-6-

75 22 0
                                    

Satanist olmayıp gothic takılan insanlar gibiyim. Dışarıya zararım yok. Yediğim her halt kendime. İçimi kemiriyorum. Dışarıdan ilgi çeken tehlikeli bir sevimlilik, içten ise vahşet. İçim yırtılmış fileli çoraplar gibi. Orada bin bir ruh dolanıyor. Her gün başka beni öldürüyorum. Ruhum bölünüyor. American Horror Storynin birinci sezonundaki evin bodrum katından farkım yok. Sahi içimde kac ölü kaç hayal kırıklığı bulunduruyorum? Bileklerini sağdan sola kesen ergenler gibiyim.  Dikey kesersem ölürüm biliyorum. Ama ben ölmek istemiyorum. Sadece sebebini bilmedigim bir sey için kendimi cezalandırıyorum. İçinde bir boşluk var. Sanırım orası öldürdüğüm benlerin yarattığı boşluk. Sanırım orası artık bir mezar. Başlarda bu durumlarımdan bir kaç arkadaşıma bahsettim. Hani derler ya içini dök rahatla, derdini anlatamayan derman bulamaz falan filan. Hepsi yalan fasa fiso laflar. Derdini anlatırsan daha çok büyür, içinden çıkılmaz bir hal alır. Büyür derken der büyümez, dert gözünde büyür. Hele ki delirmeye meyilli gücsüz biriysen kendi kendinin uyku düzenini bozar, odalara kapatırsın. Akıl hassastır, savunmasızdır hemen incinir.

Mesela birini çok sever çok bağlanırsın gün gelir gider ve canın cok yanar. Aslında o çoktan gitmiştir canını yakamaz. Sen içinde kalmış parçasıyla paranoyaklaşırsın, kendine eziyet edersin. İnsan insana hic bir sey yapmaz, insan ne yapıyorsa kendi kendine yapar. Her sey kendi kafamızda biter. Başkalarından gelenleri aklımız işine gelirse içine alır. Biz kendi kensimize acı çektiririz. Cünkü akıl ve kalp ne kadar zıt kutuplar olsalarda bir zaman sonra birbirlerine uyarlar. Cünkü akıl içine ne sokmak istersen onu algılar.  Acı çekmek istiyorsan acıyı önüne serer. Genelde hep acıdan şikayetçiyiz. Peki ya o acı kimden kaynaklı? Kendiliğinden mi ortaya çıkıyor? Aklımız bize oyunlar oynamıyor biz aklımızla oyunlar oynuyoruz. Her seyi kendimize biz yapıyoruz. Her seyi dert edinerek kafamızı biz karıştırıyoruz. Cok düşünmekten deliriyoruz. Mutlu olmak istesekte bunu aklımıza sokamıyoruz. Çünkü yüzyıllardır insan böyle bir şey, yoktan var eder ve kuruntuludur. Mükkemmeli ister elindekiyle yetinemez. Her seyi tüketir ve sonunda içi karanlık bir bedenle amaçsızca ortada kalır. Ve simdi bir başka çelişki daha? Madem ben her şeyin cevabını verebiliyorum, her şeyin farkındayım. O zaman neden hala bu tuhaf boşluğun ortasındayım?

BİR HAYAT YETER BİZEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin