Chapter-18

508 34 19
                                    

Mina
Duyduğum sesle gözlerimi yavaşça açtım. Ardından hızla yanımdaki kıza döndüm.
Uyanmamış...
Derin bir nefes aldım ve sinirle kapıya baktım. Nayeon şaşkın bir şekilde bir bana bir de Chaeyoung'a bakıyordu.
"Siz ciddi misiniz?"
Bunu normal bir ses tonuyla söylemişti ama bu Chaeyoung'u uyandırmaya yetmişti. İlk önce gözlerini yavaşça açtı ama ardından kapıdaki Nayeon'la göz göze geldi ve hızla doğruldu.
"Gü-günaydın."
"Tekrar yineliyorum? Ciddi misiniz? İlgi duyduğun kişi o muydu?"
"Ah şey... tabii ki hayır! Unnie uyuyamamış o yüzden yanıma geldi sen de uyu-"
"Evet o."
Chaeyoung söylediğim şeyle yüzü aynı zamanda kızarırken inanamaz gözlerle bana baktı. Ona hafifçe gülümsedim ve Nayeon'a döndüm.
"Evet? Bu konuda ne yapacaksın?" dedim ve ona gülümsedim. Bu gülümsemenin içinde bir şey gizliydi ve bunu Nayeon da çok iyi biliyordu.
Hadi bir şey yap da apar topar neden eve geldiğin ortaya çıksın...
"Hiç bir şey. İkinizden birisi Tzuyu olsa sizi uyandırmadan fotoğrafınızı çekerdim ama ikiniz de Tzuyu değilsiniz yani sorun yok." dedi ve gülümseyip girdiği gibi çıktı.
"Vay be... Böyle bir tepki beklemiyordum."
Chaeyoung'un yüzü hâlâ kırmızıyken söylediği şeyle gülümsedim ve yanağına bir öpücük kondurdum. Bu daha da çok kızarmasına sebep olmuştu. Kafasını yavaşça bana çevirdi ve bir süre hayranlık dolu gözlerle beni izledi.
"Dün gece rüyada olduğuma emindim ama şu anda..."
Kafasını aşağı eğdi.
"...çok mutluyum."
Emin ol ben de küçüğüm...
Küçük bedenini kollarımla sardım ve onu kendime bastırdım. Bir süre ikimiz de hiçbir şey söylemeden öylece durduk. Birçok şey söylemek istemiştim ama vücuduma yaslanan göğsünde hissettiğim kalp atışları o kadar hızlıydı ki bir şey söylersem bayılacağından korkuyordum.
Bu şekilde de gayet huzurluyum...
Gülümsedim ve ona daha sıkı sarıldım.
"Hey!"
Açılan kapıyla Chaeyoung kollarımın arasında zıplamıştı.
"Okula geç kalacaksınız. Hazırlanın hadi!"
Chaeyoung hızla olumlu anlamda kafasını salladı ve kalkmaya çalıştı ama onu engelledim.
"Bu gün okula gitmeyelim."
"Ne?"
Bunu ikisi de aynı anda söylemişti ama ben Chaeyoung'u muhattap aldım ve ona dönüp gülümsedim.
"Gitmeyelim."
"Sevişebileceğiniz okul saatleri dışında da zamanlar olduğunu biliyorsunuz değil mi?"
"Ha? Ne? Y-yoo. Ne ya-"
"Nayeon saçma yorumlarını dinlemek istemiyoruz. Lütfen çıkar mısın?"
Nayeon yaramaz bir şekilde sırıtırken işaret ve orta parmağı arasından dilini çıkardı ve sanki çok komik bir şey yapmış gibi kahkaha atıp kapıyı kapattı.
Bu tarz şeyler beni etkilemezdi ama Chaeyoung'un etkileneceğinden emindim o yüzden nasıl olduğuna bakmak için ona döndüm ve tahmin ettiğim gibi kıpkırmızı ve gözlerini bir yere sabitlemiş bir şekilde duruyordu. Hafifçe omzuna vurdum.
"Hadi ama... Sana asla dokunmam." dedim onu rahatlatmak amacıyla ve yataktan kalktım. Bir süre hiçbir şey yapmadan öylece kaldı ardından yavaşça kafasını kaldırıp bana baktı.
"Asla mı?"
Gülümsedim ve ona yaklaştım.
"Hazır olana kadar asla."
Bir süre hiçbir şey yapmadan bana baktı ve birden dudaklarıma küçük bir öpücük kondurdu. Bu gülümsememi daha da artırmıştı.
"Hiç senlik bir hareket değildi."
Kıkırdadı ve kafasını aşağı eğdi.
"Rüyada olmadığıma hâlâ inanamıyorum."
