9

79 7 0
                                    

Jimin sonunda gözlerini açmıştı. Jungkook Jimin'in uyandığını görünce hemen yanına koştu.

"J-Jungkook? Noldu bana neden hastanedeyiz?"

"Bayıldın Jimin. Ama neden bayıldığını bende bilmiyorum. Bir hastalığın yok dimi?"

"Hayır yok. Bu arada Taehyung'a haber verdin mi?"

"Yoo neden ki?"

"En son onu aradığımda Seokjin'in yanına gittiğini söyledi. Seokjin'i bırakıp gelmesini istemedim de onun için sordum."

Jimin bunu söyleyince ikisi de kıkırdamıştı. O sırada içeriye doktor girmiş ve Jungkook'u dışarı çağırmıştı.

"Hastanın neyi oluyorsunuz?"

"A-arkadaşıyım."

"Peki. Hastamızın önemli bir durumu yok. Serumu bittiğinde taburcu olabilir. Fakat eve gidince dinlense iyi olacak. Kendisini yormaması lazım."

"Teşekkürler doktor bey. İyi günler"

Jungkook Jimin'in önemli birşeyi olmadığını öğrenince rahatlamıştı. Odaya girip Jimin'e gereken işlemleri yapması gerektiğini ve kısa bir süre sonra döneceğini söyledi.

Yarım saat olmuştu. Jimin'in serumu çoktan bitmişti ve Jungkook'u beklerken oracıkta uykuya dalmıştı. O sırada Jungkook odaya girdi ve Jimin'i uyurken görünce ses çıkarmamaya özen gösterip koltuğa oturdu. Telefonunu çıkarıp mesaj atan veya arayan olmuş mu diye kontrol etti. Kimse mesaj atmamış ve aramamıştı. Jungkook birazcık sosyal medyada takıldı. O sırada Jimin uyanmış ve Jungkook'a seslenmişti.

"Jungkook ne zaman eve gideceğiz?"

"Serumun çoktan bitmiş Jimin. Gidip hemşire çağırayım ve serumu kolundan alsın. Sonra eve gideriz. Bu arada aç mısın?"

"Imm hayır."

"Tamam bekle çağırıyorum."

Jungkook hemşireyi çağırmıştı. Hemşire serumu Jimin'in kolundan alıp yara bandı yapıştırdı. Çıktıktan sonra Jimin kolunu Jungkook'un koluna dolandırdı ve ondan destek aldı. Hastaneden çıkıp arabaya bindiler ve Jungkook'un evine doğru gitmeye başladılar.

"Jungkook yurt o tarafta değil nereye gidiyoruz?"

"Benim evime gidiyoruz Jimin. Doktor dinlenmeni ve kendini yormamanı söyledi o yüzden sana bu hafta ben bakacağım. İtiraz istemiyorum."

Jimin birşey diyemedi ve kafasını salladı. Taehyung'a onu merak etmemesi için mesaj attı. Çok geçmeden Jungkook'un evlerinin önüne gelmişlerdi. Jungkook arabadan hızla inip Jimin'in kapısını açtı ve koluna tutunarak ona yürümesi için yardım etti.

"Ah Jungkook hadi ama kendim yürüyebilir-"

"Jimin doktor kendini yormamanı söyledi demiştim."

Jimin ofladı ve gözünü devirdi. Asansöre bindiler. Asansör evin olduğu katta durdu ve inip eve girdiler. Jungkook Jimin'i masanın yanındaki koltuğa yerleştirdi. Hemen mutfağa koştu. Yemek pişirecekti. Önlüğünü taktı ve işine başladı. İlk olarak salata yapacaktı. Dolaptan malzemeleri çıkarıp doğramaya başladı. Jimin onun bu haline gülümsemişti. Her zaman olduğu gibi bir kez daha aşık olmuştu ona.

