Korkmuş ve dehşete düşmüş gözlerle izliyordu o ikisini. Kızıl saçlı bir erkek kızın birinin boğazına dişlerini geçirmiş kanını içiyordu. Louisiana şaşkınlıkla izlerken yardım çağırmak için saklandığı ağaçlıkların arasından sessizce uzaklaşırken bastığı dal parçası ile yutkundu. Kulağında yankılanan korkunç sesle bedeni kaskatı kesildi.
"Sen oradaki!"
Ona yaklaşan adımlardan kaçmak için koşmaya başlamıştı ama avcının pençeleri onu kolundan kavrayıp kendine çekmişti.
"Lütfen bana zarar verme!"
"Seninle biraz eğleneceğiz küçük fare!"
♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢
Beni bu lanet odaya kapatalı 4 hafta olmuştu. Artık hiçbir şey düşünemiyordum. Nasıl bir cehenneme düştüm diye sorguluyordum kendimi. Bir tarafım bir an önce öldürse de bu cehennem bitsin derken bir yanım ölümden korkuyordu.
Karanlık olan oda kapının açılması ile aydınlandı. Ayato omuzunda bir ceset ile içeri girip cesedi diğerlerinin üzerine attı.
" Ahh ne güzel eğlenmiştim. Yazık oldu. Bana karşı koymasaydı ölmeyecekti. "
Tiksinti ile baktım sadece. Bana bakıp gülümsedi. Yanıma gelip elini yanağıma koydu.
" Çoook güzel inliyordu. Ama bana zarar vermeye kalktı bende onu öldürdüm." odanın içinde o korkunç kahkası yayılmaya başladı. Korkudan akmaya başlayan göz yaşlarım onu daha da tatmin etmişti. Beni zincirlerden çıkarıp diğer odaya götürdü. Yavaşça yatağa yatırdı. Ona anlam veremiyordum. Bazen davranışları oldukça kibarken bazense canavarlaşıyordu.
" Uslu kız ol"
Sadece ağlıyordum. O ise sırıtıp dudaklarımı yaladı. Sonra ise çıkıp gitti. Korkudan tuttuğum nefesimi tek bir solukla attım ciğerlerimden. Ne yapacağımı bu lanet binadan nasıl çıkacağımı bilmiyordum. Tanrıya sürekli yalvarsam da bir yardım eli görmüyordum.
Tanrı beni unutmuştu ve ben gittikçe dibe batıyorum.
Ayato saatlerce ortalıkta yoktu. Onun yokluğunu fırsat bilip kirlenmiş olan bedenimi temizlemek için o karanlık ve bir o kadarda ürpertici olan banyoya girdim. Saatlerce suyun altında kaldım. Zihnimdeki bulanıklığı suyla birlikte attım üzerimden. Daha sakin düşünebiliyordum. Eğer onun her istediğini yaparsam buradan çıkabilirdim.
♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢
Saatler peşin sıra birbirini kovalarken ıslak olan bedenimi yatağa bıraktım. Üzerime ne yazık ki onun kıyafetlerini giymek zorunda kaldım. Dizlerimi kendime çekip planlar yapıyordum.
Plan plan plan! Ayato nun ortalıkta olmamasını fırsat bilerek önce kapıyı kontrol ettim. Her zamanki gibi kilitliydi. Daha sonra pencereden aşağı baktım. Fazla yüksek değildi. Ama şu an ki yorgun bedenimle atlamaya kalksam bir yerlerimi incitebilirdim. Akla gelen en basit yöntem ile çarşafları birbirine bağlayıp camdan aşağı sallandırdım. Tanrıya dua ederek çarşaftan tutunarak aşağı indim. Ayaklarım yere değdiğin de gülümsedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Diabolik Lovers/One Shots
FanfictionÖneri ve istek üzerine olan aklımdaki delice kurguların kısa bölümler ile yazıldığı one shot kitabıdır.