-9

247 19 5
                                    

*lütfen medya ile okuyunuz:))

Sizi seviyorum.

*

"Etkilendim dedi." Dedim ağzıma ranch sosa batırdığım patatesi atarken. Hoseok ile okuldan sonra bir kafeye gelmiş ve birlikte hamburger gömüyorduk. Açıkçası biraz okulu ekmiş sayılırdık fakat bu ne dün akşam Taehyung'un ani itirafını dinleyen Hoseok'un ne de benim umurumdaydı. "Öyle işte." Dedikten sonra omuz silkmiş ve kolamı yudumlarken arkama yaslanmış şaşkınca hamburgerini çiğneyen Hoseok'un mimiklerini izliyordum.

"Siktir, siktir, siktir!" Dedi ellerini yanaklarına yaslayıp. "Bu neden bu kadar beni mutlu etti?"

"Bunun neresine mutlu oldun?"

"Ah kes şunu. Sen ne söyledin?" Dediğinde bu sefer dudaklarımı büzdüm ve omuz silktim. "Sadece baktım."

"Sadece baktım mı?"

"Evet böyle dümdüz baktım." Dediğimde önündeki patateslerden birini üzerime doğru atmış daha sonra gözlerini devirmişti. "Baksana sen cidden gördüğüm en aptal sürüngenlerden birisin!"

"Ne?"

"Çocuk sana açılıyor ve sadece mal gibi yüzüne mi bakıyorsun?" Dediğinde kafa salladım ve hamburgerimden bir ısırık daha aldım. Evet, kesinlikle ona düz bir şekilde bakmış ve oda biraz bozulduğu için farklı bir konu açmıştı. Ona diyecek hiçbir şey bulamamıştım, tanrı aşkına böyle durumlarda ne denilebilirdi ki?

Teşekkür ederim?

Ah cidden, bu çok aptalca bir durumdu.

"Ne demeliydim Hoseok? Ah bebeğim gerçekten hiç söylemeyeceksin sandım deyip daha sonra çocuğun üzerine atlayıp porno dünyasındaki bir ilki gerçekleştirip salıncak seksi mi yapsaydık? Tanrı aşkına kafanda ne kurguluyorsun öyle?" Bunları söyledikten hemen sonra yüzümü buruşturmuştum ve o bana sadece tepki olarak gözlerini devirmişti.

Gözüne soktuğum.

"Pekala, mantık çerçevesi içinden bakarsak ona öyle bakman çok normal yani diyecek bir şey bulamamış olabilirsin." Dediğinde ağzıma atacağım patatesi geri tabağa postaladım ve ellerimi birbirine vurup sessiz bir alkış sundum ona.

"Benim küçük bebeğim beynini kullanmaya başladı!" Gözlerimi siliyormuş gibi yaptım. "Çok duygulandım şu an."

"Puşt."

Ona sadece gözlerimi devirdim.

"Ama en azından, ne bileyim Jungkook bir şeyler demen iyi olurdu."

"Biliyorum ama diyecek hiçbir şeyim yoktu. Beni sevdiğin için teşekkür ederim falan mı deseydim?" Daha sonra kafamı iki yana salladım. "Ah siktir et, bunun hakkında daha fazla düşünmeyeceğim."

"Sen bir şeyler hissediyor musun ona?" Hoseok gözlerini kısarak sorduğu soruya karşı yaptığım tek şey elimde tuttuğum hamburgere bakmak olmuştu. Yavaşça elimde tuttuğum hamburgeri tabağa geri bırakıp masaya yaslandım. Bu soruyu kendime sorarsam vereceğim en dürüst cevap kesinlikle hissizlik olurdu. Çünkü ona karşı bir şey hissetmiyordum. Pekala, İyi çocuktu. Yakışıklıydı, seksiydi ve inanılmaz bir aurası vardı buna kesinlikle katılıyordum. Onunla eğleniyorduk her ne kadar sinir bozucu olup işimden atılmama sebep olsa da, bir şekilde beni güldürüyor ve onunla eğleniyordum fakat bunun aşkla bir alakası yoktu.

"Hissetmiyorum." Dedim emin bir tonda gözlerimi geri Hoseok'a çıkarırken. "Tanrı aşkına Hoseok, nasıl hissedebilirim?"

"Problem o mu?" Dediğinde kendimi oturduğum koltuğa saplanmış hissettim. Biri omuzlarımdan tutup beni o koltuğa bastırıyormuş ve tüm uvuzlarımı kullanmamı engelliyormuş gibiydi. Yutkundum ve yemin ederim o an yapabileceğim tek şey bu olmuştu.

CURSE // TAEKOOKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin