Maske

11. Bölüm | "Maskeler Düşüyor"

Melissa olanları hatırlayınca gözünün sulandığını fark etti. "Kate'in ölümüne şahit olmak çok acı vericiydi." dedi titrek bir sesle. Ardından gözlerinden çıkmamaları için zorladığı yaşlar bir anda dışarıya hücum etti.

"İyi misin?" dedi Dedektif.

"İyiyim." dedi Melissa ve gözlerini sildi. Ardından hızla ayağı kalktı. "Bu kadar Dedektif. Başka bir şey bilmiyorum." dedi.

"Dur bir dakika!" dedi Dedektif ve ayağa kalktı. "Son bir şey... Şu Linda'nın kostümünü giyen kadın... Kim o kadın tam olarak?"

"Eva" dedi Melissa. "Soyadını bilmiyorum. Sadece Linda'nın akrabası olduğunu biliyorum. Eğer baba tarafından akrabalarsa soyadı Marshall'dır."

"Skylar'ın konuk listesinde Eva diye birisi yok." dedi Dedektif.

"Bilmiyorum." dedi Melissa. "Artık çıkabilir miyim?"

"Çıkabilirsin." dedi Dedektif. "Her şey için teşekkürler."

"Ben teşekkür ederim. Umarım Kate'i öldüren o canavarı bulursunuz."

"Bu arada..." dedi Dedektif Melissa sorgu odasından çıkmadan önce. "Yeniden ifadene başvurulabilir. Şehir dışına çıkmazsan iyi edersin."

"Peki Dedektif." dedi Melissa ve odadan çıktı. Sorgu odasından çıkıp hızlıca yürürken aklına bir şey geldi. Dedektif'in yardımcısı Anna onların buraya getirildiğini söylemişti. Melissa geri döndü ve arkasındaki duvarda asılan tabloya baktı. Bekleme odası yazıyor ve sol tarafı gösteriyordu. Melissa hızla o yönde yürüdü ve bekleme odasının önüne geldi. Kapı aralıktı. İçeriden herhangi bir ses gelmiyordu. Aralıktan görebildiği tek şey koltukta oturan dört kişinin ayakkabılarıydı. İkisi kadın, ikisi erkek ayakkabısıydı. Melissa onlardır diye düşündü. Tam kapıyı iteceği sırada omzuna bir el dokununca korkuyla arkasına döndü.

"Burada işin bitti Melissa." dedi Dedektif.

"Şey, ben..."

"Bu insanlardan uzak durmalısın. Ne kadar tehlikeli olduklarını çok iyi biliyorsun."

"Peki Dedektif, iyi günler." dedi Melissa ve koşarak koridora çıktı. Ardından binayı terk etti. Evet, ne kadar tehlikeli olduklarını biliyorum dedi Melissa içinden. Ama ben de en az onlar kadar tehlikeliyim.

Melissa Kate'in merdivenden düştüğü anı hatırladı. Tam da Melissa merdivenden çıkarken. Melissa merdivene çıkmıştı ve neler olduğunu anlamaya çalışmıştı. Kate düşmeden önce yaşanan kavganın sadece beş-on saniyelik bir kısmına şahit olmuştu. Melissa bu kısmı Dedektif Clifford'dan saklamıştı. Kate düşmeden önce biriyle kapışmıştı ve kapıştığı kişi "Saçımı bırak!" diye bağırmıştı. Melissa Kate'in kimin saçını çektiğini çok iyi biliyordu. Bir erkek miydi? Yoksa bir kız mıydı? Skylar mıydı? Louis mi? Gloria mı? Yoksa Jeff mi? Melissa o kişinin de kim olduğunu biliyordu. Melissa, Kate'in katilini biliyordu. 'Sana  bunu söylemedim Dedektif. Çünkü onunla ben yüzleşeceğim.' dedi içinden. Ardından bir süre kabuğuna çekilmeyi ve olanları sadece uzaktan izlemeyi düşündü. Dedektif Kate'in katilini bulmak için bu dört kişiyle oyun oynarken katile en yaklaştığı anda Melissa devreye girecek ve Kate'in katilini ortadan kaldıracaktı. Bunu önceden planlamış ve Dedektif'e ona göre konuşmuştu.

*

Dedektif bekleme odasına gülümseyerek girdi. "Hoş geldiniz bakalım." dedi. Hiçbiri cevap vermedi. Ardından kapıyı kapattı ve karşılarına geçti. Masaya oturdu ve onların oturduğu koltuğa doğru eğildi. "Hanginiz Kate'i öldürdü? İtiraf ederseniz her iki tarafın da işi kolaylaşmış olur." dedi. "Nasılsa illaki bulacağız katili. Eğer söylerseniz hem bizim işimiz rahatlar hem de daha az ceza alır katil."