mono

6.3K 460 229
                                    


"Son zamanlardaki davranışların ne böyle Jimin? Oyun mu oynuyoruz biz burada?" Jungkook sinirliydi ve karşısında gülerek sakız çiğneyen Jimin ona hiç yardımcı olmuyordu.

"Cevap ver bana!" Siyah saçlı genç sonunda patlama noktasına gelmişti, çok bile sabretmişti zaten.

"Konuşmak istemiyorum tamam mı? Söyleyeceklerini söyle, gideceğim ben." Jimin umursamazca cevapladı Jungkook'u.

"Taehyung şu aptal kardeşine kendine gelmesini söyle, sabrımın sınırındayım." Jungkook işaret parmağını Jimin'in üzerinde hiddetle sallayarak söylendi.

"Bana aptal deme hakkına sahip değilsin, biz ayrıldık. Şimdi sözün bittiyse gidiyorum?" Jimin cümlelerini bitirdikten sonra ayağa kalktı ve derin bir nefes alıp Jungkook'un 'git' demesini bekledi.

"Senin sorunun ne?" Jungkook sakinleşmeye çalışırken sordu.

"Aynen Jimin, seni tanıyamıyorum?" Taehyung şaşırmış ifadeyle kardeşine bakarak konuştu. Cidden bu onun minik kardeşi olamazdı.

"Sorunum ne mi?" Jimin güldü ama bu gülüş fazlasıyla samimiyetsizdi.

"Sorunum ne biliyor musunuz?" yüzü sinirden kızarmaya ve gözleri yaşla dolmaya başlarken konuştu pembe saçlı oğlan.

"Yüzüme karşı söylediğin yalanlar. Aptal gibi beni sevdiğini söyleyip, benden ölmemi isteyecek kadar nefret ediyor olman. Konuştuklarını duymadım mı sanıyorsun? 'Cidden her şeye bir bahane buluyor ve beni gerçekten yoruyor. Onunla ne yapacağımı bilmiyorum. Böyle giderse ayrılacağız' diyen kimdi Jeon Jungkook? Her gece ben uyuduktan sonra uyanıp koltuğa giden ve orada uyuyan, sabah neden orada olduğunu sorduğumda 'Uyku tutmadı, oyun oynarken uyuyakalmışım' diyen sen değil miydin? Ya da dur, eski sevgilinle bana yalan söyleyip görüşmelere gittiğini bilmiyor muyum sanıyorsun?" Jimin söyledikleri bittikten sonra deli gibi ağlamaya başlamıştı, ondan nefret etmek istediğini sanıyordu ama şuan tek istediği sevdiği çocuğun söylediklerini yalanlayıp 'Saçmalama, ben sadece seni seviyorum.' demesiydi.

Ama öyle olmadı; Jeon Jungkook sustu, ağzını konuşmak için oynatmadı.

Park Jimin bekledi, bekledi ve bekledi. Sevdiği çocuğun sesini duymak için yalvardı Tanrı'ya. Ama Tanrı duymadı Jimin'in sesini ve Jimin pes etti.

Gülümsedi, sevdiği çocuğa son kez baktı ve çekip gitti.

Kendine bir söz verdi Jimin o an, "Hayatımda Jeon Jungkook bir daha asla olmayacak."

selam, biraz geç kaldım galiba..
şey sanırım bu kitabım fazla okunmuyor ve bu biraz üzücü... neyse umarım beğenirsiniz, bölüm hakkındaki düşüncelerinizi bekliyoruum
öpüyorum sizi çiçeklerim 🌸

Vídere Possum 2 | jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin