UÇURTMA

TELEFON

Lanet olasıca alarm! Anlaşılan Ezgi yine alarm sesimi çığlık sesi yapmış. Fanteziye bak!
Küfürler savurarak yataktan kalktım. Yine sıkıcı bir okul günü. Sekizinci sınıfta olduğum ve zeki olduğum için pek zorlandığımı söyleyemem ama bilirsiniz ister birinci sınıfta ol, ister onuncu sınıfta, okul her zaman sıkıcıdır.

Okul kıyafetlerimi giyip saçımı hızlıca tarayıp aşağı indim. Ah bi saniye çantamı unuttum!  Neyse ki dün akşam hazırlamıştım. Şimdi şu kazanı biraz kaynatmaya gidelim! 

"Günaydın babaanne "

"Günaydın yavrum.  Kahvaltın hazır, geç otur bakalım. "

"Ee anlat bakalım Asiye Sultan ne dedikodular var? "

"Kızım Kaan'ın durumuna o kadar üzüldüm ki dedikodu modunda bile değilim. Bilirsin ben onu torunum gibi severim.

"Bilmez olur muyum hiç. Nesi var ki tam olarak anlatsana bi"

"Kaan hep kuru şeyler yerdi hatırlarsan. İşte kuzumun bağırsakları kurumuş düğüm olmuş. Dün Can aradı.

Sakin ol Deniz. Hayır şimdi ağlamamalıyım. Şu an olmaz. Ben kimsenin önünde ağlamam.

"Ee  ne dedi Can? "

"Kaan'ın hastalığı... Kansere dönmüş. Bağırsak kanseri.

"Ha ha hayır bu ol olamaz! Neyse geç kaldım ben gitmem gerek hoşçakal.

Çantamı aldığım gibi kendimi evden dışarı attım.

Karşıdan gülerek gelen Mine'nin beni görünce birden yüzü düştü. Koşarak boynuna sarıldım ve hıçkırarak ağlamaya başladım. Ben Deniz Güneş. İlk defa birinin yanında ağlıyordum. Son zamanlarda olanları idrak etmem biraz zor gibi görünüyor.

"Deniz noldu niye ağlıyosun kızım anlatsana"

"Kaan... Kanser olmuş. "

"Nee?! Bak Deniz yine o saçma sapan şakalarından birini yapıyosan fena bozuşuruz haberin olsun. Ama sen Kaan konusunda şaka yapmazsın ki. Peki tamam kendine gel konuşuruz.

6 SAAT SONRA

Lanet olasıca zil sonunda çaldı.  Zaten kafama hiçbir şey girmedi. Neyse bir an önce eve gideyim de. Ah sırtım!

"Böööğ"

"Mine mal mısın sırtımı kırdın gerizekalı!"

"Sadece biraz gülmeni istemiştim. "

"Her neyse tamam ben şu ödevleri halledeyim canım sıkılırsa çağırırım seni dışarı çıkarız. "

"Tamam görüşürüz inek. "

"Kes be"

Hayır inek falan değilim sadece kafam dağılsın diye ders çalışıyorum o kadar. Tabi şu anda kafamı dağıtacak halim bile yok da neyse. İngilizce zaten uzmanlık alanım iki dakika bile sürmez o ödevler. Ondan sonra da Kaan'a faceden mesaj atarım tamamdır. 

❎       ❎        ❎        ❎        ❎          ❎          ❎

Evet neydi hım Kaan Sert. Mesajlardan direkt profilene girsem daha mantıklı. Bir saniye...  Facebook kullanıcısı mı?  Hayır olamaz telefon numarası da yok ki bende.

"Deniiizzz! "

"Efendim babaanne"

"Kızım gel Kaan telefonda seni istiyor"

"Hangi Kaan? "

"Deniz gerizekalı mısın gel şuraya! "

Kaan!  Benim Kaan! İşte şimdi sıçtın Deniz.