun ve güzel gözüküyordu "Çok teşekkürler Lou!" Sarıldım.

"Tabiki Harry'i mutlu eden kadın için herşeyi yaparım.O iyi bir çocuk." dedi tatlıca ve odadan çıktı.Çocukların evinde hazırlanıyordum.Dışarı çıktım ve Harry'nin odasına gittim.Topuklularım elimdeydi.

Kapıyı tıklattım "Hazır mısın?" seslendim.

"Bir dakika!" Geri seslendi.Çarpma sesi duydum ve odasından çıkıp kapıyı kapadı ve kilitledi.Sonra bana dönüp sırıttı.

"Selam." sırıttım.

"Selam." beni kendine çekip sarıldı "Harika gözüküyorsun."

"Teşekkürler.Sende öyle." beni bıraktı ve bir adım arkaya gidip tekrar beni süzdü.Ellerimizi birleştirip beni kendi etrafımda döndürdü.Güldüm ve beni daha çok döndürmesine izin verdim.

"Evet kararım hala kesin." onu duvara ittim.

"Berbatsın"

Güldü ve beni aşağı doğru takip etti.

Zayn dışında bütün çocuklar hazırdı.Kahverengi saçlı tatlı bir kız Louis'le yakın duruyor.Gözlerini birbirlerinden alamıyorlardı salak gibi sırıtıp kıkırdıyorlardı.

Limuzinin gelip bizi galaya götürmesini bekledik.Zayn siyah bir takımla aşağı inerken Perrie'nin gelmemesinin ne kadar saçma olduğuyla ilgili birşeyler homurdandı.

"Sonunda!" Dedi Niall ve gözlerini devirdi.Dışarı çıktık ve limuzine bindik.Birkaç dakika sonra gerçekten büyük bir sinemayla karşılaştık ve limuzinden indik.Paparazziler heryerdeydi ve arabasından çıkan herkesi hızlıca fotoğraflıyorlardı.

"Bekle kırmızı halıya mı gidiyoruz?!" Harry'nin kulağına bağırmayla fısıltı karışımı birşekilde söyledim.

"Evet?" bu dünyadaki en normal şeymiş gibi cevapladi.

"Ne yapacağım?" dedim endişeyle.

"Benimle poz ver sonra ben çocuklarla olucağım zaman Eleanor'un yanına git."seslice yutkundum.Harry ellerimizi birleştirdi.

"Gösteri zamanı." kulağıma fısıldadı ve ikimizde güldük.

Kırmızı halıya doğru yürüdük ve Harry kollarını bana sardı.Harry'nin yaptıklarını taklit edip kime gülümseyeceğimize karar verdim.Harry'le kırmızı halıda yürümeye başladık.

"Öpüşmeliyiz tamam mı?" kulağıma fısıldadı.Gülümserken onu onayladı.Döndü bana baktı ve eğildi.Dudaklarımı onunkilerle buluşturdum.Dudakları yumuşak ve tekrar tadı nane gibiydi.

Geri çekilip biraz daha gülümsedim.Eleanor'u işaret etti ve çocuklar fotoğraf çekinirken onun yanına gittim.

"Bu çok garip." güldüm.