1. bölüm ♡

200 8 4
                                    

DAMLA VURAL ,
Gökay bavulları arabaya bindirmemize yardım ediyordu.Uzun zamandır planladığımız üzere sonunda Beste , Lidya ve Kumsal ile birlikte bir villa kiralamıştık.Gökay bizi havaalanına bıraktıktan sonra hızlıca teker teker Gökayla vedalaştık.Gökay bizim senelerdir en yakın arkadaşlarımızdan biriydi fakat bizim Bodruma gittiğimiz günün akşamı (yani bugün akşam) Londraya kuzenlerini ziyarete gidecekti biletini önceden aldığı, planlandığı için ve onlara söz verdiği için bizimle gelemeyeckti.Hoş , bizimle gelse dört kızla sıkılırdı. Herzamanki gibi çok oyalandığımızdan uçak kaçabilirdi fakat hızlıca koşarak uçağa yetiştik.Uçağa bindiğimizde bir üçlü koltukta ben ve Beste oturuyorduk ki yan yana değildik aramızda tanımadığımız adam oturuyordu.Kumsal ile Lidya ise yan yana diğer sıradaki üçlü koltukta otuyordu.Onlarında yanlarında tanımadıkları biri oturuyordu fakat yan yanalardı en azından.Villa hayalimizi bir anda gerçekleştirmeye karar verdiğimiz için uçak bileti olarak sadece bunları bulabilmiştik.Uçak kalktıktan birkaç dakika sonra Besteyle aramızda oturan adam çoktan uyumuştu ve horlamaya başlamıştı. Besteyle birkaç saniye birbirimize baktık ve Beste çantasından kulaklığını çıkarıp bana bu sese maruz kalmama sevinmiş bir bakış attı.Bende ona yapmacık bir gülümsemeyle karşılık verdim.Benim kulaklığım kırıldığı için ben uzun dakikalar boyunca bu sesle birlikteydim ama bana yıllar geçmiş gibi gelmişti.Daha sonra hiç beklemediğimiz bir şekilde uyuyan adam bilinçsizce kafasını Bestenin omzuna koydu.Besteyle eşitlendiğimiz farkettiğimde Beste çoktan küçük bir çığlık koparmıştı.

BESTE YAMAN ,
En sevdiğim şarkılardan biri çalarken yanımda oturan tanımadığım adam kafasını omzuma koyuvermişti.Bunu bilinçli bir şekilde yapmadığını düşünsemde refleks olarak küçük bir çığlık kopardım.Hostesler yanımıza gelip sorunun ne olduğunu sorduğunda adam şaşırtıcı bir şekilde özür dilemek yerine beni suçlu bulmuştu.Daha sonra yüksek ihtimal ile hostesler bizimle uğraşmak istemediğinden ve insanların rahatsız olduğundan adamın yerini başkasıyla değiştirmişti.Bir önceki adamın yer değiştirdiği kişiden rica ettim ve yer değiştirdik.Sonunda Damla ile yan yana otururken Damla'nın eski erkek arkadaşı hakkında sohbet etmeye başladık.Uçak inmeye yakın iken kulaklarım ağrımaya başlamıştı ve çantamdan bir sakız çıkarıp çiğnemeye başlamıştım bunu biryerde okumuştum ama nekadar gerçek bilmiyordum. Uçak indikten sonra Kumsal " oh be dünya varmış" dedi otuz iki diş sırıtarak.Hepimiz ona baktık oda bakışlarımızı " ne oldu şimdi" diyerek yanıtladı yüzündeki gülümsemeyi bırakmadan.Lidya "hiçbirşey" diyerek yanıtladı ve gülümseyerek karşılık verdi.Bunlar olurken çoktan taksiye binmiştik bile.

