Gözlerimi açtığımda yurt odamda olduğumu fark ettim. Bu önceki rüyalarımın devamıydı. Belki de bitmişti artık. Louis ve Harry'yi rüyalarımda görmeyecektim artık.
"Yine Louis ve Harry mı?" Dedi Peter. Başımla onaylarken tüm ciddiyetimle konuştum.
"Louis intihar etti." Yatağından gözlerini ovuşturarak doğruldu.
"Harry'nin ölümüne dayanamamış mı?"
"Evet, kötü gözüküyordu. Tanrım, belki de bitmiştir artık? Daha fazla görmek istemiyorum bu rüyayı." Omuz silkti.
"Bu çok korkunç. Rüyanda tanımadığın hatta belki sadece hayal ürünü olan 2 aşığın mutsuz sonunu görüyorsun."
"Ve her gece rüyam bittiği yerden devam ediyor." Dedim umutsuzca.
"Louis de öldüyse artık gerçekten bitmiştir. Eğer bu gece de görürsen psikolojik tedavi görmen için seni akıl hastanesine yollayacağım." Dedi şakayla karışık.
"Dur. Ya bu insanlar, gerçekte yaşadıysa?" Kaşlarını kaldırdı.
"Ciddi olamazsın? Bu çok korkunç olurdu." Yatağımdan hızla kalkıp bilgisayarımı açtım ve internete girdim.
"Ne yazacaksın? Louis ve Harry mi?" Dedi gülerken.
"Harry'nin soy ismini biliyorum ama Louis'ninkini hatırlamıyorum." Harry Styles yazıp arama tuşuna bastım. Özel bir haber yoktu. Görseller kısmına girip baktım. Ancak orada da rüyamda gördüğüm Harry ile bağdaşan bir fotoğraf yoktu.
"Bunlardan biri mi?"
"Hayır, sanırım sadece hayal ürünüymüş."
"Herneyse. Bittiği için sevinmelisin." Dedi yatağından kalkarken.
"Evet, sevinmeliyim." Emin değildim. Bu rüyalar çok gerçekçiydi ve sonuçta rüyada birisi uçup ejderhanın kafasını koparmıyordu. Gerçek hayatta yaşanabilecek rüyalardı. Belki de başka isim ve tipdeki iki insan bu rüyaların gerçeğini yaşamıştı. Bunu bilmiyordum.
"Peter! Bir şey fark ettim!" Banyonun kapısından çıktı ve bana meraklı gözlerle baktı.
"Bugün annemin ölüm yıldönümü! Acaba, bu, ne bileyim. Bir mesaj mı? Tam da bugün bitti. Louis tam da bugün intihar etti rüyalarımda. Kanserden ölen aşık olduğu adam için. Annem de kanserden öldü. Yani bilmiyorum. Sence bir bağlantısı olabilir mi?" Gözlerime baktı.
"İntihar etmeyi düşünmüyorsun değil mi?"
"Hayır ama-"
"Ama? Düşündün mü hiç ?"
"B-ben. Eskiden düşünüyordum-"
"Peki ya şimdi?" Önümde durup ellerimi tuttu.
"Hayır Peter. Çok öncedendi." Derin bir nefes aldı.
"Belki de bugün yanımdan ayrılmamalısın Bella." Omuz silktim ve yatağıma oturdum.
"Annemi ziyarete gideceğim, beni bırakır mısın?"
"Elbette."
Annemin mezarına geldiğimizde gözlüğümü çıkardım ve yaşlı gözlerle mezara baktım. Bu çok kötüydü. Daha 22 yaşındaydım ve annem yoktu. Göğüs kanserinden 3 yıl önce ölmüştü. Onu kurtaramamak büyük bir felaketti benim için. İntihar etmeyi bile düşünmüştüm, ancak o sıralarda hayatıma Peter girmişti. Ona hep her şey yolundaymış gibi davranmıştım. İntihara meyilli olduğumu hiç söylememiş, belli etmemiştim.
Harry ve Louis'ye gelirsek, yaklaşık 2 haftadır aralıksız rüya görüyordum onlarla igili. Bu son 1 haftadır içimi ürpertiyordu. Harry'nin kanser olması, öldüğünde Louis üzülmesin diye ondan kendini soğutması. Harry Louis'ye deli gibi aşıkken aşkını dizginlemeye çalışmıştı, ölümün eşiğinde bile ona seni seviyorum diyememişti. Louis ise zaten bitmişti. Sevdiği, aşık olduğu çocuk ellerinden kayıp gitmişti. Tüm bu olanlara dayanamamış intihar etmişti. Kanser yine almıştı bir sevdiğini elinden. Cennette buluşacaklardı. Kafamın içindeki cennette.
"Bella, buna bakmalısın." Gözyaşlarımı silip arkamı döndüm ve Peter'a baktım. Gösterdiği mezarlara baktığımda ağzım açık kalmıştı.
"Harry Styles ve Louis Tomlinson." Hızlıca o tarafa yürüdüm ve mezarların başlarındaki çerçevelere baktım. Bunlar onlardı! Bu resimler rüyalarımdaki iki insana aitti!
"Bunlar onlar mı?"
"Onlar! Tanrım evet onlar!" Peter büyüyen gözleriyle bana baktı.
"Gerçekten mi?"
"Evet Peter! Onlar!" İki yan yana mezar, bunlar gerçek miydi? Peter bana bir şaka mı yapıyordu? Bunu yapması imkansızdı! Onları sadece ben görmüştüm, o görmemişti ve burada fotoğraflar da onlara aitti işte!
Eğilip mezar taşlarındaki tarihleri okuduğumda elim açılan ağzıma gitmişti.
R.I.P
Harry Styles
01.02.1994 - 24.12.2016
R.I.P
Louis Tomlinson
24.12.1991 - 01.02.2017
"Aman Tanrım."
Beğendiniz mi sonunu, ya da tam olarak anlamadığınız bir yer var mı?
Buraya sorularınız varsa yazabilirsiniz.
Umarım hoşunuza gitmiştir. Başka kitaplarda görüşmek üzere.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Brave {Yarı Texting} (Larry Stylinson)
Teen Fiction"Ne istersen yaparım, Harry. Ama senden vazgeçmemi isteme benden." They're kinda share that really.
