Tutsak

Selam Dostum.

♤♤♤♤♤♤♤♤

Bartu'nun Ağzından

Utançla başını eğdi. Onu daha fazla utandırmamak için ileriye gitmedim. O zaten benim olucaktı. Ve bunun için acele etmeye gerek yoktu. Daha bana karşı ne hissettigini bile bilmiyorum. Ama dokunuşlarımdan kaçmadıgına göre bana yavaş yavaş aşık oluyor. Tamam kendini kandırma Bartu. Kız hep gitmekten bahsediyor. Sevse nereye gider?!

"Heeyyy Bartu ?"Elinde sarelleli ekmekle bana bakan Karmene döndüm.

"Hı? Efendim?"

"Şey bunu sana yaptım. Pek birsey yemedin. "Ağzımı açtım.Onun yedirmesini istiyordum. Bana boş boş baktığını görünce söylenmeye başladım.

"Sen yedir yoksa yemem"Bu halime kıkırdadı ve ekmeği bana doğru uzattı. Kocaman bir ısırık aldım.Sanirim her yerim çikolata oldu.Karmen gülerek eline peçete aldı ve bana yaklaştı. Onu durdurdum. Benim gibi temizlesin istiyordum.

"Hayır olmaz. Dilini kullan."

"O niyeymiş? "

"Peçeteye alerjim var." Sinsice sırıttım.

"Git yıka o zaman Bartu."

"Hayır suya da alerjim var. Bir tek dillere karşı bir şeyim yok." Offlayarak bana yaklaştı. Gerçekten yapacaktı. Gözlerimi kapadım ve anın tadını çıkarmak istedim. Islak bir dudak beklerken peçeteyle sildi. Ahh beni oyuna getirmişti.Gözlerimi açtım ve ona sert sert bakmaya başladım.

"Imm Bartu şey ben.."dedi ve koşmaya başladı. Ben durur muyum hemen atıldım.

"Gel buraya Karmen. Ya da gelme ben geliyorum nasıl olsa bebeğim." Beklemediği bir anda onu belinden yakaladım ve birlikte yere düştük. Hemen onu gıdıklamaya başladım. Bir yandan gülüyor bir yandan da konuşmaya çalışıyordu. Onun bu haline bende gülüyordum tabii.

"Hahaha Bar haha tu lütfen hahahaha du hahah dur."

"Bir şartla beni öp."

"Bu hahahah ol hahaha maz."

"Peki öyleyse ben de durmam."

"Ta hahah mam." Gıdıklamayı bıraktım ve onu yerden kaldırdım.

"Gözlerini kapa."

"O bir kere olur güzelim. Bu sefer beni kandırmazsın." Gözlerini devirdi ve bana doğru yaklaştı. Parmak uçlarında yükseldi ve minik bir öpücük kondurdu dudaklarıma. İnleyerek onu kendime çektim ve daha sert bir şekilde yapıştım dudaklarına. Ayrıldığımda nefes nefese kalmıştı.

"Benim seni öpmem gerekiyordu. Her seferinde beni öpmekten vazgeç."

"Birşeyi anlamadığın galiba küçük hanım. Seni .istediğim .zaman.  öperim. Hatta istesem şu an seni burda..." sözümü sert tokadı kesti yanağım yana doğru hafifçe savruldu. "Bunu yapmaktan vazgeç. Sürekli beni bir mal gibi görmekten her istediğinde beni öpmekten vazgeç. Bana zarar verdiğini görmüyor musun? Ne kadar yıkıldığımı? Tabiki de görmüyorsun. Çünkü tek istediğin beni ahh lanet olsun beni şey işte. Ve ben bundan yoruldum. Yasaklarım kolay değildi. Ama senin umrunda bile değil." Koşarak yukarı çıktı. Bense arkasından bakakaldım Onu kırmıştım.

Karmen'in Ağzından

Koşarak odaya çıktım. Kapıyı kilitlicektim ama anahtar olmadığını farkettim. Kapıyı kapatip yatağa tırmandım. Göz yaşlarım çoktan özgürlüğünü ilan etmişti. Beni sadece vücudum için yanında tutması canımı yakıyordu. Halbuki beni sevdiğini söylemişti. Ama her fırsatta beni yatağa atmaya çalışıyor. Kapı birden açıldı. Kafamı kaldırmadim. Kimin geldiğini biliyorum zaten. Ayak sesleri giderek yaklaştı. Yatağımın yan tarafı çöktü.Bir el usulca saçlarımı okşamaya başladı. Ona karşı çıkmadım. Sessizce ağlamaya devam ettim.

"Karmen ben özür dilerim. Seni sadece becermek istesem bunu şimdiye kadar yapardım. Evet seni istiyorum. Hemde çok fazla. Ama sadece yatakta değil yanımda, hayatımda, evimde... Daha önce birçok kızla beraber olmadım mı saniyorsun. Onlarda sadece ihtiyaç gideriyordum. Evet zevk alıyordum. Ama sevgi yoktu, aşk yoktu. Bunları sende buldum ben. Sadece sen beni bu kadar etkileyebiliyorsun. Sana bakmak bile beni uyarıyor. Sen farklısın. Seni istemem çok normal. Ama üzülme lütfen. Benimsin derken seni bir mal olarak görmüyorum. Sadece seni sahipleniyorum. Başkayla paylaşamam. Lütfen beni de anla. Sana bu kadar aşıkken hormonlarıma söz geçiremiyorum." Aslında haklıydı. Beni istemesi beni sevdiğini gösteriyor. Ona doğru döndüm ve yanağına usulca öpücük kondurdum. Bana gülümseyerek bakerken kapı çaldı.

"Ben kapıya bakıyım gelmek ister misin?"

"Olur." Birlikte aşağı indik kapıyı açtığımızda uzun boylu Bartu gibi yapılı ve yakışıklı biri duruyordu. Bize sırıttı ve

"Selam dostum." dedi.