BÖLÜM 4

119 10 5
                                    

Kb canlarım çok geç geldi bölüm e malum sınavlar da başladığı için böyle oldu.

Yavuzdan;

Bahar elinde bir kaç mektupla yanıma geldi. Ve mektupları bana uzattı. Gözlerinde hâlâ bi hüzün ve bi acı vardı . Sürekli ağlamaktan yorulmuştu gözleri. Ama pes etmiyordu hiç. Mektupları aldım ve yazıdan tanıdım. Bu mektupları feyzullah yazmıştı. Üzerinde yavuz komutana yazanı buldum ve açtım.
İçinde şöyle yazıyordu ;

Eee komutanım herşeyin bir sonu vardır elbet. Ben biliyorum ki bir gün illa ki şehit olucam. Benden hatıra kalsın istedim size. Eğer olurda bana bişey olursa ablam , su ve abilerim size emanet komutanım. Arkamdan ağlamalarına izin vermeyin olur mu? Ben her zaman halimden memnun olacağım . Belki biraz boncugumu , timi ve ablamı özlerim ama yine de mutlu olurum. Biliyorum şu an orda olsaydım Boncuğum dediğim için kafama bi tane yapıştırırdınız. Belki azıcık da kızardınız. Biliyorum kırıldıkça keser camlar... Ben 'de sizi kırdıysam, kesen camlar canınızı yaktıysa özür dilerim komutanım . Allaha emanet olun.

Okurken gözlerimden yaşlar süzülüyordu. Bahar ise hâlâ feyzullahin kol saatine bakıyor , diğer yandan da tişörtünde kalan kokusunu içine çekiyordu. Tişörtün üzerindeki kanları yıkamamıştı. Farkındaydım özlüyordu onu. Benim suyu özlediğim gibi o da kardeşini özlüyordu . Ağlayarak, elimde mektuplarla  evden çıktım. Arabaya bindiğim gibi  mezarlığa gittim. Kardeşimin mezarının başına oturdum. Konuştum onunla;

Su, abicim çok özledim ben seni ama. Bak bu mektubu feyzullah sana yazmış. Her zamanki klasik çaylak işte. Çok zor be su. Çok zor abicim... Bak bu mektubu da sana yazmış. Açmadım tabi. Sana okumak için evde açmadım. Şimdi sana bu mektubu okursam biliyorum ki üzüleceksin. Ama yine de okuyacağım ki çaylak da üzülmesin.

Boncuğuma;

Boncuğum, ben sana ne kadar çok aşık olduğumu daha önce söylemiş miydim yaa. Deniz gibi gözleri olan bi kadına aşık olduğum için çok şanslıyım ben. Ben şehit olacağım bir gün biliyorsun dimi? Su ben seni herşeyden çok seviyorum. Sen bana en guzel hediye gibisin. Aşık olduğum kadınım... sana öyle bir aşk yaşıyorum ki ben. Eğer şehit olduktan sonra bu mektubu bulursan okurken ağlama olur mu? Sen ağlarsan ben rahat uyuyamam. Bu adam sana aşık bi şekilde ölecek Boncuğum....

Keşke şimdi ikinizde yaşıyo olsaydınız be kardeşim. Su abicim feyzullah orda sana emanet , iyi sahip çık bi çılgınlık yapmasın. Sizi çok seviyorum.

Ardından feyzullahin mezarına geçtim ve şöyle söyledim;

Çaylak kardeşim... Su orda sana emanet , iyi bak kardeşime geldiğimde onu üzdüğünü duyarsam seni döverim bak. Ablanın aglamasina da aldırma .  Daha alışamadı o yüzden ağlıyo.  Üzmeyin birbirinizi kardeşim.

Sonra mezarlıktan çıktım ve tabura gittim. Timdekiler tek tek mektupları verdim. Okurken hepsi ağladılar . Keşanlı ise mezara gitti ve orada ağladı.



Yazardan;

O sırada feyzullah ile su dağ evinde bir odadalardı. Suyun ağzı kapalı  ve elleri de bağlıydı. Feyzullahın başında uyanması için göz yaşı döküyordu. O sırada feyzullah gözlerini açtı ve suya baktı. Su ise hemen feyzullaha yaklaşmaya çalıştı. Sarılmak istiyordu ama elleri bağlıydı. Feyzullah elini sırtına götürdü ve küçük bir inleme sesi duyuldu odada. Belli ki canı yaniyordu. Su yavaşça yaklaştı ve elini uzattı. Feyzullah da zorlukla suyun elini çözdü ve su hemen ağzını açtı. Elini tuttu feyzullahin . Canının yanıp yanmadığını sordu. Feyzullah ise yok bişeyim anlamında başını salladı. İçeri abdullah ağa girdi ve feyzullaha küçük bir iğne yaptı zorla ve feyzullah bayıldı. Suyu da bayılttı. O sırada polis sirenleri çalmaya başlamıştı. Yani abdullah ağa onları ordan kaçırıyordu.

Keyifli okumalar...

Sen benim ilkimdin! ( Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin