one step closer

0.4

playlist hazır olana kadar bu bölümü The Killers'dan Spaceman ile okuyabilirsiniz. yorumlarınızı eksik etmeyin, iyi okumalar❤

Bugün cumartesiydi.

Bu da saat onda Liam, Zayn ve Niall ile beraber yemekhanede tembelce kahvaltı yapmama mazeret sunuyordu. Öğrenmiştim ki haftasonları uzun uzun kahvaltı yapabiliyorlarmış. Ayrıca bugün çarşı iznim vardı ve kasabaya inip biraz dolaşacaktım. Geçen gece tanıştığım Harold isimli çocuk çok tatlıydı ve açıkçası uzun süre onu aklımdan çıkaramamıştım ama meşgul görünüyordu. Onun kaldığı odayı bulmak için dolaşmıştım ama orada değildi. Oysa ki ışık yüzünden rengini tam çözemediğim parlak gözleri, pespembe dudakları ve minik topuzu aklımdan hiç çıkmıyordu. Beni dinlerken o kadar anlayışıydı ki ağlamama tepki bile vermemişti. Yerinde durmuş ve dinlemişti. Çünkü öz babam bile beni dinlemiyordu.

"Hey Liam," dedim birden doğrularak. Yorkshire çayımdan bir yudum alırken Liam Zayn'le konuşmayı bırakıp bana döndü. Bugün haftaiçi olduğu gibi ütülü giysileri ve düzenli saçlarıyla değildi. Konforlu görünüyordu. "Kente nasıl ulaşabilirim?"

Sorduğum soruyla bir an şaşırmış göründü, "Bizimle gelmeyecek misin?" diye sordu. Belli ki Zayn ve Niall'la beraber gidiyordu.

"Üzgünüm," dedim başımı iki yana sallayarak. "Oda arkadaşlığı konusunda fena değilsiniz ama bu her şeyi sizinle yapacağım anlamına gelmiyor. Değil mi Niall?"

Niall hemen ellerini öne savurarak kendini korudu: "Sırtımı ovmanı istediysem ne olmuş yani?"

"Özür dilerim, sarışın. Her gün duşta insanların sırtını yıkamıyorum."

Niall omuz silkti ve açlıkla yemeğe devam etti. "Yine de bizimle gelebilirsin. Yoksa şu masadaki kız sana çıkma teklifi edecek. Kente beraber ineceğinizi düşündüğünü söyledi. Kabul edersen Uğultulu Tepe'de bir Fransız öpücüğü almayı umuyormuş." Başıyla iki masa ötemizdeki pembe hırkalı kumral bir kızı işaret etti. Ona bakmadım bile, kız olması yeterliydi.

"Ona eşcinsel olduğumu söyleyin," dedim ve kapüşonumu örttüm.

"Bu bir yalan olmazdı," diye mırıldandı Zayn.

Gözlerimin kocaman açıldığına emindim. Doğru mu duyuyorum diye Zayn'e baktığımda güzel ela gözleriyle bana baktığını gördüm. Sürekli suskundu, her işini kimsenin gözüne batmadan hızlıca yapıyordu. Gece çarşafların arasında örtünüyordu. Ara sıra Niall ve Liam ile yaptığım muhabbetlere asla dahil olmuyordu. Onu asla yalnız yakalayamıyor ve kulübeyle ilgili soru soramıyordum. Resmen benden kaçıyordu ama bunu asla itiraf etmiyordu.

"Ne dedin sen?" diye çıkıştım birden.

"Eşcinsel olmanın bir yalan olmadığını söyledim, Louis." Zayn arkasına yaslanmış başını hafifçe geriye doğru eğerek kısık gözlerle beni süzdü. "Beni gayet iyi duydun."

Liam ve Niall bize bakıyordu. Benim sinirlenince ne kadar çirkinleşeceğimi dünden sonra öğrenmişlerdi:

#3 Kavga çıkart (İPTAL EDİLDİ)

Bana sigara içtiğim gün laf atan ve ters bakışlarıyla sinir olduğum o çocuğu dövmüş, birkaç sıyrıkla atlatsam bile cezaya kalmış ve pek tabii kovulmamıştım.

"Aptal düşüncelerini kendine sakla Zayn!" Önümdeki tepsiyi ittirdim.

"Neden aptal düşünceler olsun?" Zayn hâlâ bana tepeden bakmayı sürdürüyordu. "Bana aşktan uzak arzu dolu bakışlarını fark ediyorum. Rüyanda sürekli Edward ve Harold isimlerini sayıklıyorsun ve okulda böyle iki kişi bile yok. Eminim eşcinsel olduğunu saklamak için futbola başlamışsındır ve yine Niall'a yemek ısmarlama bahsine giriyorum ki alttasındır."