Abiciklerim

Sende Gitme

Selam kuzularım 😍

Özlediniz mi beni😍😍

Bunu yazarken çok acı çekiyorum, kızların çilesi bitmez😂

Sınır geçmedi ama olsun 😅

Artık anladım ki 'seni seviyorum' diyenler bile yalan söyleyebiliyor

Bu bölüm 'seni seviyorum' diye yalan söyleyenlere bir hediye olsun

Dedemi hastaneye kaldırdılar, o yüzden çok fırsatım olmadı

Umarım anlayışla karşılarsınız😊

Artık buna kısa demeyin😂

Tamı tamına 4054 kelime

İyi okumalar

Leylak'ın anlatımından

Şaka?

Şaka dimi?

Lannnn!

Ne demek Zerda hasta?

"Ateş! Ne demek Zerda hasta?!"

Ateş sinirlere homurdandı.

"Sesini alçalt, Zerda bilmiyor hasta olduğunu. Her şeyi anlatıcam"

Kafamı salladım, Zerda'nın durumunu merak ediyordum.

"Zerda kanser Leylak, doktora söylememesini bunun sadece basit bir hastalık olduğunu zırvalamasını söyledim. Zerda farkında olmadan 9 aydır tedavi oluyor ama çok az çok az veriyorlar, bu çok tehlikeli. Burda tedavi olmasını istemiyorum, bu yüzden onu yurdışındaki hastaneye göndereceğim, gelelim kuzenine. İstesem o ikisi hayatta konuşamazdı ama konuşmalarını istedim çünkü kuzenin, kardeşime iyi geliyordu. Ama şimdi ayrılmaları gerekiyor Leylak"

Duyduklarımı idrak etmekte zorlanmıştım.

Ateş bunları nasıl, hangi ara planlamıştı?

Kuzey abisinin dediği gibi gerçekten Yılan her şeyi kendi çıkarı için mi kullanırdı?

Leylak, Ateş'in yüzünü elleri arasına almıştı, abisi odaya girse kesinlikle hapı yutardı.

"Ateş, lütfen Zerda gitmesin! Burda iyleşebilir, onu kurtarabiliriz! Biz pes etmeyiz, anladın mı? Onun burda kalması daha iyi!"

Ateş gözlerimin içine bakarken sanki gözlerimde bir şey arıyor gibiydi, ve bulmuş gibi gülümsedi.

"Tamam ama tek bir şartım var, en ufak negatiflikte onu yurdışına yollarım"

Gülümsedim, bana inanıyordu! Ve biz bunuda atlatacağız!

"Zerda iyleşicek, onu bu hastalıktan kurtaracağız"

Ben bunu derken, Ateş arkamdan kapıya bakıyordu.

Hızla kafamı kapıya doğru çevirince Yamaç'ın gözlerindeki acıyı görmüştüm.

Yumruklarını sıkmış ve acıyla bakıyordu.

"Zerda hasta mı?"

Yutkundum, aha! Gelde açıkla şimdi!

Hızla gidip Yamaç'a sarıldım.

"Üzülme lan orangutan, o prenses iyi olacak ve senin gibi bir orangutanı, insana çevirecek"

Yamaç hafifçe burnunu çekip, başını omzuma koydu.

Burukça gülümseyip konuştum

"Sümüğünü bulaştırma!"