4. bölüm ♡

51 3 0
                                    

BESTE YAMAN
Kızlar olanları anlattıktan sonra yarın onlarla görüşüp görüşmeyeceğimizi sordum.Kızlar 'bilmem , bana fark etmez, siz ne derseniz , siz bilirsiniz' gibi kelime kalıplarını kullanarak mırıldanıyorlardı.Ben "Ben odama çıkıyorum." dedim.Damla "Benim de çok uykum var" dedi ayaklanıp benimle yukarı çıkmak için yanıma gelirken.Kızlarda biraz televizyon izleyeceklerini söylediler ve "iyi geceler" diyip Damla ile yukarı çıktık.Hepimizin odaları farklıydı.Damla odasına girdi ve kapıyı kapattı,bende odama girip biraz kitap okumaya başladım.Birden kendimi uykunun kollarına verdim.                      


KAAN KAYA

Sabah altı gibiydi.Güneşin kör edici ışınları yüzünden uyanmak zorunda kaldım.Aşağı indim.Barış vardı.Yanına oturdum.Düşünceli görünüyordu.Birden mal mal sırıtmaya başladı.''Bugün kızlarla bir şey yapıcak mıyız?''dedi.''Bana fark etmez Kuzey'e ve Batu'ya da soralım''dedim.Biraz sohbet ettik.Saate baktığımda 6:30 olmuştu.Karnım açtı.Mutfağa gidip bir şeyler atıştırdım.Salona tekrar geldiğimde Emre,Kuzey ve Barış sohbet ediyorlardı.Onların yanına oturdum ve bende sohbete dahil oldum.


KUMSAL AKSEL

''YA UYANIRSINIZ YA DA ÜSTÜNÜZE ATLARIZ''diye bağırıyorduk Lidya ile.Geç yatmamıza rağmen ilk uyanan biz olmuştuk.Ben Damla'yı Lidya ise Beste'yi uyandırmaya çalışıyordu.Fakat yaklaşık 20 dakikadır uyanmıyorlardı.Lidya Beste'nin üzerine atlamaya kara verdi.Üçten geriye doğru saydık.Üç..İki...BİR.Damla ve Beste çığlık atmaya başladı.Biraz debelendiler.Sonra yastık savaşına döndü.Damla yastıkla bana şov yaparken kafasına yastığı geçirdim daha sonra o da bana aynısını yaptı.Yaklaşık 10 dakika boyunca sürdü.Sonra kapı çaldı.Sonra hepimiz birbirimize baktık.''En son yere çöken kapıya bakar''dedi Beste.Bir Flash edasıyla hızlıca yere çöktüm çünkü aşağı inmeye üşeniyordum.Şanssız kişi Lidya oldu.Oflayarak aşağı indi.


LİDYA KILIÇ

Aşağıya indikten sonra zil daha çok çaldı ''geldim''diye seslendim.Kapıyı açınca iki mavi göz bebeği ile gözgöze gelmem bir oldu.Bu Barıştı.''Ne var''dedim sert bir şekilde.''Kaan Kumsala mesaj atmış ama Kumsal görmemiş sanırım.''dedi''Yani?''dedim.Ona anlamsız bakışlar atıyordum.''Bugün bir şeyler yapalım''dedi.''Mesela lunapark'a gidebiliriz tabi uygunsanız''.Boş bir şekilde onun suratına baktım.Sonra beni süzdü.''Pijamaların güzelmiş''dedi alaycı bir ses tonuyla.Sonra sırıtmaya başladı.''Pazardan mı aldın?''dedi gülerek.''Bak çocuk buraya pijamama laf etmek için geldiysen yolun açık olsun artık Kumsal Kaan'a yazar.''dedim ve kapıyı kapatmaya çalıştım.Fakat o kapıyı bir eliyle tuttu sonra tamamen açtı ve içeri girdi.Şaşkın gözlerle ona bakıyordum.O ise etrafa bakıyordu.Sonra bir yere takıldı ve sırıttı.Onun baktığı yere baktım.Çöpün içindeki çiçeklere bakıyordu.Sonra bana döndü.''Çiçeklere yazık olmuş.''dedi sırıtarak.''Çok özür dilerim Barış bey ama size karşı olan sinirlerim bir çiçekler yatışmaz''dedim çok bilmiş bir şekilde.Sonra evden çıkması için kapıyı açarak elimi salladım.Kapıya doğru yaklaştı ve burnumu makasladı.''Lunaparkta görüşürüz o zaman fındık burunlu''dedi ve gitti.Fındık burunlu mu?


BESTE YAMAN

Kumsal Kaan ile konuşuyordu.Damla,Lidya ile birbirlerini mıncıklıyorlardı.Ben ise mutfakta tıkınıyordum.Dünden kalma pizaları yiyordum.Birden telefonum çalmaya başladı.Arayan Gökay'dı.Telefonu açtım.''Ya Beste 20 dakikadır kapıyı çalıyorum açan yok diğerlerini de aradım açmadılar şu kapıyı açar mısın?''dedi Gökay.Bir dakkika Gökay İngilterede değilmiydi?''Ama sen İn-''telefonu kapattı.Koşar adımlarla kapıya doğru gittim.Kapıyı açtım ve üzerimde bir ağırlık hissetmemle yere düştüm.Gökay üstüme valizini atmıştı.''Son anda açtın kız bende kapıyı kırıcaktım.''dedi sırıtarak.''GÖKAY ŞU VALİZİ ÜSTÜMDEN AL!!.''gülmeye başladı ve sonra valizini aldı.''Diğerleri nerede?''diye sordu.''Yuka-''çığlıklar yüzünden cümlemi tamamlayamadım.Lidya,Kumsal ve Damla Gökay'a sarılıyorlardı.Bende onlara sarıldım.Yaklaşık 4 dakikadır sarılıyoruz ama itiraz eden yok.Çünkü birbirimizi çok seviyoruz.''Size hediye getirdim.''dedi Gökay.Hepimiz ona sırıtarak bakıyorduk.Valizinden bir poşet çıkarttı.Poşetin içinden hepimize bir paket verdi.Hızlıca paketi açtım.''Gökay...Bu çok güzel''dedi Lidya.Hepimize kar küresi almıştı.Gerçekten çok güzeldi.Ona tekrar sarıldık.Fakat bu sefer daha sıkı.Gökay bir şeyler diyordu ama hiçbir şey anlamıyorduk.Çünkü ona çok sıkı sarılmıştık.Bir süre sonra Kumsal'ın telefonu çaldı.

LunaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin