(Canım takipçilerim, size bu bölümü ekran klavyesiyle yazıyorum. Benden sonra iki tane daha bu isimle çalışma yapılmış. Sorun değil, okumadım ama özgün olsunlar yeter. Hikayeye ara vermiştim, bazı nedenlerden dolayı unutanlar bir önceki bölümü gözden geçirsinler)
****
Nicole eski halimden izler taşıyan resmime baktı, güldüğünü belli etmemek için burnunu kaşıdı gözlerini kaçırarak.
"Ne kadar da güzelmişsiniz." ellerini koyduğu masadan doğrulmuş, ciddileşmişti.
"Ah, evet biliyorum." bilmiş tavırlarıma şaşırmamıştı, normalde ağızları açık kalıp ne diyeceklerini düşünürlerdi. Nicole ise sırıtıp muhteşem gamzelerini sergiliyordu. Tamam, bunu bir ara düşüneceğim.
"Kimden geldiği belli mi?" tekrardan masaya doğru eğilip bilgisayara baktı. Gözlerini ayırmadan cevapladı "Hayır yok."
"Ah, her neyse... Çekemeyen çok." geriye geri giderken kısa kesip, bahçeye çıkıp mutsuzluğumla boğulmak istiyordum. Kapıya yüzümü çevirip, çıkmak üzere yürürken Nicole arkamdan seslendi "Peki bu prenses yarın düzenleyeceğim partiye gelir mi?"
"Parti prenseslere göre Nicole, ben kraliçeyim."
İstifimi bozmadan odadan çıktım, okul için mola vaktiydi ama topuklularımdan çıkan ses bazıları için ders alma vaktinin geldiğini duyuruyordu. Her kim buna cesaret ettiyse ona küçük bir aydınlatma yaşatacağım. Basit biri bunu yapamazdı,her kimse araştırmacı biri ve de bilgisayardan anlayan biri.
"Sevgilisini aldattığını belgeyen fotoğrafları okula yaydığım kız mı acaba? Yoksa çantasına uyuşturucu koyup müdüre söylediğim kız mı? ( Malesef bir çocukla öpüşürken yakalandım, müdür atılmaman için okulda olan biteni anlatmamı istedi, sıkıcı bir işti bende olayları kendim yaratarak eğlendim olay bu kadar basit)
Koridorda yürürken gözler üzerimdeydi, bir çift göz dışında; Efe. Yanına yaklaştım, üzgündüm evet. Yani pek olmayan bir duygu bu bende. Tam ismi üzülmek mi onu bile bilmiyorum.
"Üzgünüm."
Boş gözlerle bakıp, burun kıvırdı. "Gerçekten" yere bakıp nefesini tuttu bu öfkesini kusacağı anlamına geliyordu. Ama yapmadı. Sustu.
"Bir şey söylemeyecek misin?" Efe'nin dudağı kıvrılmış, gözlerini başka bir yöne kaydırmıştı arkadan gülme sesleri gelmesi üzerine bakışlaımı Efe'nin baktığı yöne çevirdim.
"Okul başkanımız Azra'nın lise hali. Çakma sarışınımız mı demeliydik?"
Siktir.
***
"Fotoğraf gitti mi Yılan? Bir aksilik yoktur umarım."
"Görev bir tamam efendim."
Yaşlı yanık ellerine kremini sürdü, tok sesi odada yankılandı " Durmak yok."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TELEFON SAPIĞIM
Teen FictionHer kızın içinde biraz Azra vardır... Telefon sapıklarından hepimiz nefret ederiz, ama bu sapığa karşı bir sempati besliyorum. @JseMre (Nisa Kaya) Biraz aşk,biraz heyecan,biraz merak ve daha birçok duygu...Aradığınız her şeyi bu kitapta bulacak, oku...