B.3

18 2 0
                                    

Toparlanmamız çok zaman aldı.
Toparlandıktan sonra kapıyı hâla cesete bakan arkadaşlarımın dikkatini dağıtmak için kapattım.
Kimse ses çıkarmıyordu.
Boğazımı temizledim.
Sıla'da toparlandığını belirtircesine öksürdü.
Nur ise boş boş bakınıyordu.
Korkmuş olmalıydı.
"Okul oldukca karanlık," diyerek sessizliği bozdum.
"Anahtarlığımda ufak pilli bir fener var,ama montumda. Montumda sınıfta. Çıkabilecek miyiz?" Diyerek bakışlarımı Sıla ve Nur'a yönelttim.
Sıla başını onaylar şekilde salladı.
***
Üst kata çıktık. Sınıf kapısı kapalıydı.
Elimle hafifce iterek açtım.
Sıralar,defterler,çantalar..
Herşey darmadağındı.
Harp çıkmış gibiydi adeta.
Montlar yerdeydi ve bazıları savrulmuştu.
Neler oluyordu bu siktiğimin okulunda?
***
Sıla montumu yerden kaldırdı.
"Sanırım buldum,"
Cebimi karıştırdı.
Anahtarlarımın şıkırtısıyla beraber tutup çıkardı anahtarlığımı.
Küçük fenerin düğmesine bastı ve önümüzü aydınlatacak kadar küçük bir ışığın yayılmasına izin verdi.
"Güzel. Hala pili var,haydi gidelim."
İlerlerken ışığı kapının kenarına tuttuğumuzda bir beden gördük.
Geriye sıçradım,arkadaşlarıma baktım.
Onlarda bana bakıyordu.
"H..hey.. Sen.. İyi misin?.."
Tedirgince bedene yaklaştım.
Dürtükledim,fakat tepki yoktu.
Sıla'ya baktım.
Ani bir hareketle omzundan kendime çevirmemle bedenin yere düşmesi bir oldu.
"Aman Allah'ım!!"
***
Böyle bir durum nasıl ifade edilir bilmiyorum.
Gözleri oyulmuş bir cesetti.
Uzunca ölü bedene baktım.
Arkadaşlarım köşeye pısmış,öylece bakıyorlardı.
"Pekala!!"
Dedi Sıla,
"Bu sefer zaman kaybetmeyeceğiz,çıkalım şuradan!"
Bizi tuttu ve sınıfın dışına çekti.
Nur,"Girerken o bedenin orada olmadığına yemin edebilirim."dedi.
Bu iyice tırsmama sebebiyet vermişti.
"İzleniyormuyuz?.." dedim çaresizce Sıla'ya.
Sıla ağlayacak gibi duruyordu. Korkmuştuk,normaldi.
Ama şimdi korkup pısmanın sırası değildi.
Şu an ne ile cebelleştiğimizi bilmiyorduk.
Sıradaki bizmiydik,belkide en büyük bilmediğimiz soru buydu.
***
Kafamızı toparlamak için çömeldiğimiz sıranın kenarında fısıldaşarak konuşuyorduk;
-"Belki de.. biz kazan dairesinde sızdığımız sırada.. ne bileyim olaylar bu esnada yaşanmıştır.."
+"Haklısın. Belki de onlarda bizim gibi olayın şokunu atlatamadan katil kimse halletti işlerini. Dikkatli olmalıyız."
Nur sessizce,
"Sınıfları tek tek dolaşıp öldüren psikopat neden kazan dairesine bakmasın?"
Mantıklıydı,
-"Ne bileyim kızım. Tahmin yürütüyoruz,bu olanlar akıl alır gibi değil."
Dediğim sırada sıranın düşme sesi geldi.
Sıla refleksî olarak çığlık atacağı sırada ağızını tuttum.
"Tanrım.. bize yardım et."
Adım sesleri yaklaşıyordu.
Ağlamaya başlamıştım. Ölüm ve dehşet korkusu karıncalandırmıştı bedenimi. Bir yandan ise hıçkırarak ağlayan Sıla'nın ağızını kapatıyordum.
Kapattığımız kapı yavaş yavaş aralandı.
Upuzun bir gölge geçti sıraların arasından.
Gözlerimi kapatmıştım korkudan.
Birden adım sesleri koşar gibi hızla çıktı sınıftan ve uzaklaştı.
***

ADIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin