Geç geldiği için aceleyle yazdım yanlışım varsa affola 💘
++
Sehun dikiz aynasından yansıyan keskin bakışlar ile olduğu yerde kıpırdandı. Taemin onu almaya geldiğinde arka koltuğa oturmuştu. Beraber Jongin'i almaya geçtiklerinde ise esmer oğlanı resmen tekmeleyerek yanına oturmasına izin vermemişti. Jongin sinirle söylenerek ön koltuğa oturmuştu ve Seulgi'yi aldıklarında bile yol boyu dikiz aynasından Sehun'a ateş püskürtüyordu.
Bakışları lazer etkisindeydi ve Sehun'a temas ettiği anda genç çocuk süt tenindeki yanmayı hissediyordu.
"Sen niye kımıldanıp duruyorsun? Diken üstünde oturur gibi durma."
Seulgi biraz eğilip Sehun'a doğru fısıldadı. Sehun bakışlardan kaçmakla o kadar mesguldu ki aniden duyduğu yumuşak ses ile irkilmişti. Hızla Seulgi'ye döndü. Genç kız haklıydı, Sehun fazla belli ediyordu. Jongin anlamadığını sanıyorsa işleri zorlaştırmaya gerek yoktu. Sehun utanıyordu, yüzüne bakamazdı.
Sehun kıza dönüp yumuşakça gülümsedi ve başıyla onayladı. Seulgi destek verircesine omzuna dokundu. Yıllardır bu ikiliyi tanıyordu. Aralarında basit şeyler olmadığını en başta anlamıştı ve şimdi bu durumda olmaları çığlık atmak istemesine sebep oluyordu. İkisinide ayrı ayrı çok sevse bile neden ayrı ayrı oluyordu ki? Onları beraberlerken daha çok sevebilirdi. Daima ikisinin yanında olacak ve ne olursa olsun onları destekleyecekti.
"Buradan mı dönüyorum?"
Taemin ortamdaki sessizliği naif sesi ile böldü. Sehun ve Jongin aslında tanıştıklarından beri onun Seulgi'ye olan düşkünlüğünü anlamışlardı. Taemin yalnızca dost oldukları ve genç kızın Sehun ve Jongin gibi iki yaramaz pireden farklı olduğunu bu yüzden ona daha hassas davrandığını söylüyordu. Tabii zamanla ona olan bu tutumunun yalnızca bundan dolayı olmadığını anlamıştı.
Taemin bir erkeğe göre fazla güzeldi. Güneş sarısı parlak sarı saçları, açık renk çilleri ve dolgun gül kurusu dudakları ile Taemin tam bir erkek güzeliydi. Seulgi en başta onun aynı Sehun ve Jongin gibi erkeklerden hoşlandığını düşünmüştü. Kalbi gökkuşağına bulanmış olan genç kız bunu her şekilde kabul etse bile birazcık burulmuştu. Belki de Taemin'in kızlardan hoşlanmasını istemişti. Sonradan bu dileği gerçek olmuştu da. Taemin başından beri kızlardan hoşlanıyordu.
"Buradan gir, üçüncü ev. Dışı sarı olan şu iki katlı. Geldik."
Jongin sakin ve temkinli sesi ile evi tarif ederken varmışlardı bile. Aptal Sehun'un tavırlarına anlam veremiyordu. Peki bu doğaldı, Sehun'du bu. Dengesiz herifin biriydi. Saf ve dengesiz.
Taemin arabayı evin önündeki boş alana park etti. Seulgi usulca onun becerikli ellerinin direksiyondaki hakimiyetini seyretti. Taemin yine ezber bozuyordu.
Sonunda müstakil evin büyük kapısının önünde duruyorlardı. Bahçedeki kalabalık onları henüz fark etmemişti. Kurulan büyük sofranın etrafında bir koşuşturmaca hakimdi. Dörtlü bu kadar kalabalık olduğundan habersizdi. Sehun derin bir nefes bıraktı. Baekhyun ve Jongdae başta olmak üzere Minseok'un yakın çevresi bahçeyi doldurmuştu.
Sooyoung elindeki çatalı masaya yerleştiriyordu, diğer Sooyoung-büyük olan- ise ona yardım ediyordu. Tiffany ve Taeyeon köşedeki hamakta Yeri'nin saçlarını örerken Heechul gülümseyerek hanımlarla sohbet ediyordu. Chanyeol masadan yemek aşırmaya çalışırken Wendy'nin eline vurması ile yüksek sesle mızırdanmaya başlamıştı. Lay ise elindeki çorba tenceresini büyük bir ciddiyetle taşıyordu. Amber ona yardım etmek istedi ama Lay işini titizlikle yapmakta kararlı görünüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yorgun Denizler Usanmış, Fırtınadan|| Sekai texting
FanfictionKim Kai: Söyle o sevgiline, sevgilimden uzak dursun. [Crossing Lines] 21.06.19 Kaihun #1, Sekai #4