♡Night Is Not Over Yet , Alsatia <Sakamaki Shuu>♡

1.4K 43 21
                                    

Bulutların örttüğü mavilik tamamen kaybolmuş , yerini Tanrı nın öfkesinin gazabının korkusuyla meleklerin göz yaşları ile doldurduğu bulutlara bırakmıştı.

Gökyüzü kaldıramadığı bu öfke ile haykırmıştı. Haykırışı ile siyahla boyanan mavilik aydınlanmış ama kısa süre sonra kendini siyahlığa teslim etmişti.

Tıpkı benim baktıkça uçurum misali derinliğine düştüğüm , özgürlük kanatlarımı kıran esaretin efendisinin gözleri gibiydi.

Shuu acıyla inleyip elimi tuttu. Beni kardeşinin saldırısından korurken yaralanmıştı. Benim zayıflığım yüzünden.

Yarasıyla ilgilenirken gözüm dudaklarına kaydı. Fark ettim de çok hoş ve çekici duruyorlardı. Öpmek istiyordum. Ben bunları düşünürken Shuu nun bakışlarının bende olduğunu fark ettim.

Ahh gittikçe arsızlaşıyorum

Onunla göz göze geldiğimde her zamanki gibiydi bakışları. Duygusuz olduğu kadar duygu dolu. Sert olduğu kadar yumuşak. Ben yavaşça onun dudaklarına yaklaşırken Shuu beni omuzlarımdan tutup hafifçe geriye itti.

" Uslu dur"

"...." tek kelime etmedim. Ona olan hislerim bariz bir şekilde ortadaydı. Ama o hâlâ görmemekte ısrarcıydı.

Artık acıtıyor

"Özür dilerim" dolan gözlerimi saklamak için başımı öne eğip ayağa kalktım. Kapıya doğru yöneldiğimde. Shuu bana arkamdan sarılıp boynuma ufak bir öpücük bıraktı.

"Alsatia. Gitme"

Yapma. Kalırsam canım acıyacak

"  Gitmeni istemiyorum."

Artık dayanamıyorum

Kollarının arasındayken hem mutlu hem mutsuzdum. Beni saran kanatlar bir taraftan iyileştirirken bir taraftan öldürüyordu. Sanki adım adım ruhuma bırakıyordu izini. Onun hâlâ hislerime karşılık vermemesi savaşı kaybeden Krallık gibi hissettiriyordu. Dayanılması güç , savunmasız , kılıcı darbelerle hasar almış , zırhı ağır , kalkanı çürümüş bir tahta , miğferi ise ezilmiş bir savaşçının çaresizliğini yansıtıyordu hissettiklerim.

Onun sevgiye aç , ilgiye muhtaç küçük bir çocuğu vardı içine gömdügü bir yerlerde. Bulup sarmalamak istiyordum. Ama Shuu kaçıyordu. Korkuyordu sanırım bir şeylerden. Belki bağlanmaktan , belki can yakmaktan , belki de en çok kaybetmekten. Korkusu gözlerinde gün meydanına ortaya çıksada o öfkesi ve acıları ile örtüyordu her şeyi.

Gözleri kapalıydı. Uykuya dalmıştı tamamen. Sahi vampirler uyur muydu ki? Neden uykuya ihtiyaç duyuyorlardı ki? Sanırım bir şeylerden kaçmak için. Kurtulmak için. Peki onlar rüya görüyorlar mıydı?  Vampirler de ağlıyor muydu? Onlar da seviyor muydu? Bizler gibi hisleri var mıydı?

Bu sorular sürekli zihnimde dönüp duruyordu.. Bitmek bilmiyor  ve bir ses sürekli tekrarlıyordu. Ben bunları düşünürken bir ses beni düşüncelerimden ayırdı.

" Ne düşünüyorsun?"

"Ah uyanmışsın.."

" Ne düşündüğünü sordum"

"Şey sadece.. Merak ettim de acaba vampirler rüya  görüyor mu?" Önce anlam veremeyen bakışlarını sabitledi gözüme. Sonra ise yavaşça doğruldu.

Diabolik Lovers/One ShotsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin