Kate'in ağzından;
Bir saniye.. Jungkook teslim mi oluyordu? Nasıl yani? Şimdi mahkemeye mi gideceğiz? Ama bu kadar kolay olamaz. Ya da pişmanlık duymuş olabilir bundan. Ah, şimdi o hapishanede tek başına mı kalacak? Çok çabuk hasta olur-ki, ona bakacak kimse de yok orada..
Aman, neyse ne, niye onu düşünüyorum ki. Kendi başının çaresine bakar o , 'bakabilir mi?'
(1 saat sonra)
Mahkemedeyiz, duruşma birazdan başlayacak. Çok heyecanlıyım, yalnızca duyduklarımı ve gördüklerimi anlatacak olsam bile. Bu kadar stres yapmamalıyım. Yol boyunca Jungkook yalnızca bana baktı ama umut aramıyordu.
Sanırım duygularımın sahte olduğunu duyunca aşırı üzülmüştü. Onu böyle görmeye nedense dayanamıyorum. Gözleri.. gözleri öyle bir içine çekiyor ki beni.. Öyle aşkla bakıyor ki bana. Çıtını çıkarmıyor halbuki birazdan onu soğuk demirlere uğurlayacağız ama yanında Rose 'da olacak. Rose bana nasıl ihanet eder halen aklım almıyor.. "Abla ve kardeş gibiyiz" demişti. Yalanmış. Bir de aşk, aşk deyip duruyordu.
Jungkook yine yakalandın bana, ne yapacaksın? Ne yapacağım?
BİLMİYORUM..
♣ Aslında ondan birazcık etkilenmiş olabilirim..
Yoksa bu geçici bir duygu mu?
♣ Aşırı tatlı gülümsüyordu şimdiyse onu süründürüyorum..
Ama işlediği o kadar cinayetten sonra hak etmedi mi?
♣ Bayan Rose yüzüme bile bakmıyor, sanırım fazlasıyla şaşkın ve bana karşı nefret dolu..
Suç ortaklığı yapması onun suçu değil mi?
Adımız ve davamızın belgeleri açıklandı. Şimdi gidiyoruz. Halen aşırı korkuyorum. Nefesim kesik kesik, kalp atışlarım hızlı, stres yayan hormonum ise son çeviklik çalışıyor. Terledim bir de.. Biliyorum saçma ama Jungkook 'a gidip ondan özür dilemek istiyorum, ona sarılmak ve beni affetmesini istemek.. Artık çok geç..
YA! N'OLUYOR BANA!! BU KATİLİ HAK ETTİĞİ YERE GÖNDERMELİYİM.. GÖREVİM BU BENİM! EVET, görev her şeyden daha önemlidir.
Şimdi salona girdik ve yerlerimize oturduk. Zaman geçmiyor gibi.. İri adam yani hakim, gerekli dosyalara bakınırken, göz ucuyla Jungkook' a baktım. O yere bakıyor ve arada bir kafasını sağa, sola sallıyordu. Üstü tozlanmış, pantolonunun diz kısmı yırtılmıştı. Yeni fark ediyordum, kelepçeleri biraz sert taktıklarından dolayı, bileği kanıyordu. Hem de çok fazla. Kanı damlayarak yere düşüyordu ve bu kimsenin umurunda değildi.. Kook ise acı çekmesine rağmen, hiçbir şey olmamış gibi davranıyordu.. dayanamadım.
☺☺☺☺☺☻☻☻☻☻♥ ♥ ♥ ♥ ♥☺☺☺☺☺☻☻☻☻☻ ♥ ♥ ♥ ♥ ♥"
-Evet, eğer hazırsanız duruşmamıza başlayalım. 105 Numaralı dosyanın konusu bir seri katilin yakalanması üstündeydi. Şimdi, olayın tanığı Ba-
-Üzgünüm efendim bir saniye lütfen! (Ne yapıyordum ben)
Hızlıca bir polis memurunun çantasındaki yara bandı, tentürdiyot ve sargı bezini aldım. Jungkook' un yanına koşmadım resmen uçtum.
-(fısıldadım) Elini ver, Kook.
Bana yüz vermedi.
-(yine fısıldadım) Lütfen, canın yanıyor. (gözlerine odaklandım)
Kafasını başka yöne çevirdi.
-Tamam istediğin gibi olsun.
Lanet olsun, kanaması hızlanıyor. Ama bu sefer yerime oturmalıyım.
Hakim bana tip-tip baktıktan sonra;
-Evet sanırsam şimdi başlayabiliriz değil mi? Dediğim gibi,105 numaralı dosya şüphelileri lütfen ayağa kalkın ve gerekçelerinizi sunun. Avukatınız yok bu yüzden kendi savunmanızı, kendiniz yapacaksınız.
Rose ve Kook ayağa kalktı. Ve Jungkook sadece sustu. Konuşmayı ve savunmayı Rose devralmış gibi görünüyordu.
-Sayın Hakim, bizim olayda hiçbir suçumuz bulunmamaktadır. Konu gereği ele almam gerekiyor ama Bay Jeon Jungkook 'un kesinlikle herhangi bir suç kaydı veya cezası da yoktur. Bugüne dek yeterli kanıt bulunamamıştır. Ve (bana dönerek) umuyorum ki bulunamayacaktır. Bana gelince ben bir dedektifim ve biliyorsunuz ki, Bay Karanlık adlı şahıs üzerinde çalışıyorum. Bay Jeon bana, kendisine sürekli suç atıldığını ve artık bu gizemli şahısın kimliğini ortaya çıkarmam için bana destek olacağını söyledi. Çiçekli Bahçe olayına gelirsek, tesadüfen içeride kaldık ve dışarı çıkamadık..
-Savunmanız bitti mi, hanımefendi?
-Evet, teşekkürler.
-Bayan Kate tek tanık sizsiniz.
-Bay Jeon suçlu mudur?
-.............
ŞİMDİ OKUDUĞUN
A Brutal Shadow- (was End)
RomansaÇıkmaz sokaklardan birinden yükselen acı çığlığın ardından, yere soğuk bir ceset daha düştü . Ve yüzünde belirgin bir ciddiyetle, ufak ıslıklarla ,hızlı adımlarla , oradan uzaklaşan karanlık bir gölge göründü... Bu polisiye ve aşk romanına dayanabi...