Gülümsedim ve kucağına oturup kollarımı boynuna doladım.
"İnandırmamı ister misin?"
Tam tekrardan bakışlarına o hayranlık dolu ifade yerleştiği anda çalan telefonla ikimiz de aynı tarafa baktık.
Dahyunnie~~
"En güzel rüyamda bile Dahyun var." diye mırıldandı acı bir tebessüm eşliğinde.
Dahyun...
Ondan korkmuyordum. Eğer zar zor bulabildiğim -aslında gözümün önünde olan- ruh ikizimi benden almak istiyorsa daha çok ısırması gerekiyordu beni.
Telefon en sonunda kapandığında Chaeyoung iç geçirdi.
"Dahyun çok üzülecek."
Neden bu kadar kibar?
Ellerimi yanaklarına koydum ve bana bakmasını sağladım.
"O seni seviyor. Senin mutlu olduğunu görünce eninde sonunda o da mutlu olacak."
Olumlu anlamda kafasını salladı.
"Haklısın ama yine de ister istemez onun için üzülüyorum. Bana ilk defa birisi öyle baktı ve o bakışları karşılamazsam kabinin kırılacağını biliyorum. Hem biliyorsun o benim arkadaşım ve onu seviyorum."
"Kıskanmaya başlıyorum sanırım."
Gülümsedi ve dudaklarımızı birleştirmek üzere bana yaklaştı ama telefon yine çalmıştı.
Yine Dahyun arıyordu...
"Sanırım cevaplamalıyım." diye mırıldandı ve az ileride duran telefonu alıp açtı.
"Neden açmıyorsun?"
Sesi o kadar yüksek ve tizdi ki duymam için hoparlöre vermesine gerek kalmamıştı.
"Uyuyordum." diye mırıldandı Chaeyoung yalan söylediği için pişman olduğu her yerinden belli olurken.
"Mina'yla beraber mi?"
Chaeyoung ağzı şaşkınlıkla aralanırken bana baktı.
"Şimdi de şaşırıp Mina'ya baktın değil mi?"
"N-ne? Nereden çıkartıyorsun bunları?"
"Bilmem mesela Nayeon'un evden tek çıkması ve ikinizin okula gelmeyeceğini söylemesinden olabilir mi?"
"N-ne? Dahyun ben-" ama sözünü tamamlayamadan telefonu elinden aldım.
"Biraz da ben konuşayım." dedim ve kucağından kalkıp odama gittim.
"Onu rahat bırak."
"Bak bak bak... Kimleri görüyorum?"
"Tekrar etmem gerekiyormuş gibi bir hissiyata kapıldım."
"Onu rahat bırakması gereken sensin bunu en iyi sen biliyorsun."
"Beraber mutlu olduğu kişi mi? Hiç sanmıyorum."
Bir süre sessizlik oldu.
"Beraber mutlu olduğu kişi benim. Sen kimsin ya?"
"Şu vakitten itibaren onun sevgilisi ve sen ikimizi de rahatsız eden bir yabancısın."
"Mina canına mı susadın?"
"Evet! Hadi gel de öldür beni."
Tekrar sessizlik oldu.
"Yapamıyorsun de-" ama sözümü kapanan telefon kesmişti. Hafifçe gülümsedim ve kapıya döndüm. Kapıya dönmemle Chaeyoung'la göz göze geldim.
"Biraz kırılmış olabilir bence." diye mırıldandı gözlerini yere dikili bir şekilde dururken.
Daha fazlasını hak ediyor.
Yanına gittim ve ellerini tutup alnımı alnına yasladım. Kısa olduğu için alınlarımızın çok da denk geldiği söylenemezdi aslında.
"Seni daha fazla rahatsız etmesini istemiyorum. Üzgünüm ama bunu yapmam gerekiyordu..."
Bir süre duraksadım.
"...aşık olduğum kız için."

Şimdi ilk olarak FMV koymadım medyaya Twice'ın MV'sini koydum. İzlemeyen izlesin bir zahmet diye... Ayrıca albümdeki diğer şarkılara da bakın cidden güzel şarkılar var bence.
Reklam yaptığıma göre değerlendirmeye geçeyim: Ay çok iğrenç gidiyor ya cidden Mina'yı öldürebilirim şu an tehlikenin farkında mısınız? Şaka şaka zjdğsnüxk mı acaba ehehe
Yorum yapmayana ne yaptığımızı biliyonuz zaten
Seviliyonuz

Impossible Love-2 | MichaengHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin