Bölüm 2 : Değişim

62 3 0
                                    

Tuna, defterin kılıf içinde olduğunu farketti ve dikkatle çıkarttı, sanki ona dokunan kişi lanetli biri haline geliyormuşcasına korkuyordu, elinde tuttuğu defteri dikkatle inceledi. İçi bomboştu. Defter ilgi çekici ve şaşırtıcıydı. Şekli sıradan bi defterin şekline göre çok daha farklıydı, evet ortada bi' dikdörtgen vardı fakat bu dikdörtgenin uçları üçgen prizmayı andırıyordu. Sayfaları da bu şekildeydi. Defter ateş gibiydi, etkileyici ve izlenilesi... Tuna bütün sayfalarını teker teker inceledi. Sonuç olarak bir kalem izine dahi rastlamadı fakat koparılmış sayfalar olduğunu farketti. İçinde çok önemli bilgiler olduğunu düşünmüştü oysa ki. Yoksa neden böyle bi' yere saklandı ki? Defteri çıkarttığı çantayı iyice kontrol etti, gizli göz, ufak bi kağıt parçası, not ya da herhangi bi' şey... Boştu. Çantanın içinde sadece bu defter vardı.

Soru 1 : Defter neden buradaydı? Neden gizlenmişti?

Soru 2 : Neden çantanın içindeydi? Direkt, öylece neden bırakılmadı?

Soru 3 : Ne zamandan beri buradaydı? Birileri onu alacak mıydı?

Kafa karıştıran sorular teker teker sıralanıyodu. Anlamsız cevapları da cabası. Tuna şu an için bu sorulara fazla önem vermeyip defteri çantanın içine geri koydu ve çantayı sırtladı. Saat akşam üzeri 6 olmak üzereydi, görünüşe göre arkadaşları gelemeyecekti. Erkan ne durumdaydı? Emin haber vermemişti. Şu an için aklına kötü bi' şey getirmek istemedi. Evin yolunu tuttu. Birazcık karnı acıkmış ve biraz da yorgun düşmüş sıradan bi' gençti Tuna.

Defterin ona neler yaptıracağından habersiz bir genç...

Sonunda eve vardı, saat akşam üstü yedi civarıydı. Akşam yemeği hazır olmak üzereydi. Öncelikle odasına çıktı ve çantayı annesi görmeden sakladı. Eğer görürse "Nerden aldın?" , "Kimden aldın?" , "Niye aldın?" , "İçinde ne var?" tarzı sorulardan kaçması mümkün olmayacaktı. Sakladığı yer yatağının altı olmasına rağmen en azından annesi odaya öylesine de girse göremez diye düşündü. Annesi Tuna'nın odasını her gün ziyaret ederdi. Toplar, karıştırır, eşyaların yerlerini değiştirir ve bunları yaparken "Bu odanın hali ne böyle?!" diye de söylenirdi.

Annesi masayı hazırlamış Tunayı bekliyodu. Bir iki seslenişten sonra Tuna odasından çıkıp masaya oturdu, bu sırada iyi bi' duş yapıp o harabe yerin kasvetli kokusunu üzerinden atmıştı. Tuna'nın ailesiyle arası pek iyi değildi, sebebi ailesine karşı dürüst davranmamasıydı. Sürekli yalanlar söyleyip sorularından kaçıyordu. "En iyisi bu, onların sıkıcı sorularıyla uğraşmak istemiyorum." diyordu kendi kendisine. Haklı da sayılırdı. Çok soru sorup fazlasıyla can sıkıyorlardı. Akşam yemeğini bi' şekilde halletti. "Günün nasıldı?" , "Ne yaptınız?" sorularından sıyrılıp odasına attı kendisini.

Tabii ki ilk yaptığı şey çantayı yatağın altından çıkarıp defteri içinden almak oldu. Gece boyunca incelemeli ve bu defterin ne halta yaradığını, ne için kullanıldığını bulmalıydı. "Belki bir tarihi eserdir?" diye düşündü kendi kendine. Üzerinde hiç bi' şey yazmıyordu. Kapalı gri tonlarında cildi, kapalı kahverengi tonlarında sayfaları vardı. Sayfaların renkleri aynı, tonları farklıydı. Çok dikkatli bakılmadığı sürece farkedilmiyordu. Saat akşam 9 olmuştu. Tuna defteri incelemeyi bırakmıştı. Saatlerce uğraş sonucu hiç bir şey bulamamak canını sıkmıştı. Defteri masada açık bi' halde bırakmıştı. İçinde hiç kalem darbesi yoktu fakat bişiler biliyor ve anlatmak istiyordu sanki. İnsan içine çekiliyor ne kadar uzaklaşmak isterse istesin daha çok yakınlaşıyordu. Aslında sebebi basitti. Gizemli bi' defter olması. Tuğlaların arasından bi' çanta çıkıyor çantanın içinde ise sadece bir defter... Tuna kendi kendine sorular sorup cevap arıyodu. Bulunması zor cevaplar... Saat 10a geliyordu ve uykuya dalmak üzereydi ki Emin aradı. Erkan'ın durumunu haber vermek için aradığını söyledi. Evet biraz geç kalmıştı ama belli ki çok meşguldü, aklına Tunayı aramak gelmemişti. Emin bir adres verdi, Tuna o semti fazla bilmiyordu. Masaya oturdu verilen adresi not aldı. Orda Mehmet Gencel adında biri olduğunu Mehmet'in ona yolu göstereceğini söyleyip kapattı. Tuna ismi ve adresi not almıştı.

Deftere not almıştı ve farkında değildi. Tuna hayatını değiştirecek bi' hata yapmıştı.

Defterde yazıların belirdiğini gördü. Şaşırmış, korkmuş, dehşete düşmüştü. Bu da nerden çıkmıştı? Kendi kafasına göre yazılar, kelimeler, çizimler..! Defter kafayı yemişti ve kendi üzerine yazılar yazıyor çizimler yapıyordu! Bu delilikti! Bi' arkadaşına anlatsa bırak inanmayı tam tersine dalga geçerdi. Hemen defteri kapattı ve çantaya koydu. Çantayı çöpe atmayı düşündü ama hayır, yapmıycaktı. Bu lanet defterin ne olduğunu öğrenmeliydi! Ne işe yarıyordu?! Ne zamandan kalmaydı? Neden saklanmıştı?! Daha önce kim kullanmıştı?

DefterHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin