Tepsimi tekrar elime aldım ve herkes beni izlerken tepsilerin toplandığı alana bıraktım ardından çıkıp sınıfa çıktım. Anlayamıyordum. Sırama oturup bir süre dışarıyı izledim. Sınıfa zıplayarak giren ayak sesleri duydum.
"Hyunjin'den hoşlanıyorsun değil mi?"
Gülümsedim. Haeun nasıl bu kadar çabuk anlıyordu bilmiyorum fakat her şeyin farkındaydı. Zaten kimseden de sakladığım yok bir kişi dışında; Hyunjin. Hem aynı evde kalıyoruz hem de yan yana oturuyoruz. Tek istediğim onun benim yanımda rahatsız olmaması.
"Ona söyle sen de biliyorsun hiçbir şey kaybetmezsin"
"Ya onu kaybedersem?"
"Birine sahip değilken onu kaybedemezsin ki, Sooyoung"
Cevap vermedim. Ne diyebilirdim ki. Konuşmadım. Belki de ona söylemeliydim. Ona söylemeliyim. Belki de değil söylemeliyim.
"Ona söylemeliyim"
Haeun birden konuştuğum için biraz şaşırmış olsa gerek.
"Ha?"
Haeun'a döndüm hızla.
"Diyorum ki hyunjin söylemeliyim ben sevdiğimi onu"
"Lütfen ona söylerken düzgün bir cümle kullan"
İkimizde güldük. Sınıfın içine göz attım ve az önce Hyunjin'in yanında dolaşan kızı gördüm. Göz göze geldik. Sinirle yaslandığı kapının yanından geçti ve gitti. Haeun arkasını döndü ve benim baktığım yere baktı.
"Neye bakıyorsun?" Dedi bana dönerek.
"Hiçbir şey, bir şey gördüm sandım da"Dersin başlayacağına haber veren zil çaldığında Hyunjin ve Jeongin sınıfa girdiler. Hyunjin benden çekinirmişcesine yanıma oturdu.
"Az önce çok az yedin sooyoung, aç değil misin?"
'hayır, sen ve yanında ki değişik açlığımı giderdiniz niye aç olayım ki'
"Biraz? Eve gitmeden önce markete uğrarız sorun değil"
Memnun olmuş gibi gülümsedi ve önüne döndü.{Hyunjin's pov}
Bugün sabah üst sınıfımızdan bir kız yanıma geldi ve bana hoşlandığın kızı seninle ayarlayabilirim dedi. Sooyoung'dan hoşlanıyordum sanırım. Onu her gördüğümde mutlu oluyorum. Kalbimi gıdıklanıyor. Ona ihtiyacım var. Bunu biliyorum fakat gerçeklerden korkuyorum. Sooyoung'un peşinden bir sürü kişi koşuyor fakat o hepsini reddetti bu zamana kadar. Benim hiç şansım var mıydı ki. Ben ise kızın teklifini kabul ettim. Kızın isminin sonradan lee Eunji olduğunu öğrendim. Bana Sooyoung'u kıskandırabilirsek bana hislerini söyleyeceğini söyledi. Bana karşı hisleri var mıydı onu bile bilmiyordum fakat denemeliydim. Onun başkasıyla olduğunu görmek kalbime iyi gelmezdi. Yemek yerken Sooyoung aniden kalkınca bana kızdığını düşündüm. Arkasından ilerledim fakat Eunji beni kenera çekti ve bana durmamı söyledi.
"Amacımız onu kıskandırmak Hyunjin, görmüyor musun? İşe yarıyor işte"
"Eunji bu onu üzecek"
"Hayır, üzmeyecek korkma Hyunjin hem o giderse ben varım ya benimle istediğin zaman çıkabilirsin biliyorsun"
"Eunji sen delirdin mi? Bana yardım edeceğini söylemiştin"
Parmaklarını karnımda gezdirmeye başladı.
"Yardımcı oluyorum ya Hyunjin. Bırak da sana yardım olayım hm?"
"Sen cidden..Benimle bir daha konuşmazsan mutlu olurum"
Eunji'nin ellerini üstümden çektiğimde Jeongin koridordan geçiyordu onun yanına koştum ve zil çaldı.
"Hyunjin tekrar söylüyorum ben bile sana yardım edebilirim fakat Eunji neden?"
"Ona artık benimle konuşmamasını söyledim"
"Ciddi misin? Woah işte benim hyung'um, doğru kararı vereceğini biliyordum"
İkimizde gülümseyerek sınıfa doğru giden merdivenleri çıkıyorduk.
"Umarım Sooyoung bana kırılmamıştır"
"Hyung onun gönlünü almalısın"
"Biliyorum biliyorum"
Sınıfa girdiğimizde Sooyoung'u gördüm. Korktum açıkçası. Benden uzaklaşmasını istemiyordum sonuçta. Yanına oturdum ve bana döndü.
Az önce çok az yedin sooyoung, aç değil misin?"
"Biraz? Eve gitmeden önce markete uğrarız sorun değil"
Memnundum. Gülümsedim ve önüme döndüm.{Hyunjin's pov|end}
DEVAM EDECEK~^-^
[Felix from SKZ]
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Just Wanna Be Friends ↳hyunjin
Fanfiction"Sooyoung,sadece arkadaş olmak istemiştim ama artık istemiyorum" "Daha açık konuşamaz mısın?" (HyunjinXreader) 🍑©Felixbiased