Bölüm 4

5 0 0
                                    

4 Kasım 2010
Tobias kimya sınıfında oturuyor, 10 dakika sonra işleyecekleri konuyu tekrar ediyordu. Tobias'ın yüz güzelliğine kapılan kızlar ise bir kaç aıra uzağında onu izliyordu. Helena ise resim sınıfındaydı. 2. haftadan sonra kimya, matematik ve fizik dersinden ayrılmıştı. Resim, dans ve tiyatro sınıfına geçmişti. Sanata sayılardan daha fazla saygı duyuyordu. Tobias ike beraber aynı dersleri görmek istesede yapamıyordu. Tobias ise daha fazla zorlamamın gereksiz olduğunu söylemiş ve bu derslerden ayrılması konusunda düşüncelerini dile getirmişti ya da emretmişti.
Helena sınıfta sıkılmış, Tobias'ın yanına gitme kararı almıştı. Sınıfa girdiğinde Tobias'a bakan tüm kızları öldürme isteği ile yanıp tutuşmaya başladı. Tobias'ın yanındaki sıraya oturduğunda Tobias ona dönmüştü. Tobias kendisine gülümseyen Helena'ya aynı şekilde karşılık verdi ve defterine geri döndü bakışları. Tobias'ın gözleri kendi gözünden kaçtığı an Helena "Tobias. Tobias. Tobias. Bana bak." diye mırıldanmaya başladı. Tobias bu sefer bıkkınlıkla Helena'ya baktı. "Ne var yine?" dedi. Helena Tobias'a karşılık verecekken bir kız sesi duydu. "Kalk sıramdan." Helena Tobias'a şaşkınlık ile baktı. "Hani tek başına oturuyordun. Bu kız kim?" Tobias ayağa kalkmış ve kendisine hesap soran Helena'nın parmaklarının üstünde gezen parmakları ile sakinleştirmeye çalışırken. "Ne yapabilirim? Yanıma oturma Helena kızıyor mu deseydim?" Helena sadece "Evet. -Birden daha yüksek bir ses ile- Sevgilim kızıyor deseydin. Evet, evet böyle demeliydin. " Helena aklına gelen bu fikri kesinlikle onaylamıştı ama Tobias sadece Helena'nın yüzüne bıkkın bir şekilde bakmıştı. Zil çaldığını duyan Helena bir stak yapıp Tobias'ın pürüzsüz yanağına küçük bir buse bırakmış ve kapıya doğru yürümüştü. Tobias'ın deftere tekrar gömüldüğünü gördüğü an sınıftaki kızların duyabileceği yakınlıkta "O benim." diye fısıldadı.
Tobias'ın yan sırasında oturan Lisa ders başlamadan önce Tobias'a seslendi. Tobias zorunlu bir kibarlık ile "Efendim." dedi. Lisa, Tobias'ın sahte kibarlığından güç almış ve "Helena. O kız ile aranda ne var." diyebilmişti. Derin bir nefes almıştı ardından. Konuşmasına devam etti. "Senden hoşlanıyorum. Diğer kızlar gibi olduğumu düşünebilirsin ama ben gerçekten senin kişiliğinden öğretmenlere ve diğer herkese olan kibarlığından etkilendim. Eğer o kız ile aranda bir şey varsa boşu boşuna kendimi ümitlendirmek istemiyorum." Tobias yanındaki kıza yüzünü buruşturdu önüne döndü. "Helena -küçük bir kıkırtı- bana bunları dediğini duyarsa seni öldürür.-Aniden ciddileşmiş- Gerçekten." Lisa Tobias'ın bu aşağılayıcı sözü karşısında hırs yapmıştı. Küçücük bir kız mı onu öldürecekmiş? Ağzından bir hah çıktı.
Tobias kapının önünde bekliyen Helena'nın yanına varmıştı. Tobias'ı fark eden Helena onunla beraber yürürken Tobias onu yanına çekmiş kolunu omzuna atmıştı. Helena, Tobias'a gülümsemiş ve yürümeye devam etmişlerdi. Helena, Tobias'a "Günün nasıl geçti?" Tobias omzunu silkerek karşılık verdi. Karşıdan gelen Lisa'yı gören Tobias bıkkınlık ile ofladı. Başına bela almış gibiydi ya da tam tersi kız bir belaya adım adım yürüyordu. Lisa, Tobias'ın diğer yanına geçmiş Helena'yı umursamadan sohbet etmeye çalışıyordu. "Dersten önce söylediklerini düşündüm. Bence bana bir şans vermelisin." Helena bu sözler ile ilk Tobias ardından Lisa'ya bakmıştı. İlk başta sormama kararı aldı ama Tobias'a sorsa asla cevap vermezdi. Merak etmek yerine direkt sormak daha uygun geldi gözüne. "Ne şansı?" dedi. Ama keşke sormasaydı. "Tobias'a çıkma teklifi ettim. -Burada kızın ağzından minik bir kıkırtı kaçtı.- ama kabul etmedi - Yüzü düşsede ardından zafer kazanmışçasına.- ben senden daha zeki ve güzelim. Bence bana şans verebilir hatta aşık bile olabilir." Tobias kızın bu sözlerine güldü. Kız kime çattığının farkında değildi o zamanlar. Tobias içten bir kahkaha atarken, Helena tam tersi avına saldıran bir yılanın yüzüne sahipti. Aşırı yırtıcı. "Sen bırak Tobias'ın sevgilisi olmayı bu günden sonra yaşadığın her güne dua et. Çünkü artık sen bir ölüsün." Helena'nın sözlerini dinlemiyen Lisa Tobias'a baktı. "Seninle konuşmuyorum küçük kız." dedi ardından. Tobias ise sadece Lisa'ya "Kendini Helena ile asla bir tutma. - Kafası bu sefer Helena'ya dönmüştü. Kibarca gülümsedi. Lisa kendisine kibarca davrandı sanmıştı derste ama şu an o kibarlığın sahte olduğunu anladı.- Kimse sen olamaz El. Kimse senin yerini tutamaz." Tobias Helena'nın sakinleştiğini var sayarak elinden tuttu ve yetimhanelerine doğru çekiştirmeye başladı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 25, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

AthanasiaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin