Belalı Kocam

17.bölüm

Bu bölümü hep çağatayın ağzından yazacağımm ... iyi okumalar... :)

Yağmur yurt dışına çıktım sanıyor olmalıydı. yani meriç e şimdi zarar versem benden şüphelenmezdi. bu meriç te nereden çıkmıştı.

-abi getirdik istediğiniz adamı

-tamam siz çıkın tek konuşacağım.

gömleğimin dügmelerini ilikleyip depoya geçtim . meriç denilen adamı bir yerden tanıyordum ya da benzetiyordum.

- hayırdır çağatay beni mi tanımaya çalışıyorsun dur ben söyleyim mert yılmaz

yok artık o olamazdı değilmi bir zamanlar kardeş gibiydik ama sinem yüzunden kavga ettik. sinem onu değil beni seçtiği için çok öfkeli olmalıydı.

- mert yılmaz eski ahbap yani

-sinemi elimden almadan önce öyleydi

-iyiki almışım

-ama yağmur u da ben alıyorum düğünüme davetlisin

bu lafa dayanamamıştım. tam kaşına yumruğu çaktım.hala gülüyordu. belkide annemin dediğini yapmalıydım. ama yağmur hemen başkasına gidecek kadar düşüncesizlik ettiyse beni sevmiyordu.

yinede onu korumalıydım.

- Hayırdır yağmur u mu düşünüyorsun

- neden yapıyorsun yada seviyor musun

- salaksınız o da salak 2 günde aşkmı olur sadece biraz kullanıp atıcam

bu sefer yumruğu ağzına yemişti.ama hala konuşuyordu

-tamam geri dönüşüme atarım sen yine kullanırsın ya

adamları çağırıp onu dövdürtmek en iyisiydi. yoksa daha fazla sonuçlar çıkabilirdi ortaya.simdi biraz yağmur u ve kızlarımı uzaktanda olsa görmeliydim.arabayı çalıştırıp yola koyuldum telefona göz attığımda 2 cevapsız çağrı bir de mesaj vardı

-çağatay yurt dışına gelmedin diye baban çok sinirlendi. ne işin varsa çok önemlidir inşalllah

sinem hanıma bak başımıza hoca kesildi.

evin önüne gelmiştim.arabadan inip etrafa göz attım arka bahçedeydiler. Yağmur köşede sessizce oturuyordu. annemde beste ve öyküyle oyalanıyordu.yağmur suz olmuyordu şimdiden o mis kokusunu özlemiştim.ama kararımı daha veremedim ama mert denilen şerefsizle evlenemezdi. ..

bölüm kısa oldu ama y.b uzun olacak inşallah