Jimin yine rüya alemine gitmişti. Jungkook'un bu tatlı hali karşısında büyüleniyordu. Jungkook'la ilgili hayaller kurarken ona seslenen kişiyi duymamıştı.

"Jimin? Dünyadan Jimin'e orda mısın?"

"H-ha efendim?"

"Nerelere daldın sen öyle?"

"Hiç ö-öyle.."

"Tamam. Yemekler hazır masayı da kurdum gel yiyelim."

"Elimi yıkayıp geliyorum Jungkook."

Jimin elini yıkayıp masaya geçti. Yemekler çok iştah açıcı görünüyordu. Jimin'in karnı acıkmıştı ve hemen yemeye başladı. Jungkook onun bu iştahlı haline güldü ve o da yemek yemeye devam etti. Kısa sürede yemeklerini bitirdiler. Jungkook masayı toplamak için yerinden kalktı. Jimin'de tam kalkacakken Jungkook onu durdurmuştu ve dinlenmesini söylemişti. Jimin bu durumdan bıkmıştı.

"Öf Jungkook! Ölümden dönmedim ya bırak yardım edeyim işte."

"Jimin dinlenmen gerek. Birdaha bayılmak istemezsin değil mi?"

"Ya bayıldığım zaman hastalıktan yada yorgunluktan bayılmadım ki. Sen o gün çocukla kavga ederken söylediğin cümlenin etkisinde kaldım ve bayıldım işte. Benim böyle şeylere takıntım var. Sevdiği- şey arkadaşlarım bana öyle güzel şeyler söyleyince etkileniyorum."

Jungkook olanları hatırlamaya çalıştı. Biraz daha düşündükten sonra aklına yaşananlar , söylediği cümleler aklına gelmişti. Biraz utanmıştı çünkü kavga sırasında kurduğu cümleyi sevdiği kişi duymuştu. Ve Jimin bunların hepsini Jungkook'a anlatıyordu.

"Ş-şey o gün için özür dilerim Jimin. Min Joon beni çok sinirlendirmişti ve anın siniriyle öyle bi cümle kurdum işte. Ben tam bi gerizekalıyım."  

"Hayır Jungkook kendine hakaret etme. Olabilir böyle şeyler kafana takma. Hem o çocuğun değil benim suçumdu. Önüme bakarak yürüseydim eğer düşmezdim ve Min Joon beni tutmak zorunda kalmazdı."

"N-neyse ben masayı toplayayım. Sonra oturur film izleriz."

"Süper olurr bende mısır patlatırım."

...

Aradan 2 saat geçmişti. İkili duygusal bir film açıp beraber ağlamışlardı. Film bitince de Seokjin ve Taehyung hakkında konuşmaya başladılar.

"Jimin şu işi hemen halletmemiz lazım. Partiyi haftasonu yapalım. Ben okuldaki herkese haber vereceğim. Sende Taehyung'u ikna et. Ben söylersem belki gelmez."

"Im tamam o zaman öyle yaparız. Şey benim uykum geldi de. Nerede yatacağım?"

"Benim yatağım uygun mu? Sen yatakta bende koltukta yatarım."

"Jungkook sorun değil bende koltukta yatarım. Rahatını bozmana gerek yok."

"Hayır Jimin. Gel ben sana pijama vereyim sonra da yatarız."

Jungkook Jimin'e kendi dolabından pijama vermişti. Bugün çok yorulmuştu. Banyoya gidip hemen üstünü değiştirdi. Uykulu haliyle sersemleşti ve banyodan çıkınca yatağa zıpladı. Saniyeler içinde uyumuştu. Jungkook ona gülmüştü. Biraz sevdiğini   izleyip uyumuştu.

Arkadaşlar bundan sonra her gün yeni bölüm atıcam. Tabi bir işim olmazsa yani inş olmaz. Bu arada verdiğiniz oylar için çok ama çok teşekkür ederimm ❤

JiKook~TaeJin Love You 💜Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin