SELAM BEN GELDİM.
HERKESE İYİ BAYRAMLAR!!
BU BÖLÜM BİRAZ SOPE AĞIRLIKLI OLUCAK.MİNİK CİNSEL İÇERİK BARINDIRIR LÜTFEN RAHATSIZLIK DURANLAR O KISIMLARI ATLASINLAR! 😘😘
.
.
.
~~~~~~~SUGA~~~~~~~~Jungkook'un yani patronumun odasından çıktoktan sonra, alt kata indim. Hoseok'u gördüğüm de olduğu odaya yöneldim.
Aynanın karşısında nefes nefese dans ediyordu. Kollarımı bağlayıp, omzumu kapının kenarına yaslayıp, ıslık çaldım.
Hoseok beni gördüğü gibi hemen gülümseyerek kucağıma atlamıştı. Kalçasınının altından tutarak, kucağımda sabitledim.
Kimsenin bizi görmemesi için akpıyı kapatarak odanın içine yöneldim. Hoseok kucağımdayken yere oturduğumda, hoseok hafif bir horlamaya benzer ses çıkardı.
Ne olduğunu anlamaya çalışarak yüzüne baktım. Anlına gelen saçlarını geri atarak, terlemiş yüzünü sildim.
"Benim türüm, hoşlandıkları kişiden cinsel olarak çok etkilenir. Çabuk tahrik oluruz, lütfen bana dokunurken dikkatli ol. Yoksa şuan ki gibi etkilenebilirim."
Dudakların büzerek, erkekliğini işaret ettiğin de, kendini belli eden erkekliğine elimi koydum. Bu cesaret nerden gelmişti bilmiyorum ama bu yaptığım anda yeni canlanmaya başlayan erkekliği anında sertleşmiş ve Hoseok'dan derin bir inleme kazanmıştım.
"Üzgünüm... Aslında bakarsan üzgün değilim bu hoşuma gitti"
Yanakları kızarmış, utançla gülümseyerek başını boynuma gömmüştü. Boynumda ki ellerinden biri saçlarımı okşuyordu. Kolumu iyice beline sararak, bir elimi erkekliğine attım.
Kemerini ve fermuarını açıp, elimi baksırının içine soktum. Penisine dokunduğum da utanarak beni engellemeye çalışsada 'sorun yok bebeğim seni rahatlatıcam sadece' diyerek onu sakinleştirmiştim.
penisini kavrayıp, çekmeye başladığım da hafif hafif inleyerek derin nefesler alıyordu. Elimi hızlandırarak inlemelerinin artmasını sağladım.
Bir kaç dakika sonra ise titreyerek elime boşaldığında kendini iyice üzerime bıtakmış, sık nefeleriyle kendine gelmeye çalışmıştı.
Anlında ki terleri silerek, yanda duran çantasında gördüğüm havluyu alarak elimi ve penisini temizlemiştim.
Hoseok utandığı için bana hiç bakmıyordu. Ona bakmaya çalıştığımda hırlayarak kafasını boynuma sallıyordu.
Bu yüzden onu rahatlatmak amacı ile iki kolumla sıkıca sarılarak, kafasına küçük bir öpücük kondurdum.
"Bebeğim. Bana türünden bahseder misin? Her şeyi bilmek istiyorum."
"Her şeyi mi?"
"Evet, her şeyi çekinmeden anlat lütfen "
"Tamam. Ama lütfen sen de benden korkma tamam mı? "
"Anlat bebeğim. Senden korkmicam söz"
"Beni kimse o petshoptan almıyor çünkü benim türüm tehlikeli. Kurt ve tilki türüne sahip kişiler, aynı kediler gibi her ay bir yaş atlar 18 yaşına kadar ve o büyüme yaşadığımız gece kendimizi kontrol etmekte zorlanırız.
Kendimize ve yanımızda ki kişilere zarar verebiliriz. Bu yüzden kimse bizi sahiplenmek istemiyor. Isırabilir yada tırnaklarımızı geçirebiliriz. Petshop bu zamanlarda bizi bir odaya kitler ve sonra ki güne kadar o kapı açılmaz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CATBOY ~JİKOOK
FanfictionGeçmişte yaşadığı kötü şeylerle beraber Jungkook ailesinden ve akrabalarından tamamen uzaklaşmış, kendisine yeni bir hayat kurmuştu. Genç yaşında kendi kurduğu ve Kore'nin en büyük şirketi olan JEON ENTERTAİNMENT ile birlikte üzerinde ki baskı daha...