DABUM ~2

Bölüm 5

Jaebum:

/Hatırlatma/

Burada kalabilirsiniz" dedi Dahyun

Jinyoung "Yok yok gidebiliriz. Buraya sıkışmayalım. 16 kişi oluyoruz. Biz eve gideriz. Jaebum sen ?" Dedi.

"Ben...?" Dedim , yan gözle Dahyun'a bakarak.

"Sen kal. Lütfen" dedi.

Bana ihtiyacı vardı...
Ve benim de ona...

——
Jinyoung "Sen bilirsin hyung." Dedi.

Jackson "Kal kal. Hatta ben de kalayım" dedi pis pis sırıtırken.
Momo'ya bakıyordu evet.

"Tamam" dedim ve yan gözle Jihyo'ya baktım.

"Sorun olur mu ?" Diye sordum, utana sıkıla.

"Tabii ki olmaz ama bundan Jyp'nin haberi olmasın. Anlaştık mı ?" Dedi.
Herkes olumlu anlamda başını sallayınca, Jihyo devam etti.
"Ama bir sorun var. O da şu ki ; Fazla odamız yok. Biz bile bir kaç kişi aynı odada kalıyoruz. Taşınacağız tabii de... Şimdilik böyle... Yani salonda uyumanız gerekebilir." Dedi.

Sonra Youngjae "Bence nasıl yapalım biliyor musunuz ? Artık Dahyun da her şeyi hatırladığına göre, yarın buluşursunuz. Zaten onun da danslara çalışması gerekecek. Yarın çalışmalar başlamadan önce zaman geçirirsiniz" dedi göz kırparak.

Momo "Bence de böyle yapın. Hem her yeriniz ağrayacak eğer salonda uyursanız. Çünkü sanırım o kadar da yumuşak değiller" dedi bir yandan Jackson'a bakarak.

"Peki öyleyse" dedim ve sonra da Mark'ın, "Hadi gidelim artık. Saat geç oldu" demesiyle irkilip, Dahyun'un yanına gittim.

"Yarın görüşürüz" dedim.

"Evet, görüşürüz" dedi

"Kendine iyi bak" dedim.

Ve sonra tekrar ona sarılıp, evden çıktım.
Mark da Sana'yla uzun uzun konuşmuş, yarım saat sonra evden çıkabilmişti.

Marksana demek Ha ?
Uuu :)

"Hele şükür Mark. Sana'yla ne kadar da yakınsınız. Uuu aşık adam" dedi Bambam.

Bambam cidden tuhaftı.

"Sana ne ya ? İstediğimi yaparım." Dedi Mark.

Bambam kırılmıştı.
Sanki annesi tarafından kızılan bir çocuk gibi somurtmuş, dudak büzmüştü.

Mark, Bambam'ın yaptığı bazı şeylere artık katlanamıyordu.

"Tamam. Yap istediğini. Zaten bana ne ? Haklısın" dedi Bambam.

Yugyeom ona yaklaştı ve "Yaa. Böyle yapmayın" dedi.

Sonra Bambam ve Mark aynanda "Sana ne oluyor ?" Diye bağırınca, Yugyeom da aradan çekildi.

"Jb hyungumuz için böyle güzel bir günde niye kavga ediyorsunuz aaa !" Diye şakayla karışık, bağırdı Jackson.
Yalaka...

Youngjae "Evet ya !" Diye onayladı. Sonra herkes sustu ve arabaya bindiler.

Şoför yeni bir korku macerası yaşamamak için arabada bir gözü açık oturuyordu.

Bambam ve Yugyeom'u asık suratlı görünce, beyninde bir şimşek çakmış gibiydi.
Doğal olarak adam şaşırmıştı.

*****

Eve vardıktan sonra merdivenleri adeta sürünerek çıktım.
Üst kata, odama vardığımda, kendimi hızla yatağa attım.

Yo, hayır.

Yatağımda en son Dahyun yatmıştı...
Ve şu an O kokuyordu...
O...

Kafamı yastığa gömdüm...

İnanılmazdı... Dahyun, her şeyi hatırlıyordu.
Onunla çok fazla konuşamamıştım.
Başımı yastıktan kaldırıp, fişte olan telefonuma baktım.
Yavaşça uzanıp, Dahyun'a bir mesaj attım.

JB: Yarın, erken uyanırsan... Kısa bir yürüyüş yapmak ister misin benimle?

Dahyun da sanki bana mesaj atacakmış gibi, orada bekliyor gibiydi. Anında bir cevap yazdı...

Dahyun: Elbette. Geleceğimden emin olabilirsin •Göz kırpan emoji•

JB: Bekliyor olacağım Tofu'm... •Kalp emojisi•

JB: İyi geceler... Rüyanda beni görmen dileğiyle...

Dahyun: Rüyamda, seni görmem dileğiyle...