■Final Part■
Shuu hıçkırıklara boğulan Lumiére in üzerinden kalktı ve kızın saçlarını karıştırdı.
"Korkmanı gerektiren bir şey yapmayacağım Lumiére. " kendisine şaşkınca ve korkan gözlerle bakan kıza baktı. Onu daha fazla korkutmamak için yataktan kalkıp odadaki koltuğa uzandı.
"Yat uyu."
"Bırak gideyim" dedi titreyen sesiyle. Shuu derin bir nefes alıp doğruldu. Alnına düşen saçlarını geriye attı. Mavi gözlerini , kendisine ürkek ceylan misali bakan kıza dikti. Bu kızda onu kendisine çeken bir şey vardı. Uzun zamandır izlediği bu kızın Shuu nun içinde oluşturduğu tuhaf hislerin varlığı Shu yu rahatsız ediyordu. Kızı korumak istiyor olmasının yanında kendisine böyle hissettirdiği için genç kızı incitmekte istiyordu. Ama bir şey , bir şeyler buna engeldi.
Shuu ayağa kalktığında Lumiére korku ile gerildi. Bütün vücudu titriyordu. Tanımadığı bir adam onu alıkoymuştu. Başına nelerin gelebileceğini kestiremeyen Lumiére yutkundu. Shuu kızın burnunun dibine kadar geldiğinde onu kıza çeken şeyin ne olduğunu anlamk istercesine gözlerine baktı.
Lumiére sessiz bir şekilde içindeki korkuyla kendisine anlam veremediği bakışları ile bakan Shuu ya baktı. Ne yapmaya çalışıyor bu adam diye düşündü. Içinde bir garip bir sıcaklık , garip bir ürperti hissetti. Bedeni titredi.
Gözleri nefesimi kesiyor
Yanağına değen soğuk el ile irkildi. Kendisine cevap arayan gözlerle bakan adamın maviliğine daldı. Ona bakan gözlerin altındaki kaybolmuş çocuğu gördü.
Ne yaşadında gözlerin bu kadar buğulu?
Oda gecenin en derin sessizliğine bürünüyordu. Lumiére koltukta uyuyan Shuu ya baktı. Bundan bir kaç saat önce Shuu nun , kulağına fısıldadığı sözler aklına gelince kızardı.
"Kimsin sen kadın? Gözlerin neden başımı döndürüyor? Cevabını bulamadığım sorularla savaştırıyorsun beni. "
Derin bir nefes alıp yataktan kalktı. Olabildiğince sessiz olmaya çalışarak kapıya doğru yürüdü. Kapı kolunu tuttuğunda bir kol beline dolanmış onu kendine çekmişti. Korkudan küçük bir çığlık atan Lumiére beline sarılan kolun sahibine baktı.
"Nereye?"
Mavi gözlü soğuk adamın bedeni kadar soğuk olan sesi ile yutkunup başını öne eğdi. Shuu bir çiçek kadar kırılgan olan bedeni yavaşça ayırdı kendinden. Korktuğu için gözlerine bakamayan genç kızın çenesinden tutup başını kaldırmasını sağladı.
"Nereye diye sordum."
"B-ben.. eve gitmeliyim."
"Ev? Hangi evden bahsediyorsun? Her gün eziyet gördüğün evden mi?"
Lumiére şok olan gözleriyle baktı. O bunları nerden biliyordu? Nasıl bilebilirdi. Onunla daha önce hiç karşılaşmamıştı. Tanımadığı bu adamın bunları nerden biliyor olmasının şaşkınlığı ile sordu.
"Sen.. nerden biliyorsun? "
Shuu hiçbir şey söylemedi. Kızı bırakıp bu sefer yatağa uzandı. Lumiére onun bu umursamaz tavrına sinirlense de sesini çıkarmadı. Uzunca yatakta uzanan ve tavanı izleyen Shuu ya baktı. Kimdi bu adam? Neyin nesiydi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Diabolik Lovers/One Shots
FanfictionÖneri ve istek üzerine olan aklımdaki delice kurguların kısa bölümler ile yazıldığı one shot kitabıdır.