KUMSAL AKSEL ,
Yaklaşık on beş dakikadır yoldaydık. Lidya ön koltukta,Ben ve kızlar arka koktukta çantalarımızla sıkışık bir şekilde oturuyorduk.Damlanın da sıcaktan beyni yanmış olacakki çantaların kilo almış olmasına konuyu bağladı.Beste ve Lidya taksiciyle bir sohbete dalmıştı ki Damlanın "tokası olan varmı" demesiyle kesildi. Beste kahverengi dalgalı saçlarını yaptığı at kuyruğunda kullandığı tokayı çıkarıp yanıt olarak Damlaya uzattı.Damla tokayı alıp gülümsedi.Aslında hepimiz aşırı mutluyduk fakat çok yorulmuştuk ve hava çok sıcaktı.Damla herzamanki gibi Sarı saçlarını örmemi istedi ve sevimli bir bakışı attı ve bende hem zaman geçer hem oyalanırım diye kabul edip örmeye başladım.Bir yandan ise kızlarla ve taksici abiyle sohbet ediyordum fazla boş yapmış olacağız ki adamın kafası karışmış bizi yanlışde yerde indirmişti.Yokuştaydık ve yürümemiz gerekiyordu.Ben bütün kızlardan heyecanlı olduğum için önden bavulla koşmaya çalışıyor Lidya ise arkada " okadar boş yaptınız ki taksicin kafası karıştı" diye yakınıyordu. Hepimiz önceden çalışılmış gibi aynı anda durduk ve ona baktık.Hepimiz Lidyanın en son taksici beşiktaşlı değil diye adamı zorla beşiktaşlı yapmaya çalıştığını çok iyi hatırlıyorduk.Bir yandan yokuş çıkarken bizim yaşlarımızda bir çocuk , arabasıyla geçerken birden durup camını açtı.Daha sonra "yardım etmemi istermisin" dedi elimdeki bavulları göstererek.Çocuk bizim yaşlarımızdaydı yemyeşil gözleri ve kahverengi saçları vardı sanırım kızların aşık olduğu tiplerdendi.Çocuğa dalıp giderken çocuk camdan "ben Kaan" diyerek elini uzattı. Bende dalgınlıktan bir süre ona baktım ve dediğini anlayamadım ama bir kaç saniyede kavrayınca "pardon çok yorgunumda , Ben Kumsal" diyerek durumu toparlamaya çalıştım. Lidya arkadan "bana bu normalde de oluyor" dedi gülerek yanımıza gelirken.Kaan gülümseyerek "arkadaşlarınla seni gideceğiniz yere kadar bırakabilirim isterseniz Kumsal.Hem bu yokuşu çıkmanız zor." dedi.Adımı söylediğinde yaklaşık bir dakika önce tanışmış olmamıza rağmen heyecanlanmıştım.Kafamı aşağı yukarı sallayıp onay verirken çoktan kızlar arka koltuğa geçmişti.Kaana villayı tarif ettim ve geldiğimizde bana bakıp "burası mı ?" dedi şaşırarak. Beste o sırada arabadaki sineği yakalamaya çalıştığını söyleyerek alkışlarmış gibi konuşma esnasında 'şak' diye sesler çıkartıyordu, elinden çıkan sesler yetmezmiş gibi kendiside "şak , şak " diyordu. Ah benim sıcaktan beyni yıkanmış arkadaşım.Daha sonra konuşmaya dönerek Kaan'a yanıt olarak " neden şaşırdın" dedim. O da "bizim villada burda" dedi.Damla elindeki gofretinden bir ısırık alıp "öylemi" dedi. Kaan güldü ve " bavullara yardım ediyim" dedi.Bavulları villanın kapısından içeri kadar getirdi ve "sizi burda yeni görüyorum ,müsait olduğunuz zaman bize gelip haber verin etrafı gezeriz hem bizim Kuzey,Batu ve Barış çok iyi çocuklardır.Onlarla da tanışırsınız" dedi ve bütün samimiyetiyle gülümseyip bana baktı.Lidya elini uzatıp " tanıştığımıza memnun oldum" dedi. Tokalaşma sırası Damladayken Damla çikolatalı ellerini yukarı kaldırıp ağzındaki çikolatayla " bende çok memnun oldum" dedi gülerken.Beste "memnun oldum" diyerek elini uzattı ve gülümsedi.Kaan gittiğinde kızların hepsi gözlerini kısarak bana bakıyorlardı.Ben gülmemek için kendimi zor tutarken bir yandan "yok öyle birşey" derken gülmeme işini pek becerememiş olacağım ki gülümsemişim.Damla "var bişey bunda" dediğinde hepsi gülerek bana bakıyorlardı bir anda daha bavullar yerleşmeden kızlarla kendimizi roman havası oynarken bulmuştuk.

