Bard ve annesi Bayan May günlerce gözlerini yummadan beklediler. Küçük kardeşi Zack'i de mecburen yanlarına almışlardı. Sonunda doktor durumu izah etmek için yanlarına geldi :
- Bay Thomson'ın durumu ciddi. Gittikçe de kötüleşiyor. Vücudunda derin yanıklar var. Her türlü ihtimale hazır olmalısınız.
Bard bu sözlerle yere yığıldı. Kardeşi henüz küçük olduğu için bir şey anlamıyordu. Bir kaç gün sonra babalarının ölüm haberi geldi. Aile çok üzgün ve bitkindi. Cenaze işlemlerinden sonra Bard ve annesi Bayan May ev arayışına girdiler. Bard yakın bir mahallede küçük kiralık bir ev buldu, hemen annesine haber verip ilanda yazan numarayı aradılar ve evi kiraladılar. Ancak kira parasını kim ödeyecekti ? Annesinin iş bulması gerekiyordu. Beş gün sonra Bayan May bir lokantada garsonluk yapmaya başlamıştı ve Bard'ın da artık okula gitmesi gerekiyordu. Bard bu sıkıntılar üzerine okula gitmeyi hiç istemiyordu fakat gitmek zorunda olduğunun da farkındaydı.
Okulun ilk günü geldi çattı. Bard okula istemeye istemeye de olsa gitmişti. Yeni ortam, yeni arkadaşlar, yeni hocalar. Bunlara alışması kolay olmayacaktı. Sınıfa girdi ve boş bulduğu bir sıraya oturdu. Çevresindeki kişilerin dış görünüşlerinden zengin oldukları belliydi. Çok geçmeden yanına bir çocuk oturdu :
- Merhaba , ben Arthur.
- Ben de Bard ( Üzgün bir ses tonuyla )
- Konuşmak istemiyorsun galiba.
- Yok, bunun seninle bir alakası yok
böylece ders ziline kadar sohbet ettiler. Zil çaldı ve hoca sınıfa girdi :
- Günaydın çocuklar.
dedikten sonra sınıftaki çocuklarla teker teker tanışmaya başladı. Diğer hocalar da aynı şeyleri yapıyorlardı. Bard ilk okul gününü böyle geçirmişti.
Bard eve gelmişti ve sofraya konacak bir tabak yemek bile yoktu. Annesinin maaşı da çok azdı. Ay sonuna kadar böyle bekleyemezlerdi ve annesi avans istemeye karar verdi. Lokanta sahibi onun bu isteğini geri çevirmedi ve Bard işin bu şekilde gitmeyeceğini biliyordu. Bunun üzerine bir işe girmeye karar verdi. Artık sabahları okula akşamları işe gidecekti. Fakat henüz yaşı küçük olduğu için işe kabul edilmesi kolay olmayacaktı. İş bulamamanın üzüntüsüyle eve dönüyordu. Karanlık çökmüştü. Sokakta bir grup serseriyle karşılaştı. Bard'ın bu grupla başı beladaydı ...
