CATBOY ~JİKOOK

~5~

Selam canlar

Bu sefer hiç uzatmicam.

---iyi okumalar---

Jimin'i yanıma alalı epey olmuştu ve jimin artık 8 yaşındaydı. Bana alışmıştı, eve, şirkete, arkadaşlarıma alışmıştı.

Gün geçtikçe ruhsal ve fiziksel olarak daha iyi hisseder olmuştum. Jimin o gerçekten bana iyi gelmişti. Geçmişte yaşadığım o travma ve kötü anıları miniğim ile atlatmıştım. Kabuslarım elbette devam ediyordu.

Ancak artık o kabuslardan sonra kendime zarar vermeye kalkışmıyor, onun yerine miniğime sarılıp sakinleşiyordum. Jimin hayatımın tam anlamıyla merkezi olmuştu.

Üstüme çıkması ile tavanda ki gözlerimi kucağıma çıkıp uyumaya devam eden miniğime indirmiştim. Bunu 3yaşından beri yapıyordu. Öyle bir uyuyordu ki, insan saatlerce onu izleyebilirdi.

Üstüme çıkmasından dolayı açılan sırtını örterek, uyandırmamak amacıyla yavaşça sarılmıştım. Kedi kulakları boynuma geldiği için huylansam da, rahatsız etmemek için kıpırdanmadan uzanmaya devam ettim.

Bugün jimin'i şirketime götürecek ve stajyerlerin çalışmalarını jimin ile birlikte izleyecektim. İlk defa jimin stajyerlerin olduğu kısma gideceği için heyecanlıydı.

Doğru size ne iş yaptığımdan bahsetmemiştim. JK ENTERTAİNMENT sahibiyim. Kore'nin en büyük şirketi olarak oldukça başarılı bir iş adamıyım. Diğer şirketlerin aksine stajyerlere, idollere oldukça merhamet göstererek gerekli düzeyde bir otorite gösteriyordum.

Şirket tam anlamıyla bir aile şirketi gibiydi. Bütün idoller, stajyerler, menajerler ve tüm çalışanlar her zaman, her konuda birbirlerine yardım eder ve korurlardı.

"Mrrrrrrrrrrr....."

Jimin değişik bir mırıldanmayla uyanmış ve uyanık olduğumu görünce karnımın üstüne oturarak, gözlerini ovuşturmuştu.

"Günaydın miniğim"

"Günaydın babacığım"

"Hadi kalk, elini yüzünü yıka. Kahvaltı edip, şirkete gitmeliyiz."

"Babacığıııııııımmm~"

"Efendim jiminie?"

"Bugün kahvaltı da soğan halkası ve patates kızartması yesek, olur mu?''

"Hmm... Pekala bugün uslu duracağına söz verirsen olur"

"Söz söz söz!"

"Hadi koş, elini yüzünü yıka!"

"Tamaaamm"

Koşarak banyoya girdiğinde bende yerimden kalkarak üstüme tişörtümü giydim. Aşşağı katta ki banyo'ya girerek bende elimi yüzümü yıkadım.

Mutağa geçtiğimde patatesleri soyup, bir tencere çıkardım içine yağı döküp, ocağın altını açtım. Buzluktan doğan halkasını çıkarıp, tezgaha koyduktan sonra yağın içine patatesleri atıp masayı hazırlamaya başladım.

"Babiiiş~ çok güzel kızartma kokuyooo çok acıktııııım! "

Kelimeleri uzatarak söylediğinde bu haline gülüp, belinden tuttuğum gibi tezgahın kuru olan boş tarafına oturttum. Bacaklarının arasına yerleşip, kafamı boynuna gömüp küçük öpücükler bıraktım.

"Ya sjdjfılespdpdk gıdıklanıyorum"

Garip sesler çıkararak güldüğünde, ondan uzanıp patatesleri çıkarıp, yeni patatesleri tencereye attım. Eski yerime geldiğim de, kollarını boynuma sarıp boynumu yavaşça ısırdı.