BESTE YAMAN
Uzun roman havası dansımızın ardından üst kattaki bir odayı kapıp eşyalarımı yerleştirmiştim.Daha sonra aşağıya inip salona yayıldım. Canım çok dondurma çekiyordu ve benden ayağımla Damlayı dürtme kararı aldım. Ona en sevimli bakışımı attım ama o bana "ne istiyorsun kanka yine" diyerek cevap verdi.
Ben alt dudağımı büküp "hava çok sıcak" dedim. O ise "klima açık Beste" diyerek yanıtladı.Ben konuya direk girme kararını verip " markete gidermisin hava çok güzel dondurma al" dedim. Bu kadar kolay ikna olacağını düşünmemiştim ama masadan cüzdanını alıp "bir sonraki market sırası sende ama" dedi bana bakarak ve daha sonra kızlara bakarak "duydunuz" dedi. Bukadar kolay ikna olmasının sebebine havanın sıcak olması yüzünden olduğuna karar verdim ve beynimde birşeylere karar vermeye devam ederken birkaç dakika sonra Lidya "kızlar ben Bodrum'u çok özledim ya biraz gezicem sahilde" dedi ve çantasını alıp çıktı.Kumsalla Bir yarım saat kadar oturup televizyon izledik daha sonra bahçede oturmaya karar verdil.Kumsaldan  onun Kaan dan hoşlanıp hoşlanmadığı hakkında laf almaya çalışıyorken kapı çalındı.Ben Damlanın geldiğini sandım ve kapıya koşup "dondurma" diye bağırdım.Kapıyı açtığımda Kaanın geldiğini gördüm Kaan , Lidyanın sahilde kavga ettiğini söyleyince hemen Kumsalı çağırdım.Damla yanına anahtarları ve telefonunu almadığı için birimiz evde kalmalıydı.Kumsal ve Kaan birlikte çıktılar.Bense villada bir Lidyayı bir dondurmayı düşünüyordum.

LİDYA KILIÇ
Bodrum'u çok özlemiştim ,ve hava almaya çıkmıştım.Sahile indiğimde bir süre bisiklete binen çocukları izledim.Daha sonra çocukların yanına yaklaştım , çocuklardan biri birinin kulağına birşey söyledi ve bana korkulu gözlerle bakıyorlardı.Sanırım beni tanımadıkları için korkmuş olmalıydılar.Bense onlara "binebilir miyim" diye sordum bisikleti göstererek.Uzun zamandır binmiyordum ve bindiğimde iki pedal çevirmemle yere düşmem bir olmuştu.Çocuklar bana bakarak gülüyorlardı ve bir grup daha gülüyordu hemen kendimi toparlayıp ayağa kalktım ve benim yaşlarımda on yedi-on sekiz yaşlarında olan grubun yanına gittim , üç kişilerdi.Onlar hala gülmeye devam ederken "komik olan birşey mi var varsa söyleyin bende güleyim" dedim. Çocuklardan biri benimle dalga geçmeye devam ederken ben ona öfkeli bir şekilde bakarken birbirimize laf atıyorduk.Dışardan komik göründüğümüze emindim ama o an çok sinirlenmiştim üstümdeki yorgunluktanda kaynaklanıyordu büyük ihtimalle.Sonra kolumda bir baskı hissetim.Yine benim yaşlarımda bir çocuk beni onlardan ayırmaya çalışıyordu arkama bakıp onun elini ittiğimde arkamda birkaç kişilik bir insan topluluğu gördüm.Kumsalın Kaan ile birlikte koşarak insanların arasından yanıma geldiklerini gördüm.Yolda giderken Kumsal'ın anlattığına göre Beni tutup beni ayırmaya çalışan mavi gözlü , kumral olan çocuk Kaanın arkadaşıymış ve sahilde onu bekliyormuş.Kaan geldiğinde beni görüp bizim villaya gidip Kumsala haber vermiş o sırada da arkadaşına beni ayırmasını söylemiş.

INSTAGRAM KARAKTERLERİN PARODİ HESAPLARI
- Kumsal Aksel @/kumsallaksel
- Lidya Kılıç @/lidyakilic
- Damla Vural @/damlavuraall
- Beste Yaman @/besteyaaman
-Gökay Çakır @/gokaycakirr

LunaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin