8. Bölüm

148 22 2
                                    

Bölüm şarkısı : https://www.youtube.com/watch?v=450p7goxZqg

"Bunu yapmasan olmaz mı?'' söylediğimde kıkırdadı.

''Söz sözdür Luhan.''

''H-hayır.İstemyiorum.!'' söylediğimde güldü ve suratıma yaklaştı.Kokusunu derin derin içime çekerken suratımı inceledi dikkatlice.

''Benim gibi bir yalancıya aşık olamazsın.'' dedi.Hayır dedim içimden.Bunu yapmak istemiyorum Jongin.Senin yerine geçersem sen öleceksin...İstemiyorum.

''Yapma...lütfen..''

''Bedenin çürüyor Luhan...Saçmalama.Senin düzenli bir hayatın var.Benim senden başka düzenim yoktu.O da yıkıldı.Artık yaşamamın pek bir anlamı yok.''

''Jongin...'' sesim kısıldığında gözümden taşan damlayla suratından ayrılmadım.O kadar dokunmak istiyordum ki ona.Sıkı sıkı sarmak istiyordum.Neden yapamıyorduk ki?Yaşamak istemiyordum.Sadece ona biraz dounmak istiyordum.

''Seninle yapmak istediğim son birşey var.''

***

''Bu mu yani?.'' etrafı çiçeklerle dolu bahçeye girdiğimizde gülümsedim. ''Evet.Bu.'' çürümüş elimi ve kolumu arkama sakladım ve yürümeye devam ettim. ''Bütün gün burada ve seninle olmak istiyorum.''

''Ne?Bütün gün mü?AH!Bu sıkıcı!'' mızmızlandığında çiçeklerin arasına oturdum. Yanıma oturdu ve derin bir iç çekti.

Onu çiçeklerin arasında görmek o kadar güzeldi ki...

Sanki hiç beni öldürmemiş gibi..

Güneşe bakıp gözlerini kıstı.Sonraysa bana baktı ve gülümsedi belirsizce. ''Sana keşke gerçek olsaydın dediğimde yalan söylememiştim.''

''Biliyorum.''

''Sana hiçbir zaman seni sevmedim dediğimde yalan söylememiştim.'' garip şekilde baktım.

''Doğruydu.Sana karşı hissettiğim şey sevgi değil aşktı.''

''B-biliyorum.''

''Sana uyuyorsun dediğimde yalan değildi.''

''Biliyorum.''

''Gözyaşlarımı artık kimsenin silemediğini söylediğimde bu yalan değildi..''

''Biliyorum....''

''Kendimi öldürdüğümü söylediğimde bu bir yalan değildi...ve gözlerine doyamadığımı söylediğimde yalan değildi.''

Birşey söyleyemedim.Gözünden bir damla taştığında onunla beraber ağlıyordum.Gözyaşları suratında gezinirken gözlerime baktı.

---

Çiçeklerle bürünmüş koyda yürümeye devam ederken yine mırıldanıyordu şarkı sözlerini.Melodiyi tutturduğunda bende eşlik etmeye başlamıştım.İkimizin sesi birbirine karışırken sesim kısıldı birden.Bedenimi kontrol edemediğimde birden bire yere düştüm.Vücudum ani şekilde kasılmaya başladığında Jongin panikle etrafımda dolanıyordu.Kolumdaki çürüklerin acısı boynuma ilerlerken bana dehşete düşmüş gözlerle bakıyordu.Dokunmaya çalıştı birkaç kere.Gözyaşları suratıma düşüp yere çektiğinde gözyaşlarımı serbest bıraktım.

-How many times do I have to tell you...(Sana kaç kez söylemem gerekiyor)..-

Hıçkırıkları yavaşladığında gözünden bir damla daha düştü.Acıyla kıvranırken kısık sesimle devam ettirdim.

-Even when you’re crying you’re beautiful too..(Ağlarken bile çok güzel oluyorsun)-

-The world is beating you down, I’m around through every mood.(Dünya seni düşürmeye çalışıyor, ben ise türlü halimde yanındayım)-

söylediğinde güldüm.Gözyaşlarım suratımı okşarken boynumdan yükselen acıyla inledim ve devam ettim.

-You’re my downfall, you’re my muse..(Sen benim batışımsın, sen benim ilham perimsin)-

-My worst distraction, my rhythm and blues.(En kötü eğlencem, kendi ritmim ve blues müziğim)- hıçkırıkları arasında söylediğinde yurkundum suratıma yaklaştığında dokunamasamda kafasını ellerim arasına alır gibi yaptım.

-I can’t stop singing, it’s ringing, in my head for you

(Şarkı söylememi durdaramıyorum, şarkılar kafamın içinde senin için çalıyor)...-

Mırıldandım...

Sanki gerçekmiş gibi...

LIARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin