Bölüm Şarkısı : Dove Cameron - Breakfast
Merhaba , bölümleri daha önceden yazdığım için seri halinde yayımlayabilirim ama belli bir kesime ulaştığım zaman yayımlayacağım .
Keyifli okumalar .
Pazar günü , saat 8 de görüşürüz :')
₪
Tenime değen hafif esinti bir anlığına kesilip geri gelmişti , kapalı gözümün kapağının üstünden Turuncu bir ışık hissedince hızla gözümü açtım ama ışık o kadar yoğundu ki geri kapamak zorunda kalmıştım . Gözümü kırpıştırarak açtığımda ormandaydık ama her yer gri bir perde çekili gibiydi Lura ve diğerleri donmuş gibi duruyorlardı . Sadece Arkas karşımda normaldi .
" Şimdi görüceklerinden, duyucaklarından korkma " dedi sakin şekilde , tek kaşım istemsizce kalkmıştı .
Etrafımızda güçlü bir rüzgar esmeye başlamıştı ama sanki bu rüzgarı görebiliyordum . Etrafımızda oluşan hortumlara benziyordu ve bunlar küçüktü . Hortumların dağılmasına yakın içlerinden ışık doğuyor gibi olmasıyla içinden cüseli bedenler ortaya çıkmıştı . Bir adım gerilesem de yüzümü ifadesiz tuttum .
Karşımda beliren bedenlerin yüzlerinde tuhaf maskeler var gibiydi tam olarak seçemiyordum çünkü ışık bedenlerinin arkasından vuruyordu , yüzleri karanlıktı .
" Kurt geleneğe uydu "dedi aralarından biri .
" Gerçek yarım kişi " dedi diğeri
" Ama kızın etrafı zor , çok zor hemde . Kız büyük bir avcı soyundan geliyor . Ama tam avcı değiller . Kız güçlü hemde çok ama bilmiyor kullanmasını." dedi bir diğeri . Ne olduğunu anlamadan kafam ses gelen yere dönüp duruyordu , zaman geçtikçe içimdeki korku yerine siniri bırakmaya başliyordu .
" Birleşme için tam 8 ayınız var , hasat olması gerek soy için " dedi , Hasat ?
" Barış olucak bereket gelecek "
" Olmazsa felaket olacak, biz ruhlar bunun için yemin ederiz " dedi , tam olarak neyin içinde olduğumu anlıyamıyordum ama tek bildiğim bu beş şey kurtların büyük ruhlarıydı da benim bunun içinde ne işim vardı onu anlamamıştım .
" Ruhlar bağlandı sıra bedenler sonra ise hasat " dedi ilk konuşan , Hasat ne , beni mi öldürecek bunlar ?Rüzgar tekrar esmeye bedenler normale dönmeye başlamış etraftaki gri duvar gitmişti . Bir videoyu durdurur ve uzun süre sonra başlatırsınız ya şu an benim içinde dünya aynı durumdaydı .
₪₪₪₪
" Böyle bir şey olabilir mi baba ?" diye sordu kızgınlıkla abim . Yaşanan şeylerden sonra kukuyla geveleyip ormandan kaçmıştım . Eve geldiğimde ilk yarım saat ağlayarak olanları babama ve abime anlatmıştım . Babam sakinliğini korumuş benim ağlamalarımı durdurup kalın bir battaniye ile beni sarmıştı .Ama abim ise sinirlerine hakim olamıyordu .
" Senin orda ne işin var saf kardeşim sanane çocuktan bas git " diyerek bana çıkışmaya başlamıştı .
" Bana ne bağırıyorsun ya , ben ne biliyim böyle olacağını . Saki benim tercihimdi ." diye bağırarak tekrar ağlamaya başladım . Babam derin nefes alıp ellerini bize doğru kaldırdı.
" İkiniz de bağrışmayı kesin artık . Ayrıca onun orada olması bir sorun değil Felix, Kurt bağları elinde sonunda onu bulacaktı , rüyada bile olabilirdi . Faith sadece zamanın hızla ilerlemesine sebep oldu . " dedi , göz yaşlarımı silip umut ile babama baktım .
" Kurtulmanın bir yolu yok mu baba " dediğimde bir elini indirip yakın olan eli ile başımı okşadı .
" Kurt mühürleri öyle kurtulabileceğin bir şey değil güzelim . Şöyle düşün Mühür aslında sana gelecekti eşini gösterir , sana uygun olanı . Yani mühürlenmeseniz de başka bir zaman başka bir yerde tanışıp birbirinizi sevecektiniz . Bu durum sadece siz aramadan bak işte eşin orada diyor . Tıpkı annen ile bana olduğu gibi . Annen bir kurt değildi ama biliyorsun yardımlarımın sonuca bir alfa mühür gücünü benim için kullandı ve annen ile evlendik . " dediğinde içimdeki duygular iyice karıştı .
" Ne yani otur o iti sev mi diyorsun . Biz avcıyız baba , kız kardeşimin bir kurt ile evliliği ne kadar doğru . " diye söylendi .
" Felix aşma kendini . Elbette ki araştıracağım, nasıl mühür , kendiliğinden mi oluştu yoksa zorlama var mı , derecesi ne . Ama sen sakin olacaksın . Güzelim sende sakinleş , eğer suni bir şey var ise bunu engelleyeceğim. Günlük hayatına devam et hatta istiyorsan halanda kal bu süreçte . O kasaba merkezinde kafan dağılır . " dedi babam .
" Ya o mühürlendiği gelirse alırsa , burada kalsın bizimle dursun . "dedi abim
" Felix ablamın bir çiçekçi dükkanının olması onu çiçekçi yapmıyor o da bir avcı . Ayrıca onun dükkanı ve evinde extra olarak ruhani tılsımlar var , Faith ' nin daha rahat olmasını sağlar . Ne dersin Faith ? " dediğinde halama gitme fikri bana da mantıklı gelmişti .
₪₪ 2 HAFTA SONRA ₪₪
" Faith, güzelim yani ürünler geldi. Arka kapıda onları sayar mısın ? "
" Tamam hala " dedim elimdeki suyu yerine bırakırken .
" Bak sakın kendi başına taşıma . Siparişleri hazırlayıp hemen yanına geleceğim birlikte taşırız . Sadece say ve durumları nasıl kontrol et . " dediğinde çoktan arka kapıya doğru gitmiştim ' Tamam' ı uzatarak elime küçük bir kağıt alıp arkaya geçtim . Kasalar haline yığılmış çiçekler ile bir an bakışıp , kontrol yapmak için aralarına daldım . Biraz zaman sonra 12. kasadayken kalbim çırpınmaya başlamıştı . Acaba atak mı geçiriyor korkusu yaşarken onun sesini duydum .
" Merhaba " Arkama döndüğümde iki eli ceketin de gayet düzgün giyinmiş bir adam duruyordu . O günkü telaştan ve kokudan adını bile hatırlamıyordum .
" Merhaba " dedim kısık sesle .
" O gün yaşananlardan sonra alışmamız için karşına çıkamadım ama artık en azından resmi olarak tanışmak istedim " elini uzattı " Ben Arkas" dedi .
Elini sıkarak " Faith " dedim
" Biliyorum aklında milyonlar tane soru var ama gerçekten de benimde ilk defa karşılaştığım durum . " dedi
" Sen ne zamandan beri biliyordun ." dedim
" Senin ile tanışmadan 4 ay önce çıktı kurt konseyinden . Mühürlendiğim kişiyi arıyordum , tabi ilk başta sürüler arasındaki kadınlar arasında aradım ama bulamadım . Hatta yine böyle bir gezideyken kapan olayı yaşandı . " dedi
" Yani buradaki kurt sürüsünden değilsiniz . " dedim
" Çok uzak sayılmaz Kuzey de, Beacon Hills'te yaşıyoruz . Buraya 2 saate yakın uzaklıkta " dediğinde kafamı salladım . " Sormak istediğin her şeyi sorabilirsin bildiğim kadar her şeyi cevaplaya bilirim ." dediğinde halamın sesini duydum .
" Bu konuyu böyle ayak üstü konuşmayın " dediğinde ona dönmüştüm .
" Hala "
" Güzelim bu önemli bir konu ve senin de merak ettiği onunda merak ettiği şeyle var. Üç sokak aşağıda sakin bir kafe var , gidin ve orada konuşun . Hem enişten de oralarda biliyorsun . " dediğinde bana güvence vermeye çalıştığını anlamıştım .
" Ama Felix .." dediğimde sözümü kesti .
" O kas kafalıyı merak etme baban ile birlikte o ham biliyorsun benden bira korkar . Ama çok uzun durmayın " Arkasa dönerek " tamam mı " dedi . Oda kafasını sallayarak yanıt verdi . Halam kapının yanında duran ceketimi ve çantamı bana getirdi . El sallayarak vedalaşıp kafeye doğru sessizce ilerledik .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HASAT ₪
Hombres Lobo₪ " Kurt geleneğe uydu "dedi aralarından biri . " Gerçek yarım kişi " dedi diğeri " Ama kızın etrafı zor , çok zor hemde . Kız büyük bir avcı soyundan geliyor . Ama tam avcı değiller . Kız güçlü hemde çok ama bilmiyor kullanmasını." dedi bir diğeri...