CATBOY ~JİKOOK

~özel bölüm~

SELAM HERKESEEE, ÖZEL BÖLÜM YAZMAK İSTEDİM VE TADAAA BURADAYIM! UMARIM BEĞENİRSİNİZ BÖLÜMÜ!

HATALARIM VARSA ÇOK ÖZÜR DİLERİM KONTROL EDEMEDİM.

-İYİ OKUMALAR-

"Jimin, bebeğim daha ne kadar yemeyi düşünüyorsun?"

Yediğim eriklerden kafamı kaldırarak, yüzüne baktım. Neden böyle demişti ki şimdi bu?

"Niye ki?"

"Sence de çok fazla yemedin mi? "

"Sen şimdi bana çok yiyorsun şişko mu demeye çalılıyorsun! Benden bıktın dimi artık beni istemiyorsun ondan böyle davraniyorsun!"

Tabağı sertçe masaya bırakarak, sinirle ayağa kalktım. Şaşkınlıkla yüzüme bakan jungkook'u umursamadan üst kata çıkarak odaya girdiğim gibi yatağa girip yorganı kafama çektim.

Hıh, bıkmıştı işte benden, beni artık çirkin buluyordu demek ki o yüzden bana öyle demişti. Düşüncelerim ile hıçkırarak ağlarken odanın kapısının açıldığını duyduğumda yorganı daha sıkı tuttum.

"Bebeğim, beni yanlış anladın. Çok fazla meyve yiyorsun ve normal yemekleri yemiyorsun. Bu yüzden öyle dedim. Hamilesin beslenmene dikkat etmelisin sadece meyve tüketerek olmaz bebeğim. Aç hadi kafanı, ağlamayı bırak gel kollarıma bebeğim."

Dediklerini dikkatle dinledikten sonra haklı olduğunu bildiğimden yavaşça yorganı kafamdan indirip, jungkook ile göz teması kurmuş, dudaklarımı büzerek kucağına yan oturduktan sonra sıkıca sarılmıştım.

"Kookie~ biliyorsun yemeklerin kokusu benim midemi çok bulandırıyor. Meyveler kötü kokmuyor"

"Bahçede yemek yiyebilirsin böylece kokularını almazsın ve rahatça yiyebilirsin. Hmm, öyle yaparız olur mu?"

Kafamı sallayarak onu onayladığım sırada çalan kapıyla kucağından kalkmış jungkook'un kapıyı açmaya gitmesine izin vermiştim.

"Hoşgeldiniz"

"Hoşbulduk hyung"

"Umarım açsınızdır bahçede kahvaltı yapmayı düşünüyorduk"

"Açız gerçekten de birlikte hazırlayalım o zaman"

Yoongi ve jungkook'un konuşmalarını dinlerken içeri girmek Hoseok ile hemen kollarımı açmıştım. Karnımın izin verdiği kadarıyla sarılmıştık.

Biz sarılırken yoongi ve jungkookta mutfağa girmişti. Ben Hoseok'u alıp yemek kokularını bahane ederken bahçeye kaçmıştım. Onlar kahvaltı işini hallederken, çardakta oturmuştuk. Hoseok dudaklarını kemirip duruyor, ellerini ovuşturarak etrafa bakıyordu.

"Eee hyung bana anlatacağın bişiler vardı"

"Jimin, sana bir şey söyleyeceğim ama kimseye söyleme tamam mı?"

"Hyung! Bana güvenmiyor musun?"

"Tabiki güveniyorum jiminie, sadece çok heyecanlıyım."

"Hadi hadi hyung çok merak ediyorum çatlatma beni burada söyle lütfen"

"Tamam... Huh... Jiminiee ben.. Şey... "

"Hyung valla çatlicam evet sen?"

"Ben hamileyim"

"Ne! Oha ciddimisin? Oha tebrik ederim hyung!"

Sevinçle boynuna atlayıp, sarılmıştım. Bu mükemmel bir olaydı hemde be mükemmelinden! Geri çekildiğimde dirseğimle koluna yavaşça vurup, dudaklarımı büzdüm.