Herkese Merhaba:)
Sesini duymak papatyalarla dolu bir bahçe de olmak gibiydi.
Muhteşem!
Etrafın güzellikle doluyken, papatyaların kokuları ayrı bi güzeldi.Bu insan da ayrı bir güzeldi. Kalbimde ki yeri, aklımda ki yeri ve koskoca dünyamda ki yeri ayrıydı.
Ne kadar utanırsam utanayım, dönüp ona cevap vermeli ve saygısızlık yapmamalıydım.
Arkamı dönerek
"Buyurun" dedim. Sesimde ki heyacanı gizlemeye çalışırken.Ellerini cebinden çıkartıp, apartmanı göstererek
"Ayşe Tanıyer. Bu apartmanda kalıyorlar biliyorum ama kaç numara bilmiyorum. Annemin bir tanıdığı, şey... önemli bir şey söylemem gerek" düşünceli, düşünceli cümlesini tamamladıkda, benim aklım kalbimdeydi, yerinden çıkacakmış gibi atıyordu. Hep uzaktan izlediğim insan benim karşımdaydı.Gözlerini kısarak benden cevap beklediğini anladığımda.
"3-cü kat, 45 numara." dedim. Ayşe hanımları tanıyordum. Çok şirin ve güzel kadındı. Birkaç kez karşılaşmış, bir keresinde bize misafir gelmişti."Teşekkür ederim."
dedikden sonra apartmana girerek gözden kayboldu.Hayal gibiydi ama gerçekti. Onu karşımda görmemin gerçek olma fikri, beni mutlu ediyordu.
Derin bir nefes alıp kendimi toparladım. Yoluma devam etmem gerekiyordu. Bütün günü aklımdan çıkmayacağını biliyordum ama işlerimide aksaltmamalıyım.
Belki hastahane'ye gitmemişten önce, küçük bir deniz keyfi yapmalıydım. Ne de olsa daha ilk randevuya bir saat vardı.Deniz kenarına gelirken abimin beni arayarak, hasta olduğunu söyleyip vaktimi çalması, benim onun yüzüne telefonu kapatmam, onun, beni tekrar beş kere aramasıyla yolculuğu bitirmiştim.
Zeten bu güzel havada biraz yürüyüş yapacaktım, onuda boş konuşmasıyla mahv etdi.
Bank'ların sabah sabah hepsi dolu olmasıda ayrı bir ironiydi.
Alsında çok az karşılaştığım bir manzaraydı.
Gözüm sadece tek bir kızın oturduğu bank'a takılırken, gidip otursam sorun etmez mi diye düşünüyordum.Yanına yaklaşarak, rahatsızlık vermeyeyim diye sorma gereksimi duydum.
"Merhaba otura bilirmiyim?" Bakışlarını bana çevirerek, kafasını onaylı anlamda salladı.
O, bank'ın diğer ununca otururken, bende bir diğer ucuna oturdum.
Dalga'ların sesi, ferahlatıcı kokusu insana huzur veriyordu gerçekten. Beynimde ki bütün kötü düşünceleri atarak, saatlerce burada oturup, martıların seslerini, dalga seslerini dinleye bilirdim.
"Sizce deniz de boğulurken, insanın nefesi kesilecek hale gelip ciğerlerine su dolması nasıl bir hisstir?"
Çok sakin tonda sorulan dehşet verici sorusuna kaşlarımı çatarak tepki verdim. Gözlerimi bank'ın diğer ucun da oturan kıza çevirip, yüzünü inceledim. Boş bakışlarla deniz'i izliyordu.
"Can yakıcı bir hisstir." dedim.
Kafasını çevirerek, gözlerini üzerimde gezdirip başını iki yana salladı."Ama onlar, sanki güzel bir şeymiş gibi söylüyorlar. Yapmak istemiyorum ama engel olamıyorum."
"Kim?" dedim şüpheyle.
"Yanımda ki korkunç yüzlüler."
Gözlerim şaşkınlıkla aralanırken kendimi toparlayıp, bir şeylerden emin olmak için çaktırmadan devam ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Buzdan Sevda
ChickLitHer gece ansızın bakışları bakışlarımı yakalıyordu. O bakışlardan sızan sızı kalbime kadar işleyip. Kalbimin kanat açıp, olduğu diyarlardan başka diyarlara yolculuğa çıkmasına neden oluyordu. Bir sevda diyarına, uçsuz bucaksız gözleri kamaştıracak k...