Kalbimdeki bu yaraları kapatmaya var mısın Jimin? Benimle bir ömür boyu beraber yaşamaya var mısın?"
"Seni seviyorum Jungkook. Seninle bir ömür boyu yaşamaya ve kalbindeki tüm o yaraları kapatmaya varım."
Jimin ve Taehyung'da arabaya binince yola koyuldular. Lunapark'a gideceklerdi. Jimin küçüklüğünden beri lunaparka gitmiyordu. En son gittiğinde 4 yaşındaydı. Yol boyunca hoparlörden son ses müzik açıp eğlendiler. Yaklaşık 20 dakika sonra lunaparka varmışlardı. Jimin çok heyecanlıydı.
Jungkook arabayı park ettikten sonra hepsi arabadan indi. Jimin ellerini çırparak minik bir kahkaha attı. Çok mutluydu ve bu Jungkook'u da mutlu etmişti. Gişeden 4 bilet alıp dağılmışlardı.
"Ee o zaman ikişer ikişer ayrılalım. En sonunda burda buluşup eve döneriz.
"Seokjin'e katılıyorum. Hadi o zaman dağılalım. Kim kimle gidiyor?
"Jimin ve ben beraber takılacağız hyung. Sizde Tae ile takılırsınız."
"Tamam o zaman iyi eğlenceler size"
Hepsi ayrı yerlere dağılmıştı. Jimin büyük oyuncaklara bakıp gülümsüyordu. Jungkook'da ona bakıp gülmüştü. Sonrasında Jimin bağırarak çarpışan arabalara gitmek istediğini söyledi.
Jungkook itiraz etmeden çarpışan arabalara doğru heyecanlı ve sevimli bir şekilde koşan Jimin ile beraber gitti. Bu hali Jungkook'u çok mutlu ediyordu. Galiba o da Jimin'e aşıktı.
Çok eğlenmişlerdi. Bu sefer Jungkook dönme dolaba binmek istediğini söyledi. Ama Jimin dönme dolaptan korkuyordu.
"Hadi Jimin dönme dolaba binelim."
"A-ama ben korkuyorum."
"Bişey olmaz. Hem yanında ben varım eğer korkarsan elimi tutabilir yada sarılabilirsin. Sorun değil."
Jungkook, Jimin'in elini tutup dönme dolaba doğru hızlı bir şekilde yürümeye başladı. Jimin bir süre kenetlenmiş ellerine baktı. Biraz şaşırmıştı ve heyecanlanmıştı. Sevdiği adam onun elini tutuyordu.
Kısa bi süre sonra sıra onlara gelmişti. Jimin titriyordu. Jungkook bunu fark edince ona gülümsedi ve korkmamasını söyledi. Sonunda dönme dolaba binmişlerdi.
Dönme dolap yavaş yavaş yukarıya çıkıyordu. Jungkook ve Jimin, dönme dolap yukarı çıkana kadar sohbet etmişlerdi. Sohbetlerine devam ederken en yukarıya geldiklerini ve dönme dolabın durduğunu bir dakika boyunca fark edememişlerdi. Jimin çok korkmuştu ve Jungkook'a sarılmıştı. Jungkook ise korkudan titreyen sevdiğine baktı. Elini omzuna koydu ve rahatlaması için birşeyler söyledi. Jimin'in korkusu birazcık da olsa geçmişti.
"Korkmuyorsun dimi Jimin?"
"B-birazcık korkuyorum."
"Korkmana gerek yok Jimin. Eninde sonunda dönme dolap çalışacak ve aşağıya ineceğiz. Hem bu durumu iyi geçirelim bence. Baksana manzarası çok güzel..."
Jimin biraz olsun rahatlayıp Jungkook'dan ayrıldı. Dönme dolabın manzarasına baktı ve zor da olsa gülümsedi. Jungkook onun bu hallerine aşıktı. Çok güzel gülüyordu sevdiği adam. Bunları düşünürken ani gelen cesaretle Jimin'e seslendi.
"Jimin.."
"Efendim Jungkook?"
"Neden bu kadar tatlısın?"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
