Dedem öyle çok konuşan bir insan değil. Ne düşündüklerini açıklar o, ne de duygularını. Herşeyini içinde yaşar. Ben bilirim. Onun içinde fırtınalar kopar, ama belli etmez işte. Derdini kendine saklar. Ben babamı göreceğim günü bekliyorum. O gelince "Neden beni istemedin? diyeceğim ona ve dedemin içindeki yangınları söndüreceğim. Ben dedemin babamdan nefret ettiğini biliyorum. Annemi ne kadar sevdiğini de. Canım annemi. Benim doğduğum günümde ölmüş olması aslında, o kadar kötü ki. Ben hiç bir doğum günümde mutlu olamıyorum tam olarak, çünkü biliyorum. Bana acıyorlar işte. Babamı da biliyorlar. Benim bir sokak çocuğundan farkım yok, düzgün bir ailem yok. Dedem, anneannem, peki öldükleri zaman ne yapacağım? İşte o zaman zavallı bir kızdan farkım olmayacak.
Annemi fotoğraflarda gördüğümde keşke burada olsa diye düşünüyorum. Çünkü ona ihtiyacım var. O can çekişirken, ben tüm masumluğumla uyuyordum. Bazen anneme kavuşmak istiyorum. Hatta bazen artıyor bu özlemeler ve ölmek istememe neden oluyor. Çünkü benim yalnızlıktan başka bir seçim yolum yok. Sedece nerede olduğunu bilmediğim ve nefret ettiğim bir babam ve toprak altında bir annem. Beni öpüşlerini bir kere olsun hissetmek isterdim, ona dokunabilmek ve sıkı sıkı sarılabilmek.
Merabayın arkadaşlar. ^^ Yeni bölümü buyrunuz yayınladım. Umarım beğenirsiniz. Votelayın tabikisi. ^^ Bu bölümde Ela kendi ağzından anlattı. Zaten hikayeyi de bu şekilde devam ettirmeyi düşünüyorum. Hoşçakalın.^^

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ela
General FictionDaha bebekken geçirdiği bir kazada annesini kaybeden ve yaşama tutunmaya çalışan bir kızın hikayesi.